Bugün sabah saatlerinde aldığımız haberlere göre terör örgütü ile sıcak temasa giren askerlerimizden 8’inin Şemdinli’de şehit olduğu haberini teessürle aldık. Şehit askerlerimizin aileleri başta olmak üzere tüm milletimizin başı sağ olsun.

Türkiye son günlerde peşpeşe yapılan ihanet itiraflarıyla adeta çalkalanmaktadır. AK Partili yöneticiler, on beş yıldan beri sergiledikleri belediyecilik anlayışı sonucu şehirlerimizde neden oldukları tahribatı bir bir itiraf etmeye başlamışlardır.

Başta Cumhurbaşkanı, İstanbul için yaptığı “ihanet” açıklamasından sonra bu ifşaatı başlatmış, ondan güç alan İçişleri Bakanı benzer ifadeleri memleketi Trabzon için kullanarak şehrin doğasına zarar verdiklerini itiraf etmiştir.

Peşi sıra sayın Çevre ve Şehircilik Bakanı da bu kampanyaya katılmış ve tüm Türkiye’yi kastederek “Şehirlerimizin canına okumuşuz.” demeci ile  İhanet yelpazesini daha da genişletmiştir.  Artık kendilerinin de gizleyemediği gibi Ak Parti belediyeciliğinin şehir ve imar anlayışı bütün vahameti ile gün yüzüne çıkmış ve en yetkili ağızlar tarafından bir “ihanet” numunesi olarak çarşaf çarşaf sergilenmiştir.

İhanetlerden Kocaeli de nasibini almıştır

Hiç şüphesiz bu ihanetlerden Kocaeli’miz de nasibini almıştır. Biz bu açıklamaları yapan yöneticilere şunu öneriyoruz: Kocaeli'de prestij çalışmalar bahanesiyle ihanetlerini gizlemeye çalışmasınlar. Gerçekten şehrin ve şehirde yaşayan halkın gerçek sorunlarıyla ilgilenmek istiyorlarsa “Bir şehre nasıl ihanet edilir?” zirvesi düzenlesinler.  Darbe girişimi sonrası, darbelerin zirvesini yapan belediye;  en yetkili ağızlar tarafından gerçekleştiği ifade edilen şehir ihanetlerinin zirvesini de yapsın ki şehrin sıkıntılarına çözüm üretebilsin. Böyle bir zirve için Kocaeli’mizin bütün tepelerini uygun hale getirdiklerini tüm şehir halkı biliyor.

Zirve için uygun bulduğumuz bu tepelerin her birinin ayrı ayrı problemleri vardır.  Bağçeşme, Umuttepe, Erenler-Cedit, Tavşantepe, Bayındırlık ve Gündoğdu’da muazzam bir nüfus yoğunluğu bulunmasına rağmen kuzey-güney ulaşım aksındaki problemler çözülmemiştir. Çok sağlıksız ve çok emniyetsiz güzergahlardan toplu taşıma yapılmakta ve insanlarımız ciddi sıkıntılar yaşamaktadır.

İmar uygulamalarında çifte standart vardır

Kocaeli Büyükşehir Belediyesine bağlı 12 ilçe belediyesinin her birinde farklı imar uygulamaları vatandaşlarımızı ciddi manada mağdur etmektedir. Bu konuda ilçe belediyeleri ve büyükşehir belediyesi eliyle tam bir çifte standart ve adaletsizlik tatbik edilmektedir. Mesela;  Çayırova’da bu hafta yapılan meclis toplantısı vatandaşa verilen sözlerin yerine getirilmemesinden dolayı vatandaşın meclisi basması sonucu meclis ertelenmiştir. Ve yine de aynı fiziki koşullara, aynı cinse ve aynı büyüklüğe sahip binalar on iki ilçenin tamamında farklı harç politikasına tâbi tutulmaktadır.

Kent konut, sosyal konut üretmek için kurulmuşken lüks konut üretmekte ve fahiş fiyatlara konut satarak rant ekonomisini kamçılamaktadır. Diğer müteşebbislere verilmeyen haklar Kent Konut’a verilerek haksız rekabete neden olunmaktadır. Aynı şekilde her ilçe de kat adetleri farklılık göstermektedir.

En önemlisi, Kocaeli'nin uzun vadeli imar planı var mıdır? Veya imar uygulaması olacak ta bu bölgelerde yandaşlara önceden yer mi toplanıyor. Yanlış imar planları neticesinde on beş yılda gelinen nokta, sokaklarda arabaların yerli yersiz park edildiği, yayalar için düşünülüp tasarlanan kaldırımların otoparklara dönüştüğü bir sorunlar yumağı şehir ortadadır.

Şehrin Yöneticileri İzmitin tepelerine baktığında mevcut yapılaşmalardan utanmıyor mu? Kentsel dönüşüm adı altında yeni binaların kimisi 4 kat kimisi kot farkından 6-8 kat inşa edilmekte. Allah aşkına şehre deniz tarafından bir bakın, şehir estetiği diye bir şey göremezsiniz. Bütüncül bir yapı ile kentsel görünüm dikkate alınarak yapıların depreme ve altyapı hizmetlerine uygun dönüşümü planlanmalıdır.

Ticari hayat izmit-gebze hattına sıkıştırıldı

Bir diğer  mesele ise İzmit ve Gebze ilçelerine adeta hapsedilen ticari hayattır. Mevcut yönetimin, Kocaeli'deki ticari hayatın on iki ilçeye yayılmasıyla ve ilçelerin kalkındırılması ile alakalı, yerli-yersiz hiç bir proje ve girişimi  bulunmamaktadır. Bu tutum bir "metropol"  olarak pazarlanan Kocaeli'de hâlâ taşra havasının etkili olduğunu gizleyememektedir.

Kocaeli’yi yönetemeyenlerin inşaat ve imar uygulamaları sebebiyle; şehre yaptıkları ihanetin zirvesini Saadet Partisi olarak istiyoruz ki zarardan bir an evvel dönülsün.

Millete sözümüz var: biz şehirlere ihanet etmedik etmeyeceğiz

Saadet Partisi olarak millete sözümüz var… İnsanlığın kadim değerlerinin sözcüsü olan Milli Görüşçüler bu coğrafyaya, bu millete ve bu milletin yaşadığı şehirlere hiçbir zaman ihanet etmemiştir, etmeyecektir.  Allah’ın izniyle, millete ve milletin emanetlerine ihanet edenlere hesap soracağımız günler de pek yakında gelecektir.  İyi ki saadet var…