Dün, Cumhuriyet Bayramımızın 95’inci yıldönümüydü. Cumhuriyet kurulduğunda Gazi Mustafa Kemal tüm yetkileri tek elde toplayarak, ülkeyi demir yumrukla tek başına yönetebilirdi.
Ama o bir insan hakları, demokrasi kahramanıydı. İlk defa bir İslam ülkesinde sistemi cumhuriyetle taçlandırmış, demokrasiyi ve muasır medeniyeti hedef göstermişti.Cumhuriyet ilan edildikten bir gün sonra İsmet İnönü’ye, sevgili paşam,Cumhuriyetin ilk başbakanı olarak seni düşünüyorum.Hiç itiraz etme. Seni niye seçtiğimi şimdi anlayacaksın. Büyük devletlerin sefil durumumuza bakarak kısa zamanda pes edeceğimizi düşündüklerini Lozan dönüşü bize sen anlattın. Ben sana şimdi bildiğinden daha acıklı durumu özetleyeceğim diye başlayan mektubunda ;
**
“.Bize geri,borçlu,,hastalıklı bir vatan kaldı.Yoksul bir köylü devletiyiz.Karayollarımız yok denecek kadar az,4 bin KM demiryolu var,denizciliğimiz acınacak durumda.Köylümüz topraklandırılmalı,ihtiyacı olana öküz ve saban verilmeli,.Doğudaki aşiret ,bey,ağa,şeyh düzeni Cumhuriyetle de insanlıkla da bağdaşmaz.Her yerde tefeciler halkı eziyor.Bu durumu düzeltmeli halkı kurtarmalıyız.Doktor sayımız 337,sağlık memuru 434,ebe sayısı 136,3 milyon insanımız trahomlu,salgın hastalıklar insanları kırıyor,bebek ölüm oranları % 60 ı geçiyor,nüfusumuzun yarısı hasta.Kırsal kesimde yaşayan % 80 nüfusun yarısı göçebe,eğitim durumumuz içler acısı çocuklarımızın ancak ¼ ünü okutabiliyoruz.Halkın eğitimi hiç çözülmemiş,oysa cumhuriyetin insan malzemesini hazırlamalı.NAMUS CEPHESİNİ GÜÇLENDİRMELİYİZ,kültür eserleri kaçırılmış,kaçırılmaya devam ediyor.Telefon ,motor,makine yok,kiremiti bile ithal ediyoruz.Elektrik yalnız İstanbul ve İzmir in bazı semtlerinde var.Düşmanın yaktığı köy sayısı 830,yanan bina sayısı 114.408 ,ülkeyi neredeyse yeniden kurmamız gerekiyor.Yunanistan.dan gelecek göçmen sayısı 400 bini geçecek,kültür eserlerimiz kaçırılmış,kaçırılmaya devam ediyor.Bunları bakanlara ve parti yönetim kuruluna da bildir ,genel durumu bilsinler.” Diyor.
**
Atatürk’ün vefat ettiği zaman itibariyle 15 yıl içersinde Türkiye şaha kalkmış, duyunu umumiye tasfiye edilmiş, köylü milletin efendisi olmuş, ekonomik kalkınma başlamış, ciddi fabrikalar kurulmuş ve Türkiye kalkınması ile, demokrasiye geçiş çalışmaları ile mazlum ülkelere, özellikle İslam ülkelerine ilham kaynağı olmuş…
Bugün ise cumhuriyetin kuruluşunda olmadığı kadar devlette yetkiler tek elde toplanmış. Son başbakan Binali Yıldırım güle eğlene cumhuriyetimiz ile özdeş, başbakanlığın yok edilmesine yardımcı olmuş. Başbakanlık makamı artık yok, Kurtuluş savaşını veren Gazi Meclisin yetkileri tırpanlanmış, emperyalist güçler yeniden ayağı kalkmış, saldırıyor. Sayın cumhurbaşkanı Cumhuriyetin kuruluşundun 95 yıl sonra hala ekonomik milli mücadeleden bahsediyor. Memleket geri gitmiş, ciddi dış borçlarımız birikmiş, ödemekte zorluk çekiyoruz. Kısacası bu sürede Atatürk cumhuriyetinin kolu kanadı kırılmış. İşte ilk başbakandan son başbakana kadar geçen sürenin kısa özeti bu.
**
Cumhuriyet, erdemdir, namustur, bağımsızlıktır, özgürlüktür, insanca hakça, başı dik yaşayabilmektir. Cumhuriyet emperyalizme, halkla birlikte direnmenin ve kazanmanın tek adresidir. Cumhuriyet kurtuluştur, hava ve sudur. Kısacası Türk milletinin yaşam biçimidir. Cumhuriyete daha fazla sahip çıkabilmek umuduyla, Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.