Marmara Belediyeler Birliği’nde, belediyelerin birim müdürlerine ve teknik personeline yönelik, “Engelli Dostu Şehirler” programı başlatıldı. Aynur Acar, “İşitme engellilerin, hastanelerde işaret dili tercümanı olmadığından hastalıklarını anlatamadıklarını ve gelişi güzel muayene edildiklerini duyuyoruz” dedi.
Marmara Belediyeler Birliği ile Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı arasında Ekim ayında imzalanan protokol kapsamında, Engelli Dostu Şehirler oluşturulması için çalışmalar başladı. İlk olarak, belediye personelinin bilgilendirilmesi amacıyla “Özürlülerin Toplumsal Yaşama Katılımında, Yerel Yönetimlerin Kentsel Dönüşümü” konulu sempozyum gerçekleştirildi. Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı’ndan Şehir Plancı Dr. Deniz Çağlayan Gümüş’ün, “Ulaşılabilirlik” konulu sunumu ile başlayan programda, kentsel mimarinin, ulaşılabilirlik ve erişilebilirlik kriterlerine ulaşması için yapılan çalışmalar aktarıldı. Gümüş, açıklamalarının devamında, “Özürlü deyince aklımıza sadece tekerlekli sandalye kullanan ortopedik özürlüler geliyor. Oysaki ortopedik özürlüler kadar, işitme, görme ve zihinsel engeli olan vatandaş da mevcut” dedi.
“ONUR KIRICI HİTAPTAN KAÇININ”
Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı’ndan Psikolog Canan Aktaş ise özürlülere toplum içindeki hitabet şeklinin önemli olduğunu ifade ederken, “Özürlülere karşı kullanılan hitap sözcüklerinin bile, onların dünyasında ne kadar büyük bir yere sahip olduğunu bilmeliyiz. Ortopedik özürlüler için felçli, sakat; zihinsel özürlüler için deli, geri zekalı gibi hatalı, onur kırıcı hitaplardan kaçınmalıyız” diye konuştu.
“İŞİTME ENGELLİLER, GELİŞİGÜZEL MUAYENE EDİLİYOR”
Marmara Belediyeler Birliği Çevre Merkezi Direktörü Aynur Acar ise, özürlü ailelerinden gelen şikayetleri aktararak, “Marmara Bölgesi’ndeki tüm belediyelerin çatı kuruluşu olduğumuz için, engelli vatandaşlardan ve ailelerinden çok sayıda şikayet alıyoruz. Özürlülerin hastanelerde sıkıntılarını dile getiremediklerini, uzman doktorların özürlüleri muayene etmek için özel eğitimden geçirilmesi gerektiğini, işitme engellilerin hastanelerde işaret dili tercümanı olmadığından hastalıklarını anlatamadıklarını ve gelişi güzel muayene edildiklerini duyuyoruz. Hatta doktorların, özellikle zihinsel özürlülerden korktukları anlatılıyor. Bu konulara merkezi idare tarafından derhal el atılmalı” derken, görme engellilerin, eğitimsiz ve sertifikasız işçiler tarafından bilinçsizce inşa edilen kaldırımlarda geçirdiği kazaları da örneklerle anlatarak, Marmara Belediyeler Birliği tarafından, Engelli Dostu Şehirler oluşturulması için 2011 yılı boyunca verilecek eğitimlerin önemine değindi