CHP İzmit İlçe Başkanı Mehmet Ümit Küçükkaya ilçe binasında, Ortadoğu’da yaşanan olaylara ve meclisten çıkan tezkere hakkında basın açıklaması yaptı.
Küçükkaya, Bu tezkereye ‘evet’ diyen AKP ve MHP’yi uyarıyorum. Ortadoğu ülkeleri, ‘Ulus devlet’ özelliğini kaybettikten sonra o bölge artık siyasal bir cehenneme dönüşmüştür. Orada ne devletsel, ne de mezhepsel pozisyon ülkeye fayda sağlar” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve dış politikadan sorumlu parti yöneticilerimizin Arap Baharı başladığından beri dillendirdiği her şeyin gerçek olmasının mutluluğunu değil, üzüntüsünü yaşıyoruz diyerek konuşmasına başlayan Küçükkaya, “Daha o günlerde Ortadoğu’nun bir bataklık olduğunu, oradaki devletlerin parçalanmasının terör örgütlerini doğuracağını, bunun da en fazla etkileyeceği ülkelerden birisinin Türkiye olacağını biz CHP’liler söyledik. O zaman bizleri diktatörlerle işbirliği yapmakla suçlayan AKP’liler, şimdi kara kara düşünüyor. Oysaki CHP hiçbir zaman diktatörlerle işbirliği yapmadı. Sadece ve sadece halkını ve ülkesini düşündü. Dış politikada Don Kişot’luk yapılamayacağını, diplomaside kabadayılığa yer olmadığını ifade etti. Bugün ise AKP’li kabadayıların ne kadar ‘sahte’ olduğu ortaya çıktı” dedi.
CHP kurulduğundan beri her anlamda olduğu gibi dış politikada da tutarlı davranmış, dış politikayı iç politikada rant sağlamak için kullanmamış, kendi askerini, kendi halını uçurumun kenarına sürüklememiştir diyen Küçükkaya, “ AKP ve geleneği, ülkeyi her dönem maceraya sürüklemiştir. Adnan Menderes’in Kore’ye asker göndermesi, Turgut Özal’ın Irak’a asker göndermesi ile bugün Tayyip Erdoğan-Ahmet Davutoğlu’nun Suriye ve Irak’a asker gönderilmesinin altyapısını hazırlaması, aynı şeylerdir. Bunun yararını gören emperyalizm, askeri şehit olan, ekonomisi bozulan ise Türkiye’dir ifadelerini kullandı.
AKP, sadece ve sadece emperyalistlere hizmet etmektedir diyen Küçükkaya, “ Şu bilinmelidir ki Irak ve Suriye, Ortadoğu cehenneminin kapısıdır. Orada siyasal bir bataklıktan başka hiçbir şey yoktur. 1 ay önce nasıl Yezidiler teröre kurban edilmişse, 15 gün önce nasıl Türkmenler öldürülmüşse, şimdi de Kürtlere kırım uygulanmaktadır. Şimdi de Kürtler içimizi acıtmaktadır. Ve asıl acı olanı da, insanlar bu oluk oluk kanın aktığı coğrafyada, ölülerden yana taraf olmaktadır, ölüler bölüşülmektedir. İnsanımızın ise şunu anlaması gerekmektedir: O bölgede bir kimlik savaşı yoktur, o bölgede, emperyalizmin bölgede petrol kapma savaşı vardır. Bizim karşı olduğumuz ve olmamız gereken de kesinlikle budur “ dedi.
IŞİD’in de kim olduğunu halkımızın çok iyi bilmesi gereklidir diyen Küçükkaya, “ Hiçbir bölgede hiçbir topluluk, 6 ay içerisinde savaş taktiğini bu denli bilen ve mühimmatlarını bu denli geliştirmiş bir halde olmaz. Hiçbir terör örgütü 6 ay içinde 100 binlerle ifade edilen savaşçı gücüne sahip olamaz. IŞİD, emperyalizm ve Türkiye’deki işbirlikçileri sayesinde silahlanmış ve savaş stratejisini de bu güçlerle oluşturmuştur. Eğer Türk halkı, burnunun dibinde cereyan eden savaşı kendi topraklarında yaşamak istemiyorsa, CHP’nin tezkereye neden hayır dediğini çok iyi incelemeli, bu davranışın temelinde Mustafa Kemal’in ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ ilkesinin yattığını bilmelidir” diye konuştu.
Küçükkaya; “ 1 Mart’ta Amerikan askerlerinin kirli postallarıyla Türkiye’ye girmesine izin vermeyen Deniz Baykal’ın ne denli itibarsızlaştırdığını; sonra ise nasıl “Baykal haklıymış” dediğini anımsamalıdırlar. Ve de görecektirler, Baykal nasıl haklı çıktıysa, Kılıçdaroğlu da aynı şekilde haklı çıkacaktır. Bu tezkereye ‘evet’ diyen AKP ve MHP’yi uyarıyorum. Ortadoğu ülkeleri, ‘Ulus devlet’ özelliğini kaybettikten sonra o bölge artık siyasal bir cehenneme dönüşmüştür. Orada ne devletsel, ne de mezhepsel pozisyon ülkeye fayda sağlar “ dedi.