Haber: Özgen Sarıkaya/Net Medya Grup-İGFA

Kartepe’nin Doğal Zenginlikleri Tehdit Altında: Ağaçlar ve Toprak İçin Harekete Geçme Zamanı

Kartepe, doğal güzellikleri ve yeşil alanlarıyla Türkiye’nin önde gelen doğa ve sağlık turizmi bölgelerinden biri. Ancak bilinçsiz kentleşme, betonlaşma ve ağaç kesimleri, bölgenin ekolojik dengesini ciddi şekilde tehdit ediyor. 5 Aralık Dünya Toprak Günü’nde, Kartepe’nin doğasını koruma çağrısı bir kez daha yinelendi. 

Ağaçlar Şehirlerin Akciğeridir

Kartepe’nin ağaçları ve verimli toprakları, yalnızca doğal hayatın değil, bölge halkının da yaşam kalitesinin güvencesi. Uzmanlara göre, her ağacın türü, yaşı ve sağlık durumunun takip edilmesi için kapsamlı bir *ağaç envanteri* oluşturulması şart. Bu envanter sayesinde, kesilen veya zarar gören ağaçların yerine yenilerinin dikilmesi ve bölgenin yeşil dokusunun korunması mümkün olabilir. 

Ağaç Kaybı ve Betonlaşmanın Tehlikeleri

1 **Yeşil Alan Kaybı ve Biyoçeşitlilik**: 

 Kaldırım ve yol yapımları sırasında kontrolsüz ağaç kesimleri, sadece doğal alanları değil, bölgenin biyolojik çeşitliliğini de yok ediyor. 

2 **Betonlaşmanın Ekolojik Etkileri**: 

   Beton zeminler, suyun toprağa sızmasını engelleyerek yeraltı su kaynaklarını olumsuz etkiliyor. Ayrıca sel ve taşkın riskini artırıyor. 

3 **Erozyon ve Toprak Kaybı**: 

Yeşil alanların azalması, erozyon riskini artırarak toprağın verimliliğini düşürüyor. Bu durum hem tarım hem de gıda güvenliği için büyük bir tehdit oluşturu 

Çözüm Yolları: Kartepe İçin Sürdürülebilir Bir Yol Haritası*

**1. Ağaç Envanteri Oluşturulmalı** 

Kartepe’deki tüm ağaçlar kayıt altına alınarak, her birinin türü, yaşı ve sağlık durumu düzenli olarak izlenmelidir. Bu sistem, zarar gören ağaçların yerine yenilerinin dikilmesini kolaylaştırabilir. 

**2. Betonlaşma Kontrol Altına Alınmalı** 

Yeni yapılaşmalarda su geçirgen malzemelerin kullanımı teşvik edilerek doğal yüzeylerin korunması sağlanmalıdır. 

**3. Ağaç Koruma Politikaları Geliştirilmeli** 

Ağaç kesimlerine yönelik denetim mekanizmaları artırılmalı ve izinsiz kesimlere caydırıcı cezalar uygulanmalıdır. 

**4. Halk Bilinçlendirilmeli** 

Toplumun tüm kesimlerine, doğa koruma bilincini aşılamak amacıyla eğitim ve farkındalık kampanyaları düzenlenmelidir. 

Harekete Geçmek Hepimizin Görevi 

Kartepe’nin doğal zenginliklerinin korunması, sadece yerel yönetimlerin değil, bölge halkının ve ziyaretçilerin de sorumluluğu. Ağaçlar ve toprak, bölgenin hem ekonomik hem de ekolojik geleceğinin teminatı. Dünya Toprak Günü vesilesiyle yapılan bu çağrı, doğal mirasımızı korumak ve gelecek nesillere aktarmak adına bir fırsat sunuyor. 

Unutmayalım, doğayı korumak için atacağımız her adım, Kartepe’nin güzelliklerini yaşatmak adına büyük bir fark yaratacak.

Engelsiz Yaşam ve Sağlık Turizminin Merkezi Kartepe Olabilir

Her yıl 3-9 Aralık tarihleri arasında kutlanan **Engelliler Haftası**, toplumda engelli bireylerin haklarına dikkat çekmek, yaşam standartlarını iyileştirmek ve daha kapsayıcı bir yaşam alanı oluşturmak adına önemli bir fırsat sunuyor. Kartepe Çevre Platformu olarak, bu özel haftada, Kocaeli’yi engelli dostu bir şehir haline getirme çağrımızı yineliyoruz. 

Engelli Dostu Şehirler İçin Bütüncül Çözümler

Engelli dostu bir şehir yaratmak yalnızca fiziksel erişilebilirlikle sınırlı kalmamalıdır. **Kocaeli**, sanayi ve ticaret merkezi olmasının yanı sıra, sosyal, kültürel ve ekonomik hayata eşit katılımı destekleyen çözümlerle engelli bireylerin yaşamını kolaylaştırma konusunda öncü olmalıdır. 

Bu kapsamda, şehrin altyapısında yapılabilecek iyileştirmeler şunları içerebilir: 

- **Erişilebilir Toplu Taşıma** Engelli bireylerin kullanımına uygun otobüsler, trenler ve duraklar. 

- **Erişilebilir Kamu Alanları** Parklar, müzeler, kütüphaneler ve sosyal tesislerin engellilere uygun hale getirilmesi. 

- **Kapsayıcı Eğitim ve İstihdam** Engelli bireyler için mesleki eğitim programları ve iş fırsatlarının artırılması. 

Kartepe: Sağlık Turizmi ve Engelsiz Yaşam Merkezi 

Doğal güzellikleriyle ünlü Kartepe sadece turistik bir destinasyon değil, aynı zamanda engelli bireyler için bir rehabilitasyon ve yaşam merkezi olma potansiyeline de sahip. Kartepe’nin sağlık turizmi alanındaki potansiyelini geliştirmek için şu adımlar atılabilir: 

- **Erişilebilir Oteller ve Konaklama Tesisleri** Engelli bireylerin konforuna uygun standartlarda tasarlanmış mekanlar. 

- **Doğa ve Yürüyüş Parkurları** Tekerlekli sandalyeye uygun yollar ve doğal güzellikleri keşfetme imkânı. 

- **Rehabilitasyon ve Tedavi Merkezleri** Fiziksel ve psikolojik destek sağlayan tesisler. 

- **Engellilere Yönelik Spor Alanları** Yüzme havuzları, spor salonları ve rekreasyon alanları. 

Böylesi bir dönüşüm, Kartepe’yi yalnızca yerli halk için değil, aynı zamanda yurtdışından gelecek misafirler için cazip bir sağlık turizmi merkezi haline getirecektir. 

Birlikte Daha Güçlü: Kalıcı Çözümler İçin İşbirliği

Engelliler Haftası, yalnızca farkındalık yaratmakla sınırlı kalmamalı; kalıcı projeler için bir hareket noktası olmalıdır. Kartepe’de ve genel olarak Kocaeli’de, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların işbirliğiyle şu projeler hayata geçirilebilir: 

- **Eğitim Kampanyaları** Toplumun engelli bireylerin hakları ve ihtiyaçları konusunda bilinçlendirilmesi. 

- **Yerel Yönetim İşbirlikleri** Belediyelerin erişilebilirlik standartlarını daha yüksek seviyelere taşıması. 

- **Gönüllü Destek Ağları** Engelli bireylerin günlük yaşamda karşılaştıkları zorlukların aşılmasına yönelik destek gruplarının oluşturulması. 

Engelleri Kaldıralım 

Engelleri ortadan kaldırmanın yolu, ön yargıları yıkmak, birlikte yaşama kültürünü benimsemek ve her bireyin eşit haklarla hayatını sürdürebileceği bir dünya inşa etmekten geçer. 

Bu Engelliler Haftası’nda, Kartepe Çevre Platformu olarak herkesi, engelli bireyler için daha yaşanabilir bir Kocaeli ve Kartepe inşa etmek adına adım atmaya davet ediyoruz. **Unutmayalım, engelleri kaldırmak hepimizin sorumluluğudur** 

Kartepe Çevre Platformu: Sağlıkta Eşitsizliğe ve Sevk Zorunluluğuna Hayır!

Kartepe Çevre Platformu olarak, sağlık ocaklarında sunulan birinci basamak sağlık hizmetlerine yönelik son düzenlemelerin toplumda yaratacağı olumsuz etkilerden endişe duyuyoruz. Sevk alma zorunluluğu ve sağlık raporlarının ücretli hale getirilmesi gibi uygulamalar, sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi yönünde bir adım olarak görülmektedir. Sağlık hizmetleri ticari bir faaliyet değil, temel bir insan hakkıdır. 

Sevk Zorunluluğu: Karmaşıklık, Zaman Kaybı ve Risk 

Sevk sistemi, vatandaşların doğrudan ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerine erişimini zorlaştırarak: 

- **Sağlık Ocaklarında Gereksiz Yoğunluk** Zamanında sevk alamayan vatandaşlar için bekleme sürelerini artıracaktır. 

- **Kronik ve Acil Hastalar İçin Tehlike** Geç müdahaleye neden olarak özellikle acil durumlarda ve kronik rahatsızlıkları olan bireyler için hayati riskler oluşturacaktır. 

Bu urum, sağlık çalışanları ile vatandaşlar arasında gerilim yaratabilir. Yetersiz hizmet nedeniyle karşı karşıya gelen vatandaş ve doktorların güven ilişkisi zarar görebilir. 

Sağlık Raporlarının Ücretli Hale Gelmesi: Eşitsizlik ve Olumsuz Etkiler

Sağlık raporlarının ücretli hale getirilmesi, toplumda gelir düzeyine bağlı eşitsizlikleri derinleştirecektir. Bu durumun olası sonuçları şunlardır: 

1. **Ekonomik Yük** Dar gelirli aileler, çocuklarının spor faaliyetleri veya ehliyet gibi ihtiyaçları için sağlık raporu almakta zorluk yaşayacaktır. 

2.**Spor ve Sağlıklı Yaşamdan Uzaklaşma** Çocukların spor aktivitelerine katılımı azalabilir, bu da fiziksel ve zihinsel gelişimlerini olumsuz etkileyebilir. 

3. **Meslek ve Eğitim Süreçlerinde Zorluk** Ehliyet almak veya mesleki yeterlilik belgeleri için sağlık raporu şartının ücretli olması, bireylerin ekonomik fırsatlarına engel teşkil edebilir. 

Sağlık Hizmetlerinin Ticari Hale Gelmesine Karşı Çıkıyoruz

Doktorların temel amacı insan sağlığını korumak ve iyileştirmektir. Ancak bu düzenlemeler: 

- Doktorların iş yükünü artıracak, 

- Hastaları gereksiz bürokrasiyle karşı karşıya bırakacaktır. 

Sağlık ocaklarının niteliğini artırmak yerine, bu tür uygulamalara yönelmek, toplumun geniş kesimlerini olumsuz etkileyerek, sağlık hizmetlerine olan güveni sarsacaktır. 

Kartepe Çevre Platformu’nun Talepleri

1. **Sağlık Raporları Ücretsiz Olmalı** Vatandaşların maddi külfet altına girmemesi sağlanmalıdır. 

2. **Gelir Düzeyine Göre Destek** Dar gelirli aileler için muafiyet getirilmelidir. 

3. **Spor ve Sağlıklı Yaşam Teşvik Edilmeli** Çocukların spora yönlendirilmesi kolaylaştırılmalı, sağlık raporları gibi engeller kaldırılmalıdır. 

4. **Birinci Basamak Sağlık Hizmetlerinin Niteliği Artırılmalı** Sağlık ocakları, daha donanımlı hale getirilmeli ve hizmetlere erişim kolaylaştırılmalıdır. 

5. **Sevk Zorunluluğu Uygulaması Geri Çekilmeli** Bu sistemin doğuracağı sorunlar göz önüne alınarak, planlamadan vazgeçilmelidir. 

Toplumun Sağlığı İçin Birlikte Hareket Edelim 

Sağlık hizmetleri, her bireyin eşit ve ücretsiz olarak erişmesi gereken temel bir haktır. Kartepe Çevre Platformu olarak, bu tür düzenlemelerin toplumun her kesimini olumsuz etkileyeceğini vurguluyor, yerel yönetimleri ve ilgili kurumları vatandaşların çıkarlarını gözeten adımlar atmaya davet ediyoruz. 

**Sağlık ticaret değil, insan hakkıdır**