Necdet Güler
Necdet Güler

Doğruyu buldurmak

Ben emekli olmadan önce Türkiye’de genelde çok sakıncalı ama, “doğru bildiğimi söylemekten sakınmayı kendime hakaret sayan” bir memurdum.

1 Kasım 2017 Saat: 20:01
YORUM YAPTavsiye EtYazdır

Bu yazı 740 kez okunmuştur

Doğru söyleyenin dokuz köyden kovulduğu bu ülkede zaman zaman  bunun zararını çektim ama topluma faydam da oldu. İnsanlar bilimsel konularda bile yanlışlarının ortaya konulmasından hoşlanmıyorlar. Hatta bazı durumlarda bunu kendilerine yapılmış hakaret bile sayıyorlar. Yaşadığım bir örneği vereyim; Takriben üç yıl önce bir Orman Fakültesinin, kent ağaçlarının budanması konusunda internette yayımladığı yazıdaki bariz yanlışları bir rapor haline getirip yazarına gönderdim. Bana bilimsellikten uzak, hakaret içeren kelimelerle  öyle bir cevap verdi ki o kelimeleri Üniversite Rektörlüğü kanalıyla kendisine iade etmek zorunda kaldım.

Ama bundan sonra olana bakar mısınız! Benim yanlış dediklerime hiçbir bilimsel baza oturmadan bu kadar çirkin cevap veren, unvan sahibi zat-ı muhterem raporumda belirttiğim on üç yanlışın dokuz kadarını önerdiğim şekilde düzeltti ve internet  ortamındaki eski yayınını kaldırıp  yerine kısmen düzeltilmiş bu yayınını koydu.

Ben durur muyum!  Yazmam gerekeni yazmayıp, kendi kendime hakaret eder miyim!  Yine iadeli-taahhütlü bir dilekçe gönderdim bağlı olduğu dekanlığa, kendisine iletilmek üzere.  Şunu yazdım: “Kendileri, benim ortaya koyduğum ve hakaret içerikli  kelimelerle kabul etmediği, yanlışlardan büyük kısmını düzeltmiş ve internet ortamına bunu koymuştur. Çok teşekkür ederim. Kalan dört  kadar yanlışı da düzeltirse kendilerine mesleğim adına minnettar kalacağım” 

Bu şunu gösteriyor: Tek dayanağı unvan olanlar bilgi karşısında yenik kalıyorlar. Akademik unvan bilgi ile destekli olmalıdır. Böyle olmaz ise benim gibi birisi çıkar, yanlışlarını ortaya döker. Olayın bir başka yönü var. O zat benim sayemde bilmediklerini öğrendi, yani ben o davranışta bulunmasaydım öğrenemeyecekti. O kişinin  bir başka şeyi de hiç unutamayacağına inanıyorum: “Güneş balçıkla sıvanmıyor”.

 

 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

İzmit'in zehirli havası4 Ekim 2023 Saat: 16:19
28 Eylül 2023 Perşembe günü akşamı Kocaeli Ansiklopedisi'nin tanıtımı nedeniyle Kongre Merkezinde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen geceye katıldım.
Bitkileri sinirlendirmeyin20 Mayıs 2023 Saat: 19:08
Ne tuhaf başlık değil mi? Ama gerçek ; arada bir sinirlendikleri oluyor!
Batak14 Şubat 2023 Saat: 21:02
Deprem denilince aklıma İzmit’te iki alan gelir.
Çerkeslerin 101 yıl süren savaşı29 Ocak 2023 Saat: 19:35
Çerkes toplumuyla ilgili bilimsel yayınları okuyup irdeleyince bilmediğim birçok şeyi öğrendim ve çok şaşırdım. Üstelik, onların başlarına gelenleri öğrendikçe içim sızladı.
Yürüyen ağaç !22 Ocak 2023 Saat: 10:42
Bunu da duydum; yürüyen ağaç! Şaka gibi.
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat