Derince Belediyesi’nin Derince Eğitim ve Gelişim Projesi (DEREG) kapsamında organize ettiği konferansların 30. bölümünde Turgay Oğur ve Markar Esayan’ın katılımlarıyla ‘Demokratik Açılım’ konuşuldu
30. konferans düzenlendi
Derince Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde gerçekleşen ‘Demokratik Açılım’ konulu konferansta Turgay Oğur ile Markar Esayan, Derinceli vatandaşlarla buluştu. DEREG kapsamında organize edilen 30. konferansta Genç Siviller Sözcüsü Turgay Oğur ile Taraf Gazetesi Yazarı Markar Esayan söz aldı. Derince Belediye Başkanı Dr. Aziz Alemdar, belediye meclis üyeleri, eğitimciler ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği konferansta ilk söz alan isim Ermeni asıllı Türk yazar ve gazeteci Markar Esayan oldu. Demokratik açılımın tanımıyla konuşmasına başlayan Esayan “Demokratik açılım konusu çok önemli bir konu. Biz maalesef pek çok sorunumuzu uzun yıllar sırtımızda taşıdık ve bunun karşılığında çok büyük bedeller ödedik. İnisiyatifi bir türlü halk olarak elimize alamadığımız için, bu sorunlarda genelde bir şablon kendisini tekrarladı. Biz aslında kendi insanımızı ne anladık ne bildik ne de bunla yüzleştik. Bu bana çok anlaşılmaz geliyor. Bir yanda büyük bedeller ödeniyor ama siz onun hakkında hiçbir şey bilmiyorsunuz. Bu kadar ciddi bir sorun hakkında çok şey bilmiyoruz ama bedel ödemeye devam ediyoruz. Evlatlarımız şehit oluyor büyük maddi kaynaklar harcanıyor. Ortada en az 40 bin ölü var ama biz bu sorunu geçmişte bir türlü tartışamadık” dedi.
Referandumda halk açılıma destek verdi
Hükümetin demokratik açılımının çok önemli bir gelişme olduğunu belirten Markar Esayan, “Hükümetin demokratik açılımı ile birkaç yıldır bir gelişme söz konusu oldu. Taraf gazetesi olarak büyük bir inisiyatifi üzerimize aldık. Bir süredir bu konuşuluyor ve özellikle 12 Eylül referandum döneminde muhalefetin propagandası özellikle açılım üzerine gerçekleşti. Muhalefet bu demokratik açılımın ülkeyi böleceğine yönelik bir kampanya yaptı. Hükümet bazen sağduyulu açıklama yaptı. Referandumda halk yüzde 58 ile aslında açılıma destek verdi. Halk artık bu sorunun kronik hale geldiğini söyledi. Aslında yüzde 58 hükümete ‘korkma artık anneler ağlamasın’ mesajı verdi. Kimsenin kanı dökülmesin kardeş kavgası bitsin mesajı verildi” dedi. Kürt sorununun tarihsel gelişimini de anlatan Esayan, ülkenin batısındaki en zengin il ile doğusundaki en fakir il arasında 2 bin 500 kat gelir farkı olmasının devlet tarafından düzeltilmemesinin yarattığı sıkıntılı ortamın PKK gibi sonuçlar doğurduğunu söyledi. PKK’nın yaptığının terör olduğunu söyleyen Esayan, “tersi içinde aynı olay geçerli” dedi.
Haziran seçimleri kırılma noktası
Ülkemizde 30 yıldır devam eden bir savaş olduğunu söyleyen Esayan, “30 yıldır devam eden bir savaş var ve bu savaş bitmediği sürece yozlaşma devam edecek. Güneydoğu sorununda ekonomi önemli ama bu sorunu sadece ekonomiye bağlamak sorunun üstünü örtmek demek. Burada aslında insanların Kürt kimliğiyle yaşamak, Kürtçeyi aşağılanmadan kullanabilmek, kendi kültürünü, edebiyatını yaşatabilmek adına talepleri var. Bugün bunların talep edilmesi bölücü olarak görülmüyor ve Türkiye’de bugün bu düşüncelere düşmanca bakılmıyor” dedi. Haziran’da yapılacak seçimlerin ülke açısından kırılma noktası olacağını belirten Esayan, “bu seçimde iki şeyi oylayacağız. Birincisi yeni anayasayı oylayacağız, ikincisi ise Kürt meselesinin çözümü konusundaki adımları” dedi. 2011 yılında halen darbe yapan generallerin yazdığı anayasa ile yönetilmenin ayıp olduğunu sözlerine ekleyen Esayan, “Kürt ve Kürtçe bunlar kötü şeyler değil. En büyük sigortamız bir birimizi hoşgörü ve sevgiyle kucaklamamız lazım. Hala birbirimizden korkuyoruz birbirimize karşı maskelerimiz var. Fakat bu yolda Türkiye çok önemli adımlar attı. Türkiye’nin son 8 yılda geldiği noktayı bilelim ben bugün burada konuşuyorsam bu 8 yıl önce hayal edeceğim bir şey değildi” diyerek sözlerini noktaladı.
Sorunu uzman hekime götürdük
Markar Esayan’ın konuşmasının ardından söz alan Turgay Oğur ise ‘Muhteşem Yüzyıl dizisi yerine bizi seçtiğiniz için teşekkür ederiz. Kendimi padişah gibi hissettim’ diyerek sözlerine başladı. Demokratik açılımın genel tanımını yapmak yerine biz kendi dünyamızda nasıl bir demokratik açılım yapabiliriz sorusunu soran Oğur, Kürt sorununu vücudun bir bölgesinin ağrımasına benzeterek ilk başta bu hastalığın ciddiye alınmadığını ve sonrasında işin askere havale edildiğini fakat bunun da bir çözüm yolu olmadığının görüldüğünü belirterek demokratik açılımın bu noktada işi uzman hekime götürmekle eşdeğer olduğunu söyledi. Kürt sorununun tanımında sıkıntılar olduğunu söyleyen Oğur, aslında hepimiz kardeşiz demek ile kardeş olmuyoruz. Çünkü kardeş değiliz dillerimiz, kökenimiz farklı. Kardeşlik hukuku üzerine devlet kuramazsınız” dedi. Et ve tırnak benzetmesinin de sıkıntılı olduğunu söyleyen Oğur, Genç Siviller olarak ‘Kürtler yeterince Türkleşti biraz da biz Kürtleşelim’ adı altında bir çalışma başlattıklarını ve bazı temel Kürtçe kelimeleri öğrendiklerini söyledi.
Alemdar: Hepimiz bir bütünüz
Konuşmaların ardından ise soru cevap bölümüne geçildi. Sorulara yanıt veren Markar Esayan, ‘Ben halklar arasında sorun olduğunu düşünmüyorum. Kürt sorunu açılımında artık geri dönüş olmaz. Kolay değil 200 yıllık mevzu ve binlerce cana mal olmuş bir olay ama yeni anayasa ile birlikte bu sorun çözülecektir. Yeni anayasa profesörlerin hazırlayacağı bir anayasa değil halkın talepleriyle olgunlaşacak bir anayasa olmalıdır” dedi. Konferansta son konuşmayı Derince Belediye Başkanı Dr. Aziz Alemdar yaptı. Başkan Alemdar, “Bugün Başbakanımızın yaptığını Cumhuriyet tarihinde bırakın yapanı aklından geçiren bir başbakan bile gelmedi. Türkiye her zaman konumu itibariyle sancılı bir süreç yaşamıştır ama her geçen gün ülkemiz daha iyiye doğru gidiyor. Bu topraklarda yaşayan hepimiz bir bütünüz. Biz Derince’de yaşayan farklı yerlerden gelen kişileriz ama sonuçta hepimiz Derinceliyiz” diyerek katılımcılara teşekkür etti. Yaklaşık bir buçuk saat süren konferans Derince Belediye Başkanı Dr. Aziz Alemdar’ın Turgay Oğur ve Markar Esayan’a çiçek vermesiyle sona erdi.