Gebze belediye Başkanı Adnan Köşker ,Yapmış olduğu basın toplantısına geçte olsa katıldım.
Salona girdiğimde,yaklaşık salonun 3/2 si dolu olduğunu gördüm.
O gün yağmurun azizliğine uğradım, Yaz mevsiminde çisilçisil yağması bu yaz hayli sıcak geçeceğini düşündükçe ince ince ıslatan yağmur bedenimi ve ruhumu rahatlattı.
Keyifle toplantının yapıldığı salona yöneldim,içeriye girdiğimde Köşker hayli yol almış İcraatın içinden programını kendinden emin bir şekilde anlatıyordu. Kurmayları ile objektiflere renkli pozlar veriyordu. İlk gözüme çarpan toplantı masasının iki yanında duran garip giyinimli iki genç ayakta bir süre beklediler, yorulmuş olacaklar ki sonra birer sandalye alarak önce oturdular bir süre sonra sıkılarak sahneden indiler, izleyici koltuklarında takma sakallarını çıkararak köşkerin icraatlarını dinlemeye başladılar. Bunları kimdir diyecek olursak bir anlam veremedim. Bir an düşündüm. Beni çocukluğuma götürdü , İlk mektep müsamerelerinden birini hatırlattılar.
Köşker coştukça coştu.
Klasik proje anlatımı,kentle ilgili bilgiler aktardı.
Hatta soru cevap bölümüne geçildiğinde Genç gazeteci Hanifi’nin sorusu Köşker’i ters köşe yaptı .
Bereket imdadına taraftar vatandaş yetişti.Biraz destek, biraz yağ ve basın toplantısı vatandaş desteği ile aynı zamanda taraftar toplantısına döndü.
Öz güveni iyice artan Köşker kurtarıcı rolüne soyunarak “dua edin de ben kazanayım” ifadesini kullandı.
Köşker acaba bulunmaz Hint kumaş ı mı?
Eğer Köşker Kazanamazsa vay haline Gebze’nin!
Köşker rahatladı kendine geldi ve espiri bölümüne geçti, kendinden emin tavırla bunu yazmamanızı rica ediyorum diyerek basına ilk siparişini verdi.
Kendisini fark ettirmek isteyen genç gazetecilerden birisi ise Başkan hani bize söz verdiğin medya evi ne oldu dedi.
Köşker keyiflenerek programa aldık medya evini yapacağız mesajını verdi.
Oysa genç gazeteci İzmit’t eki medya evi diye gösterilen kafeterya köşesindeki iki adet bilgisayardan ibaret olduğunu görseydi gazetecilik mesleğinin politikacılar tarafından nasıl aşağılanıp meslek adına ne kadar ucuz rüşvet olduğunu görmüş olurdu.
Birkaç çanak soru sonrası nihayet sıra bana gelmişti
Sorumu sormadan önce Köşkere hiçbir çıkarım olmadan tarafsız ve halishane duygularımla kendini kutlamak istedim.
Sebebi Sedaş ve Köşkerin Gebze deki yaptıklarıydı !
Realty nedir?
Sedaş’tan kimler mağdur veya şikayetçi ! Saymakla bitmez herhalde …
Vatandaş, sanayici, tüccar,Esnaf ,zaman zaman Belediye Başkanları ve politikacılar.
İnanmak istemedim, eğer anlattıkları doğru ise kutlanmayı hak ediyordu doğrusu!
Neyse gelelim sorulara…
Ramazan organizasyonlarında Belediyelerin cevre sanayici ve iş adamlarına yapılan sponsor dayatması duyumlarının bölgemizdeki durumu nedir?
Ramazan Organizasyonları bütçesi nedir?
Bu organizasyonları yapan firmalara ihale yöntemiyle mi veriliyor?
Organizasyon firmaları kimlerdir?
Tabi ki bu sorulara kayda değer bir cevap alamadım…
Umarım salonda bulunan AKP İlçe Başkanı veya Meclis üyelerinden birisi Meclis toplantılarında sorarsa bende öğrenmiş olurum.
Bizde vatandaş adına haber alma hakkını kullanmış oluruz .
Benden hemen sonra mikrofonu alan İrfan Yormaz mikrofonik sesi ve düzgün diksiyonu ile biraz ders biraz öneri ile Köşker’e adeta seçim programı veriyordu.Köşker’le olan diyaloğu iyi giderken tartışmaya döndü ve toplantı terk etti.
Not: Basın toplantısından ayrılıp gazeteye geldiğimde elektriklerin kesik olduğunu ve patlayan bir trafodan kaynaklandığını öğrendin. Helal sana Sedaş ne diyelim…
Hayranım senin Sürprizlerine.