Bu yazıda sizlere, Atatürkçü Düşünce Derneği Kocaeli Şubesinin, biri mevcut diğeri önceki dönem olmak üzere iki başkanından Aynı isme sahip iki adaştan bahsedeceğim.
Birinin adı Taylan KATAK, diğeri Taylan BİNGÖL.
***
İkisi de iyi eğitimli,
İkisi de nitelikli, vasıflı, donanımlı, sonuç odaklı, ahlaklı.
İkisi de Milliyetçi, ikisi de Halkçı
İkisi de laik.
İkisi de toplumu ve toplumun değerleri ile barışık,
***
Nerede şiir varsa, nerede edebiyat varsa, nerede kitap varsa,
Deprem, sel, doğal afet, sosyal sorumluluk projesi, yardım kampanyası varsa,
Sanat, yürüyüş, eylem, miting, hak arama mücadelesi varsa, ellerinde bayrak, dillerinde marşlar ile oradalar.
Öğrenciye burs, işsize iş ile ilgilenirler.
Ya organizasyonu yapanlara canı gönülden destek olurlar, ya da tüm sorumluluğu üstlenirler.
Sadece hayata kendi gibi bakanlar ile de değil.
Ortak paydada buluşabildikleri her görüşten insanla beraberler.
Rozet ve kravat iğnesi yerine Nutuk ve Söylev ile ilgilenen Atatürkçüler!
Bir ortak noktaları da, İkisi de aileden, ikisi de gençlik kollarından yetişmiş Cumhuriyet Halk Partili.
***
Siyasi partileri orkestra, başkanlarını da orkestra şefi olarak düşünürsek!
İkisi de “güzel bir eser icra ederek toplumun beğenisine sunmak isteyen” her orkestra şefinin çalışmak isteyeceği çıkardıkları sesler kulak tırmalamayan birer sanatçı gibi!
En önemlisi sivil toplum kuruluşlarında yetiştikleri için ikisi de iyi derecede nota biliyorlar.
Halkın sevdiği tüm notaları!
İktidarı hedefleyen, belediyeleri olan, kazandığı belediyeleri elinde tutmak yenilerini kazanmak isteyen bir siyasi partide tam da lazım olan özelliklerde iki toplumsal değer.
Halkta karşılığı olan iki Atatürkçü.
***
Verdiğim isimler yaşadığı şehirde halkta ve sivil toplum kuruluşlarında karşılığı olan sevilen sayılan “üretken” onlarca kıymetli CHP’li den sadece ikisi!
Evet, Halkta karşılığı olan ancak partisinde ve partisinin belediyesinde yeterince karşılığı olmayan “yetenekleri değerlendirilmeyen” iki Taylan!
Bence, CHP’de yönetimden önce yöntem değişmeli,
Sivil toplum kuruluşlarına ve halka dönük siyaset yapan yeni bir anlayış gelmeli!
En azından partilerinin bulunduğu binada ki sivil toplum kuruluşlarını ziyaret eden, iletişim kurabilen(!)
Bu bile yeni CHP için büyük bir adım sayılabilir!
Neredeyse Cumhuriyetimiz ile yaşıt, içerisinden pek çok siyasetçi ve siyasi parti çıkartan CHP’de yöntem değişmez ve halkın içerisinde olan üretken isimler partisince değerlendirilmez ise,
Kimin genel başkan olacağının CHP’liler hariç toplumun geri kalanında pek bir önemi olamayacak diye düşünüyorum.
Olurda bizim Taylan’lar gibi isimlere partilerinde ve partili belediyelerinde hak ettikleri değer verilirsesiyasette ileriki yıllarda dengeler değişebilir.
Yoksa, 1989 da SHP çatısı altında kazandığı belediyeleri bir sonra ki seçimde kaybettiği gibi, 2024 yerel seçimlerde de mevcut belediyelerin de çoğunu kaybederler!
Belki bu seçimde İzmir’i bile!
Cumhuriyet Halk Partili dostlarıma saygılarımla.