EMEP’in direnişteki Flormar işçilerinin çocukları için başlattığı dayanışma kampanyasında toplanan kırtasiye malzemeleri işçilere teslim edildi.

Direnişteki Flormar işçilerinin çocukları için yaklaşık iki haftadır dayanışma kampanyası sürdüren Emek Partisi Kocaeli İl Örgütü, toplanılan kırtasiye malzemelerini, Genel Başkan Selma Gürkan’ın katılımıyla işçilere ve çocuklarına teslim etti.

Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Flormar’da Petrol-İş Sendikasında örgütlendikleri için işten atılan ve 122 gündür direnişte olan işçileri Emek Partisi Genel Başkanı Serlma Gürkan, MYK üyesi Tarık erkan, Kocaeli İl Örgütü ve Gebze, Darıca, İzmit, Körfez İlçe Örgütleri ziyaret etti. Okulların açılmasına az bir zaman kala işçilerin okula gidecek çocukları için günlerce fabrikalarda, mahallelerde ve kahvelerde dayanışma çağrısı yaparak kırtasiye malzemeleri toplayan Emek Partisi Kocaeli İl Örgütü, toplanan malzemelerle ayakkabıları 52 çocuğa teslim etti. Yapılan dayanışma karşısında duygusal anlar yaşayan işçiler, katkı sunan herkese teşekkür etti.

‘Çocuklarımızın geleceğini iktidarın politikalarına kurban etmeyeceğiz’

Patronun hukuksuzluğu sürdükçe haklı mücadelenin de devam edeceğini ve direnişe olan desteklerinin de desteğinin süreceğini söyleyen Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, direnişte olan işçiler için dayanışmanın önemini belirtti. Kampanyanın bir yardım kampanyası olmadığının altını çizen Gürkan, dayanışmanın işçilerin birliği ve kardeşliğinin bir kez daha gösterilmesi için yapıldığını ve Flormar direnişinin ülkenin dört bir yanında gündem edilmesi için yürütülen bir çalışma olduğunu ifade etti.

Mevcut eğitim sisteminin çocuklara iyi bir gelecek vadetmediğine ve eğitim sistemindeki sorunların gün geçtikçe arttığına değinen Gürkan, Milli Eğitim Bakanı dahil kabinedeki tüm bakanların özel okul, hastane ve turizm şirketi sahibi olduğuna dikkat çekti.

Böylesi bir kabinenin, işçi ve emekçilerin faydasına bir şey yapmayacağını ifade eden Gürkan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Kabine adeta tekellerin ihtiyaçlarını karşılamak için çalışıyor, ancak ekonomik krizin faturasını işçilere ve emekçilere kesilmeye çalışılıyor, bizim bu politikalara vereceğimiz tek bir cevap var; çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğini bu iktidarın politikalarına kurban etmeyeceğiz. Krizi fırsata çevirmek isteyen, tekellerin çıkarlarını gözeten ve kriz fırsatçılığı yapan politikalara karşı işçi sınıfı olarak ‘Krizin sorumlusu biz değiliz, faturasını da biz ödemeyeceğiz’ diyoruz.”

Flormar işçilerinin direnişinin ülkenin demokrasi mücadelesinin bir parçası olduğuna dikkat çeken Gürkan, işçi hakları güvencede olmadığı sürece, işçi sınıfının sesi siyasette olmadığı sürece demokrasinin de olmayacağına vurgu yaptı. Flormar işçileri ve işçi sınıfının demokratik hakları ve siyasal özgürlüğünü kazanması için öncelikle siyasette söz sahibi olması gerektiğini söyleyen Gürkan, işçilerin devlet katında yöneten olması için hep birlikte mücadele etmesi gerektiğini vurguladı. İşçi sınıfının siyasetini yapan bir siyasi rejim kurulmadan anayasal hakların çiğnenmeye devam edeceğini söyleyen Gürkan, bunun için yürünecek yolun işçilerin mücadelesi ve kararlılığından geçtiğini söyledi. Ayrıca Gürkan, okulların açılması vesilesi ile kamuoyuna Flormar işçilerinin aile ve çocukları ile dayanışma ve mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı.