Cumhuriyetten önceki duruma bakacak olursak,Osmanlı toplumunun %74'ü müslüman,%26'sı Gayrimüslim'dir.
Cumhuriyetten önceki duruma bakacak olursak,Osmanlı toplumunun %74'ü müslüman,%26'sı Gayrimüslim'dir.(Yahudi,Ermeni,Yunan,Hristiyan,vd.).Osmanlı devletinin Gayrimüslimlere tanımış olduğu muhtariyetlik,zamanla gruplara dönüşmesine ve teşkilâtlanmasına olanak sağlamış olup,bu durum gayri müslim nüfusunu azaltmamış aksine çoğaltmıştır. 1910'yılında Dünya'da 1milyar 750milyon insan yaşıyordu.Dünyanın çoğunluğu Hıristiyandı,Avrupada1910 yılında,Osmanlı toprakları da dahil olmak üzere Hristiyanlar nüfusun %94.5 ini kapsıyordu. O dönemler Devletlerin politikaları gereği sürekli savaşlar olmaktaydı,Osmanlı devleti'de savaşçı bir politika izlemekteydi.Öyleki savaşların her konuda Devlet ve Milletlere olumsuz etkisi olmaktaydı. Bu durumdan ençok etkilenen devlet osmanlıydı. Ve dünyada o yıllar Müslüman nüfus azalıyordu.Osmanlı devleti yapısı gereği devlet yönetimine çok gayri müslim almıştı, buda devlet haini ortaya çıkmasına sebeb oluyordu. Atatürk ve onun gibi düşünen,bilgili,dünyayı yakından takip eden insanlar olmasa bu hainler tespit edilmeyecekti. Osmanlı zaten,Atatürk'ün yıllarında çoğu toprağını kaybetmişti.Kaldi ki Osmanlı devleti'nin ikili yargılama hukuk sistemi hem Müslüman hemde Gayrimüslim devlet olduğunun kanıtıdır. Yani tam anlamıyla müslüman devlet değildir.Bu yapı osmanlı devleti himayesinde hristiyan ve diğer Gayrimüslimlerin çoğalmasına olanak sağlamış, bir nevi gayrimüslimlere hizmet etmiştir.Bu durumu gören Türk çocukları bir şeyler yapmanın mecburiyetini fark etmişlerdir. Neyazik ki Osmanlı,Gayrimüslim ve bazı Müslüman topluluklar tarafından bitirildikten sonra sıra Anadoluda yaşayan Türk varlığına gelmişken, Atatürk ve arkadaşları sahne'ye çıkmış Halk ile beraber yaşanabilir Cennet bir ülke ortaya koymuşlardır. Eğer Osmanlı Devleti şuan yaşamış olsaydı, Türkiye topraklarının yarısı elinde olacaktı.İstanbul,İzmir,sahil şeridi ve Doğunun bir kısmı,Gayrimüslimlerin elinde olacaktı,bize sadece Ankara bölgesi ve civarı kalacaktı.Nitekim diğer bölgelerin hepsi,Hristiyan ve yahudileşecek'ti.Bölge bu Haçlı zihniyetinin elinde olacağı için diğer Müslüman Devletler bu kadar rahat yaşayamayacak ve çoğalayamayacak,tamamen haçlı zihniyeti tarafından kontrol edilecekti. Şimdiki duruma bakacak olursak; Türkiye Cumhuriyetinin %98'i Müslüman bu da 80 milyondan fazla kişi demek,aynı zaman da Atatürk'ün Müslüman Ülkeleri korumak maksadıyla;İran,Irak ve Afganistan ile Sadabat paktını kurması,müslümanların çoğalmasına olanak sağlamıştır.Yurtdışında camiler yaptırmış,hatta Paris ve Tokyo Camilerin yapımında başrol oynamıştır. Atatürk 1937'yılında Filistine yönelik bir siyonist-haçlı ittifakının saldırısı olacağını haber alır almaz Filistin lehine bildiri yayınlamıştır. Atatürk soyadı kanununa kadar,islâmî içerikli olan, "Gazi"ünvanı'nı kullanmaya devam etmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Müslümanların nüfusu parelel şekilde diğer Müslüman Ülkelerle beraber artmıştır.1960 lar'dan sonra artık Türk Müslümanları yurtdışına yayılmaya başlamış,Avrupaya, başta Almanya olmak üzere farklı ülkelere çalışmaya gitmişlerdir.Türkiye Cumhuriyetinin gücü Uluslararası arenada artmış, buda diğer Müslüman devletlerin elini güçlendirmiştir. Atatürk'çü siyasetçiler sayesinde Avrupada Camiler yaptırılması teşvik edilmiş,Kıbrıs ve Hatay Hristiyanlaştırılmak'tan kurtarılmış vede Avrupada Müslüman nüfusu hızla artmıştır. Sonuç olarak;Günümüz de Müslüman nüfusu Hristiyan nüfusa göre daha hızlı artmasının sebebi Türkiye Cumhriyetinin ozamanlar Müslümanlığa katkısı sayesinde olmuştur.Şayet diğer Müslüman Ülkelerde,Atatürk'ün kurmuş olduğu,Türkiye Cumhuriyeti rejim sistemini benimser ise Müslümanların nüfusu Hristiyanların nüfusunu geçer. Başka çaresi yoktur."Yurtta Sulh,Cihanda Sulh"sözü boşuna söylenmemiştir.