Depremin 21 günü, 10 binlerce can kaybımız var.
. Daha yaralıların acısı devam ederken, enkaz kaldırma rantının paylaşım kavgası var. Basından öğrendiğimize göre enkazlardan elde edilmesi beklenen gelir 12 buçuk milyar TL. Bazı illerde il özel idareleri ihale yasasının 21/B maddesi olarak bilinen pazarlık usulü ile yine adrese teslim. İhaleler yapmaya başlamış. Zira bu usulde ilan yapılması zorunlu olmayıp, en az 3 firmanın davet edildiği davet edilenlerden birinin teklif vermesinin yeterli olduğu bir usuldür.
Mevcut atıklara yıkıntı atığı olarak bakmak doğru değildir. Bu atıklar deprem atığıdır. Bu nedenle enkazdan beton ham maddesi, demir, değişik metaller, ahşap, plastik, tekstil, cam ve elektrik elektronik artıkları dışında ziynet eşyaları çıkmaktadır. O nedenle deprem atıklarını yıkıntı atıkları olarak bakmamak gerekir.
Esasen en önemlisi de orada yaşayanları hatıraları ve özel eşyaları bulunmaktadır. Bizde de Japonların deprem sonrası yaptığı gibi enkazdan çıkan özel eşyaların dikkatlice ayrı tutularak sahiplerine verilmesinin sağlanması çok anlamlı olur.
Bu sebeplerden dolayı dünyada eşi benzeri bulunmayan deprem atıkları 28 Şubat tarihinde Adıyaman il özel idaresinin çok aceleye getirdiği yöntem ve şartlarda 2886 no.lu gelir getirici faaliyet olarak görüp ihaleye çıkması etik olmadığı gibi eksik bir işlemdir.
Deprem atıklarının çok özel bir yöntemle detaylı bir şekilde ayrılması, geri kazanımı sağlanmalıdır. Beton kırıkları konusunda üniversitedeki uzmanların da görüşleri alınarak kaliteli çimento dolgu malzemesi olarak kullanılmalıdır. Diğer atıkların da hiçbir şekilde gömülmeyip, ekonomiye kazandırılması gerekir.
Bu geri dönüşümler için elde edecek gelirler o bölge insanlarının geliri olarak düşünülüp, o bölge halkının yararlanacağı konut işyeri ve yatırımlarda kullanılmalıdır. Hiç olmazsa bu kez olaylara rant olarak değil bölgeye nasıl fayda sağlanır düşüncesiyle hareket edilmelidir. 12 – 13 milyar TL kaynak o bölge için önemli bir kaynaktır.