CHP’nin yanı sıra uzun süredir sivil toplum örgütlerinde görev yapan, CHP İl Başkan yardımcılığı görevinde de bulunan, KYÖD ilk ve tek kadın başkan olarak da görev yapan Başlak, iddialı açıklamalarda bulunarak “Hem Kocaeli’nin hem yoksul halkın hem de kadının sorununu çok iyi biliyorum. Ezilenlerin ve kadının sesi olmak istiyorum” dedi

Daha önce SODEP ve SHP ve son olarak CHP’de İl Başkan yardımcısı olarak görev alan ve partinin en çalışkan isimlerinden olan Semra Başlak, yaklaşık 3 yıldır sürdürdüğü örgütlenmeden sorumlu Kocaeli il başkan yardımcılığı görevinden istifa etti ve milletvekili aday adayı oldu.

İşletme Mezunu ve master sahibi olan Başlak, aday olmasının nedenlerini “Kocaeli’yi, sorunlarını ve çözüm yollarını iyi biliyorum. Bilgi ve birikim sahibi olduğumu düşünüyorum. Tepeden değil, halkın ve partinin içinden geliyorum. Yıllardır verdiğim emeğe ve sosyal ağlarıma güveniyorum. Her kesimden oy taşıyacağımı düşünüyorum. Kadınları iyi temsil edeceğime inanıyorum. Partimin iktidara taşınması düşüncesi önceliğimdir.Bu nedenle yola çıktım”diye açıklıyor.

Şimdi Semra Başlak’ın anlatılarına kulak verelim.

Sizi tanıyalım?

Kısaca özetleyeyim. 5-6 nesildir Kocaeli’de ikamet eden bir ailenin çocuğuyum. Ben liseye, eşim de üniversiteye giderken tanıştık ve nişanlandık. Lise bitince de evlendik. Yıllar sonra ise üniversiteyi bitirdim. Daha sonra ise Kocaeli Üniversitesi’nde master yaptım. Uzun yıllar bazı gazetelerde yazılar  da yazdım. Çok erken yaşlardan itibaren sivil toplum örgütlerinde çeşitli görevler üstlendim. KYÖD’de başkanlık yapan tek kadınım.  Genç yaştan itibaren de siyasetin içinde oldum.

CHP’deki çalışmalarınız  hakkında bilgiler verir misin?

Gençliğimden itibaren siyasete ilgi duyan, ülkemiz konusunda duyarlılıkları olan  ve sosyal etkinliklerde yer alan biriyim. 1980 darbesi sonrasında kurulan SODEP’e destek verdim. Eşim de bu partin üyesiydi. Daha sonra ise SHP’ye üye oldum. Bu partide ilçe delegesiydim. 1990’dan sonra daha aktif çalışmaya başladım. Sosyal işler ve kültür komisyonunu kurdum ve orada çalıştım. 1992 yılında SHP’de  İl Kurulu üyesi oldum. Aynı zamanda İl Eğitim Sekreteriydim. Tüm Türkiye’den 21 kişi seçtiler ve genel merkezde çalışma yaptık. Bu çalışmalarımız kitap haline getirildi. 2007 seçimlerinde 8. sıra milletvekili adayı oldum ve çalıştım. Son 25 yılda partimin bana verdiği tüm görevleri yerine getirdim.Son üç yıldır ise, partimin tüm ilçelerinde aktif olarak çalıştım, her yere gittim, her mücadelesine destek verdim.

Geçmişte milletvekili adayı oldunuz ve  iyi bir çalışma performansı sergilediğiniz biliniyor.

O dönem milletvekilleri atama ile belirlendi. 2007’de KYÖD Başkanıydım. Birçok ilde sivil toplum örgütü başkanları aday adayı oldu. Biz de elimizin taşın altına koyduk. Genel merkezimiz beni 8. sırada değerlendirdi. Ben kaçıncı sırada olduğumu önemsemenden, gece gündüz halkımızın içinde oldum, partim için çalıştım. Kendimin milletvekili olmasından çok, partimin iktidar olması için samimi bir şekilde çalışmalar yürüttüm.

Sizin sivil toplum örgütleri içinde etkin bir çalışma yürüttüğünüz biliniyor…Bir değerlendirme alalım?

Sivil toplum örgütleri iyi değerlendirilirse bir okul, tecrübe yeridir. Benim de yaşamımın  büyük bir bölümü sivil toplum örgütleri içinde çalışmakla geçti.  Bununla ilgili çok erken yaşlarda çeşitli çalışmaların içerisinde oldum. Çok genç yaşlarda, okuma yazma bilmeyen yetişkinlerle ilgili çalışma yaptık. Ben burada iki yıl öğretmenlik yaptım. Okuma yazma, vatandaşlık bilgisi öğrettim. Tüm bunları yaparken de felsefem aynıydı. Bir kişi için bile yararlı olabildiysen bu bile mutluluk verir bana.

KYÖD BAŞKANLIĞI İLE ONUR DUYUYORUM

Kentin senatosu tanımını taşıyan Kocaeli Yüksek Öğrenim Derneği (KYÖD)’nin  ilk kadın başkanısınız? Bu konuda kendinizi şanslı hissediyor musunuz?

KYÖD 67 yıllık bir dernek. İlk olarak üniversite öğrencileri kurdu. Ben KYÖD’ün 60. yılında başkan oldum. Aynı zamanda bu derneğin ilk kadın başkanıydım. Bu derneğin başkanı olma sorumluluğu ve ayrıcalığı bana verildi. Ayrıcalık diyorum çünkü hala benden başka bir kadın başkan oldu. KYÖD Başkanlığı benim için bir şeref madalyası oldu. Şu anda hem KYÖD’ün danışma kurulu üyesiyim, hem de yayın kurulu başkanı ve genel yayın yönetmeniyim. Bu çalışmalar benim hayatımdaki en önemli çalışmalardır.

KOCAELİ’DE BASMADIK YER KALMADI

Herkesin merak ettiği bir soru: Neden aday adayısınız?

Bunun hem kendim açısından hem de partim açısından nedenleri var. Daha önce gazeteci arkadaşlara anlattığım gibi bir iki noktayı vurgulayayım. Çok politize olmuş bir ailenin çocuğuyum. Babam da politika ile ilgilenirdi. Çok küçük yaşlardan itibaren politikayı sevdim. CHP felsefesi, yani, laik, demokratik, hukuk devleti felsefesini hep savundum. Sivil toplum örgütlerinde felsefem buydu. Siyaset yaptığım tüm zamanlarda insana dokundum. Önceliğim hep insanlar, insanın refahı oldu. Benim bu yaptığım çalışmalarla ilgili olumlu geri dönüşler oldu. Özellikle son görevim olan örgütlenmeden sorumlu il başkan yardımcılığında, Kocaeli’nde basmadık toprak bırakmadım. En ücra köşelere kadar gittim. Erkeklerin gittiği, benim gitmediğim hiçbir yer yok. Bu çalışmalarda anladım ki, Kocaeli’de bir kadın vekile ihtiyaç var. Ülkenin durumu kötü ama kadınların durumu daha da kötü. Bugün Cumhurbaşkanı olan kişi, “Kadın erkek eşit değildir” dedi. Kadınların ruj sürmesine karışıldı. Örneğin doğum adı altında kadın iş yaşamından uzaklaştırılıyor.

Bir de ben kadın derneklerinde çok çalıştım. Örneğin Yardımsevenler Derneği, örneğin Anneler Derneği. Bu yüzden kadının sorununu çok iyi biliyorum ve kadının sesi olmak istiyorum. Kadının sosyal hayata katılması, kadının üreten noktada olması için mücadele edeceğim.

Neden Siz?

Başarılı olmak için planlı ve programlı çalışmak lazım. İddialı olmak lazım. Alt yapının, halkla bağlantıların sağlam ve güçlü olması lazım. Bu bakımdan kendimi şanslı görüyorum. Bilgi,  birikim, tecrübe ve çalışkanlık lazım. Aday olduğum takdirde,  AKP’den, diğer partilerden ve de ilk defa oy vereceğim diyenlerden oy alacağımı düşünüyorum. Ben sadece CHP oylarına değil, CHP’ye getirilmesi gereken yeni oylara talibim, bunları getirmeye talibim. Bu nedenle, CHP’ye katkımın büyük olacağına inanıyorum.

PARTİYİ İKTİDARA TAŞIMAK ÖNEMLİ

Şimdi daha net ifade edeyim. Kocaeli’yi ve sorunlarını iyi biliyorum. Birikim ve deneyim sahibiyim. Sosyal ağlarım geniş. Kadınları da iyi temsil edeceğimi düşünüyorum. Çalışkanım ve üretkenim. Kocaeli’nin tıpkı KYÖD gibi partimizde ilk kadın vekili olmak istiyorum. Kişisel bir beklentim yok. Bu birinci nedenim. İkinci nedenim, ben vekil olmak değil, partimin iktidar olmasını istiyorum. Partimin iktidar olmasını sağlayacak olan ise kadrolardır. Partime yeni oylar taşıyacağıma inanıyorum. Partimin bu imkanları değerlendirmesini istiyorum. Partiden götüren değil, getirecek biri olduğumu düşünüyorum.

Öte yandan engellilerinde, hayvanların ve çocukların da haklarını savunmak için mecliste olmak istiyorum. Yine AKP’nin yarattığı tahribatı önlemek için milletvekili olmak istiyorum.

SORUNLARI DA ÇÖZÜM YOLLARINI DA BİLİYORUM

Kocaeli’nin başlıca sorunlarına nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kocaeli, ülkenin ekonomik yükünü çeken illerin başında geliyor. Kocaeli çokca reklam yapılarak perdelendiği gibi değil. Hele ilçelerimiz dökülüyor.  Sadece battı çıktı yapmak, çevre düzenlemeleri yapmak sorunları çözmeye yetmiyor. Daha doğru dürüst altyapısını bile çözememişsiniz. Kocaeli’de bir çok şey iyiye gitmiyor. Evet, planlama kötü, çevre kirliliği artıyor, ulaşım sorunu büyük; bunlar herkesin bildiği şeyler.  Daha otopark sorununu bile çözememişsin. Tarihi bir kent ama bunun kente bir faydası yok. Örneğin, İstanbul’a her yıl 12 milyon turist geliyor fakat bunların hiçbirisi bu kente uğramıyor. Elektrik deseniz başka bir dert. Evet, sorunlar büyük ve herkes tarafından biliniyor. Fakat AKP’li yönetim lalelerden bahsediyor. Yani AKP, bu kentin sorunlarını bilse dahi çözüm üretemiyor. Bu kenti iyi tanıyan biri olarak hem sorunları hem çözüm önerilerini bildiğimi düşünüyorum. Zaten aday olmak istememdeki nedenlerden biri de budur.

ÖNSEÇİM, DOĞRU SEÇİMDİR

Milletvekili adaylığında, önseçim konusunda ne düşünüyorsunuz?

Benim öncelikli talebim öncelikle ön seçim. Bir kere ön seçim yapılacağına dar işaretler de var. Genel başkanımız bu konuda net. Öte yandan tabanımızda da böyle bir beklenti var. Ön seçim dışında bir ihtimali şimdilik düşünmüyorum. Bunun dışında bu üyeler delegeyi seçiyor, delege kurultay delegelerini, kurultay delegeleri de genel başkanı seçiyor. Orada güveniyoruz da, milletvekillerini seçerken neden güvenmeyelim? Tüm ilçe başkanlarımız, parti üyelerimiz ön seçim istiyor. Ben ön seçim olmasını istiyorum. Hem demokrasinin gereği hem de bölgemizin özellikleri gereği yerinde bir yöntemdir. Kendimizi üyelerimize teslim etmemiz lazım.

PARTİ DİSİPLİNİNE UYMAK LAZIM

Atama olursa ne yapacaksınız?

Öncelikle bu konudaki görüşlerimi vurguladım. Ancak, bir dayatma içinde de olamayız. Parti ahlakı ve disiplini gereği partin alacağı karara uyarsınız. Eleştirileriniz olabilir, alınan kararları beğenmeyebilirsiniz ancak uymam diyemezsiniz.  Ben önseçim olacağına inanıyorum. Olmazsa, bu yola girdikten sonra geri döneceğimi düşünmüyorum.

Kadın olarak siyaset yapmak zor mu?  Çalışmalarınız ne durumda?

İl başkan yardımcılığım sürecinde tüm  ilçelere ve mahallelere gittim. Şimdi de tüm mahallelere gidip insanlara ulaşacağım. Bu noktada en ufak bir sıkıntımın olacağını düşünmüyorum. Bizim amacımız ön seçimden çıkmak kadar, sonrasını da düşünmek olmalıdır. Yani, aday olursak partimize ne katacağız? Kimlerden oy alacağız? Benim bu konuda hiçbir sıkıntım yok.Ben çalışmalarımı ikili sürdürüyorum. Hem partili arkadaşlarıma hem de halkımız yönelik çalışıyorum.

Başka söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Önseçimden yanayım. Özellikle Kocaeli’de seçimlerde başarılı olamamış bir parti olarak bence kesinlikle ön seçim olmalı ve fermuar sistemi hayata geçmeli. Birinci sıra erkekse, ikinci sıra kadın olmalı. O zaman sadece CHP değil, tüm Kocaeli, kadınların neler yapabileceğini görür. Bir de, niçin aday adayı olduğum noktasında, sivil toplum örgütlerindeki çalışmalarıma güveniyorum. Beni  gerek siyasi olarak gerek kişilik çok iyi tanıyorlar. Benim samimiyetime inanıyorlar. Ben de bu işi başaracağıma inanıyorum. Siyaset toplum için yapılır. Bunu kendime rehber edinmiş biriyim. Milletvekili olduğumda da sadece meclis sıralarında oturmayacağım. Her zaman sokakta, öğrencilerle, kadınlarla, ezilen halka birlikte olacağım.

NHA/Özden DEMİRCİ