Fahri Örengül
Fahri Örengül

Anayasa değişiklik tasarısı. Sistemin adını siz koyun -1-

Aylarca AKP’nin sözcüleri “Bu Anayasa ülkemize uygun değil,bize başkanlık sistemi gerekir, 2007’de Cumhurbaşkanımızı halk seçtiğinde fiilen başkanlık seçimine geçildi, yetki karmaşası oluyor “ diye tutturmuşlardı.

3 Ocak 2017 Saat: 21:54

Tam bu tartışmalar bitti derken, MHP Genel Başkanı, her nedense ani bir çıkışla profili düşük başbakan ile bu ülke yönetilemez, Sayın Cumhurbaşkanı var olan  Anayasa sınırlarını aşıyor, bu nedenle Anayasayı Cumhurbaşkanına uyduralım” demeye başladı.

AKP aradığı fırsatı buldu ve hemen MHP ile Anayasa çalışmalarına başladılar. Komisyonda da AKP ile MHP ortaklığı ile değişiklik önergeleri kabul edildi. Şimdi konu Büyük Millet Meclisine sevk edilecek.

Konuştuğumuz konu Anayasa değişikliği ve çok önemli. Anayasalar toplumun tüm kesimlerini kavrayan birer toplumsal uzlaşma metinleridir. Bu değişiklik  tasarısını hazırlayanların tamamı önseçimle, halka/tabana dayalı  seçilen milletvekilleri değil. Genel başkanlarca atanan milletvekilleri, talimatı veren genel başkanların istekleri doğrultusunda bir Anayasa değişikliği hazırladılar. Yani talimatı halktan değil genel başkanlarından aldılar. Şimdi  bu metin bir toplumsal uzlaşma metni midir ?

Tasarıyı AKP milletvekillerinin tamamı üstünü görmeden genel başkanın, daha doğrusu sayın Cumhurbaşkanının talimatı ile imzaladılar, dayandıkları seçmen tabanına sormadılar. Uygulama demokratik mi ?

Barolarımız, Türkiye Barolar Birliği, Danıştay, Yargıtay, hukuk kurumları, sivil toplum kuruluşları bu değişiklik konusunda ne düşünüyor, bilen var mı?

Bu değişiklik önerileri toplumda gereği gibi tartışıldı ve hazmedildi mi ?

Var olan Anayasaya göre Sayın Cumhurbaşkanı, fiilen bakanlar kurulunu belirleyebiliyor, bakanlar kuruluna  başkanlık edebiliyor, hükümet icraatlarında doğrudan etkili, partisinin genel başkanını ve başbakanı bizzat belirliyor. Sayın Ahmet Davutoğlu öyle gitmedi mi ? Sayın başbakan öyle gelmedi mi?

Türkiye içte ve dışta güvenlik, huzur, ekonomik problemler dahil devasa sorunlarla uğraşıyor. Bir tarafta PKK diğer tarafta FETÖ, bir tarafta içerdeki terör, diğer tarafta İŞİD ile mücadele ve savaş. Bütün bu kadar ağır sorunların yanında Anayasa değişikliği bugün için lüks değil mi? Öyle ise neden böyle bir değişikliğe gerek duyuldu?

Hani Türkiye’ye özgü başkanlık sistemiydi, neden başkanlık sisteminden vazgeçildi, Cumhurbaşkanlığı sistemi deniyor, zaten Cumhurbaşkanımız yok mu?

Yoksa, bu kargaşada Başkanlık Sistemi derken, geliştirilmesi gereken eksik demokrasiden de olmayalım. Farkında olmadan Yasama,Yürütme ve Yargının bir elde toplandığı totaliter bir sistemi kucağımızda bulmayalım. Bir düşünsenize Cumhurbaşkanı aynı zamanda parti genel başkanı, yürütmenin başı, yargıyı kendisi ve etkisinde olan partisi tayin edecek,icrayı o yapacak, yasamada yani mecliste partisi çoğunlukta olduğundan  kanunları da o yapacak. Bu sistem bilinen başkanlık, yarı başkanlık, parlamenter demokrasi v.s’ ye benzemiyor.Bu sistem başka bir şeye benziyor,ben biliyorum da. Devam eden yazılarımda ben durumu anlatayım. İsterseniz sistemin adını siz koyun da ona göre karar verin, olmaz mı?   

 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Büyükşehir Belediyesi Kocaeli turizmini UNUTMUŞ GALİBA!4 Temmuz 2024 Saat: 13:12
Geçen hafta Kandıra/ Kerpe özelinde sahillerde yaşanan Büyükşehir ve Kandıra Belediyesindeki ciddi denetim aksaklıklarını bu köşede yazmıştım.
Fatma Kaplan Hürriyet rüştünü ispatladı25 Ocak 2024 Saat: 10:33
Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez temel unsurlarıdır.
Gençlerin hayalleri siyasetçilerin hedefi olmalıdır7 Mayıs 2023 Saat: 21:38
Makalenin başlığı Millet İttifakı’nın Kocaeli’de yaptığı mitingde sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun söylediği bir cümleden esinlenerek oluşturuldu.
KILIÇDAROĞLU tabuları yıkarak geliyor30 Nisan 2023 Saat: 00:06
7 Kasım 2022 tarihli bu köşedeki makalenin başlığı “Kılıçdaroğlu tarih yazıyor” şeklindeydi. Kılıçdaroğlu tarih yazmaya devam ederken toplumda ayrışmaya neden olan tabuları da yıkıyor.
Kılıçdaroğlu suç mu işliyor?20 Şubat 2022 Saat: 21:05
Öncelikle şunu kabul etmek lazım ki 21. yüzyılda artık elektrik bir ticari mal değil, kamusal ve toplumsal bir hizmet sunumudur.
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat