Sağlık Bakanlığı’ndan gerekli izinlerin alındığını belirten Yeditepe Üniversitesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Meriç, “Karaciğer ve böbre
Donörden Kıkırdak Nakli artık Türkiye’de de gerçekleştiriliyor
Sağlık Bakanlığı’ndan gerekli izinlerin alındığını belirten Yeditepe Üniversitesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Meriç, “Karaciğer ve böbrek nakillerinde olduğu gibi organlarını bağışlayan donörün kıkırdağı, ihtiyacı olan hastalara nakledilebiliyor” dedi.
Sağlık Bakanlığı’ndan gerekli izinlerin alındığını belirten Yeditepe Üniversitesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Meriç, “Karaciğer ve böbrek nakillerinde olduğu gibi organlarını bağışlayan donörün kıkırdağı, ihtiyacı olan hastalara nakledilebiliyor” dedi.Tedavi edilmediği takdirde eklemlerin bozulmasına neden olan kıkırdak hasarı, diğer organlarda olduğu gibi donörden yapılan nakille tedavi edilebiliyor.Türkiye’de 5 bin kişiyi yakından ilgilendirecek olan tedavinin gerçekleştirilebilmesi adına Sağlık Bakanlığı’ndan gerekli izinler alındı. Tedavinin yüzde 80 oranında başarılı olduğunu söyleyen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Meriç, ‘Donörden Kıkırdak Nakli’ hakkında önemli bilgiler verdi.
Önceki tedavilerde, hastadan aldıkları kıkırdak örneğini laboratuvar ortamında üretip bir zar gibi kıkırdağın hasarlı bölgesine yerleştirildiğini belirten Doç. Dr. Gökhan Meriç, donörden nakille tedavinin tek seansta gerçekleştiğini söyledi.Donörden alınacak canlı kıkırdak dokusunun hasarlı bölgeye yerleştirilmesi esasına dayanan yöntemle ilgili Doç. Dr. Gökhan Meriç, şu bilgileri verdi: “Kıkırdak nakli, donör yani vericiden, hücreler canlılığını korurken kıkırdağın alınıp kıkırdakları, hasarlanan kişilere nakledilmesidir. Bu tedavi özellikle genç hastalarda, kıkırdak hasarının fazla olduğu kişilerde, diğer tedavi yöntemlerinin başarısız olduğu durumlarda uygulanır. Organlarını bağışlayan donörden karaciğer ve böbrek naklini gerçekleştiriyoruz. Sağlık Bakanlığı’ndan bu konuda iznimizi aldık” diye konuştu.
Donörden kıkırdağı aldıktan sonra uygun şartlarda 3 hafta sakladıklarını belirten Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Meriç, ameliyat süreci hakkında şu bilgileri paylaştı: “Hücreleri canlı olarak nakledebilmek bizim için çok önemli. 3 hafta içinde hastalarımızın gerekli testlerini yapıyoruz. Ameliyat 45 dakika ila bir saat arasında sürüyor. Ameliyat sonrası hastanın 2 gün hastanede kalması bizim için yeterli oluyor. Sonrasında ise fizik tedavi uygulanıyor. Hasta 4-6 hafta sonra günlük hayatına tam anlamıyla dönebiliyor. Hastaların nakil sonrasında böbrek ve karaciğer naklinde olduğu gibi bir ilaç kullanmasına gerek olmuyor. Kıkırdak eklem sıvısından besleniyor. Nakil sonrası sporcuların kıkırdak hasarı öncesindeki performanslarına dönüş oranı yaklaşık yüzde 70.”
Yurt dışından kıkırdak getirilerek de nakil işlemi yapılabildiğini ifade eden Doç. Dr. Gökhan Meriç, “Yurtdışından kıkırdak getirilerek yapılan nakiller maliyetinin yanı sıra, kıkırdaklar donmuş olduğu için canlılığını kaybedebiliyor. Bu durum da naklin başarısını düşürebiliyor. Biz Sağlık Bakanlığı izniyle canlı kıkırdak hücreleri tazeyken ve canlılığını kaybetmeden alacağımız için başarı şansımız da çok daha yüksek olacaktır” diye konuştu.
Tedavinin uygulanacağı hasta grubu hakkında da bilgi veren Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Meriç, şu bilgileri verdi: “Özellikle 45 yaş altındaki kıkırdakları hasarlanmış kişilere uyguluyoruz. Yapılan diz ameliyatlarının yüzde 30’unda kıkırdak hasarı görülüyor. Bu hastaların yüzde 15-20’sinde geniş kıkırdak hasarı olabiliyor. Bu kişiler nakil gereken hastalardır bizim için. Bu kişilere kıkırdak nakli uygulayabiliriz. Özellikle genç hastalarda tedavide daha başarılı sonuçlara ulaşılıyor.Düşme ve çarpma sonucu travma yaşamış bir hasta ya da spor yaralanması sonrasında kıkırdak hasarı gelişen, özellikle geniş kıkırdak hasarı olan hastalar da donörden kıkırdak nakli için uygundur. Bunun yanı sıra daha önce tedavi görmüş, ameliyatlar yapılmış ancak başarılı olamamış hastaları da tedavi imkânımız var.”