EMEP, 19 Mayıs dolayısıyla yaptığı açıklamada "Türkiye gençliğine çağrımızdır: Tek adam yönetimine son ver, aydınlık geleceğin için örgütlen… Çünkü geleceğin örgütlü gücündedir" ifadelerine yer verdi.
EMEP'ten 19 Mayıs açıklaması
Açıklamada "Oylarına ve desteklerine talip olduğu gençler için pohpohlayıcı cümleler kuran ama ülkeyi genç nüfus için neredeyse yaşanamaz hale getiren iktidar, bu bir tablonun sorumlusudur. Ülkeyi yöneten iktidar açıkça sermayenin çıkarlarını öncelediğinden emekçi sınıflara mensup gençlik bugün bu kaygılar içindedir. Gençlerin azımsanmayacak bir kısmı başka ülkelerde yaşama hayalleri kurmaktaysa, gençlik intiharları artıyorsa yine bu yüzdendir” denildi.
Genceden yoksun ençler işsiz, güvenden yoksun
Genç işsizliğin arttığı ve çalışabilir nüfusun beşte birinden fazlasının üretim dışında kaldığının belirtildiği açıklamada, "Ne okulda ne işte olan gençlerin sayısı da az değildir. Gençler, ileri yaşlarına kadar aile desteğine muhtaç bırakılmış durumdadır. Bir iş bulabilenlerin ise ağır çalışma koşulları, düşük ücret, uzun çalışma saatleri yüzünden hayatları kararmaktadır. Birçok genç eğitimini aldığı mesleği yapamaz durumdadır. Sayısız genç sosyal güvenceden yoksundur. AKP iktidarlarının en büyük yıkımlarından biri eğitim sisteminde gerçekleşmiştir. Eğitimde özelleştirmenin zirveye çıktığı bu dönemde yoksul ailelerin çocuklarına niteliği düşük eğitim reva görülmüştür. İmam hatiplerin sayısı ise her yerde artırılmıştır. Nihayet emekçi ailelerin çocukları için öngörülen kaderin ne olduğu MESEM’lerin açılmasıyla doğrulanmıştır. Haftada bir ya da iki gün eğitim görülen bu okullar, organize sanayinin çıraklarını, sermayeye lazım olan eğitimli işgücünü hızla sağlamaya yönelik kurumlar olarak inşa edilmiştir. Yani ülkemizde genç yoksulluğu her geçen gün tırmanmaktadır. Bu yetmiyormuş gibi barınma sorunu yaşayan gençler iktidarın desteklediği tarikatların teşvik edilmesiyle açılan yurtlara mahkum edilmiştir. Gençlerin hayatı bir cenderededir. Ve bugün içinde yaşadığımız seçim döneminde gençler yine gerici partilerin hedef tahtası haline geldiler. Z kuşağı diye adlandırılarak gençlerde ortak bir duygu ve fikir birliği olduğunu varsayan toptancılık bu kuşakta harekete geçirilmesi gereken gizemli bir güç olduğunu düşünmektedir. Oysa gençlik yukarıda kısaca özetlediğimiz koşullarda gayet açık ve net olarak yaşamaktadır” değerlendirmeleri yer aldı.
"Gençliğin AKP iktidarını gönderme imkanı var"
"Gençlerin oylarına talip olan en gerici blok olan Cumhur İttifakının partileri ve tek adam Erdoğan, elinden gelse gençlerin hayallerine bile engel olacak. Gençlerin eğlencelerini, yaşam coşkularını, toplumsal ilişkilerini bir kalıba sokmak için ellerinden geleni yapmaktadır" denilen açıklamada, 14 Mayıs seçimlerinde ilk kez sandığa giden milyonlarca gencin AKP’nin 21 yıllık iktidarına son verilmesi için oy kullandığının altı çizildi.
Açıklamda şu ifadelere yer verildi:
"Tek adam rejiminin bütün usulsüzlüklerine, seçim hilelerine, devlet olanaklarını kendi çıkarı için kullanmasına rağmen sandıktan değişim talebinin çıkmasında gençlerin rolü büyüktür. Şimdi ikinci tur seçimlere doğru gidiyoruz. Hiçbir değişim, hiçbir gelişme sadece oy kullanarak olmaz. Ancak ikinci tur seçimlerde gençliğin hayatını 21 yıldır karartan ve iktidarını ne pahasına olursa olsun korumaya çalışan AKP iktidarını gönderme imkanı var. İkinci tur seçimler Türkiye gençliğinin faşizme doğru doludizgin koşan bir iktidara dur demek, baskı ve yasak düzeninin geriletmek için bir imkândır. Ancak seçimi kazanmak her şey demek değildir. Eşitlikçi, bilimsel, laik, anadilinde ve parasız eğitim için gereken gençliğin işçi sınıfı ve emekçilerin demokratik bir Türkiye için verdiği mücadelenin örgütlü bir parçası olmasından geçmektedir."
"Gençlik işçi sınıfıyla kendi yolunı açacaktır"
Açıklama şu ifadelerle son buldu:
“19 Mayıs 1919’da işgale, emperyalizme ve saray rejimine karşı mücadele etmek için Anadolu’ya geçen Kurtuluş Savaşı’nın kurmayları kurulacak yeni Türkiye’de sömürüye son vermenin hayalini kurmuyorlardı. Ama o zaman da sınıfsız, sömürüsüz, savaşsız bir dünya ufkuna sahip gençler vardı. 2023 yılının 19 Mayıs’ında oy kullanmaya hazırlanan gençler arasında sınıfsız, sömürüsüz, savaşsız bir dünya ufkuna sahip olan gençler bugün daha da çoğalmıştır. Baskılara, tarihsel yenilgilere, kuşatmalara rağmen bu ufuk hiçbir zaman karartılamadı. Yenilgilerden çıkarılan derslerle gençlik, işçi sınıfı ile birlikte kendi yolunu açacaktır. Bugün Türkiye gençliğine çağrımızdır: Tek adam yönetimine son ver, aydınlık geleceğin için örgütlen… Çünkü geleceğin örgütlü gücündedir.”