Emek Partisi (EMEP) MYK Üyesi Tarık Erkan ve EMEP üyelerinin de il binasında katıldığı açıklamada konuşan il başkanı Arzu Erkan, parti olarak çevre düşmanı politikaların her zaman karşısında durduklarını aktardı. “Daha yaşanılabilir, çevre dostu politikaları izlemek varken şehrin AKP’li siyasetçileri sermaye ne derse onu yapıyor, vatandaşı görmezden geliyor” diyen Erkan, “Bunlara izin vermeyelim, çevreye ve geleceğimize sahip çıkalım” dedi.

EMEP İl Başkanı Arzu Erkan’ın açıklamasının satır başları şöyle:

“Yıldız Entegre, Kocaeli Körfezi’ne bir neşterin daha vurulması için de kolları sıvamış durumda. Yıldız Entegre’nin Başiskele Yeniköy’de yapmayı planladığı liman projesi geçtiğimiz günlerde bakanlıkça onaylandı. Proje, Kocaeli Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nce bir ay süreliğine askıya çıkarıldı bile!

Yıldız Entegre, tanıtımını yaptığı internet sitesinde, ‘Faaliyet gösterdiği her ülkede ‘doğaya ve insana saygı’ ilkesiyle hareket ettiğini iddia ediyor.  Sitesinde ‘Doğanın estetiğini, yaşadığımız tüm alanlara taşıyoruz’ diye yazan Yıldız Entegre’nin saygısı Kocaeli Körfezi ve doğası ve insanına uğramıyor ne yazık ki…

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bir yandan Mavi Bayraklı plajları ile övünürken, diğer yandan Körfez’deki tüm canlı yaşamının ölmesine müsaade ediyor! Büyükşehir Belediyesi’nin ‘övünç kaynağı’ bu Mavi Bayraklardan sadece 1 tanesi Körfez’de, diğer 4 bayrak Karadeniz Sahili’nde, Kandıra’dadır… ‘Kocaeli Körfezi’nde neden insanlar sadece Karamürsel Altın Kemer Halk Plajı’nda denize girebiliyor’ diye sorsak, bunun cevabını kim, nasıl verecek? Sanayiciler mi? Belediye mi? Valilik mi? Çevre ve Şehircilik Bakanlığı mı? Kim diyecek, ‘Biz Kocaeli Körfezini limanlarla doldurduk, sanayicilere peşkeş çektik, o yüzden denizimize giremiyoruz!’

Yıldız Entegre’nin Körfez’de İGSAŞ fabrikası içinde kendisine ait bir limanı varken, Başiskele’de yeni bir liman daha yapmaya kalkışması da ayrı bir soru işareti oluşturuyor. Sanayi ve limana doymuş bir kent olan Kocaeli’de yeni liman ve sanayi tesisi projelerine bu kentte yaşayanlar, geleceğimiz için karşı çıkmalıyız. Çok değil, daha birkaç sene önce Körfez’de bulunan bazı limanlardan denize akaryakıt sızıntıları yaşanmış ve birçok deniz canlısı telef olmuş, doğamız kirlenmişti. Bunu hatırlamamız bile yeter…

Ölüme davetiye çıkarmayı bırakın!

Şehrimizde; 13 Organize Sanayi Bölgesi, 2 Serbest Bölge, 7 Küçük Sanayi Sitesi, 3 Teknopark ve tamamı sanayi tesisleri tarafından kullanılan 35 liman var. Bir limanın daha kurulması, şehrin daha da yaşanılamaz hale gelmesi demektir. Kocaeli yeteri kadar sanayiye doymuş, bundan sonrası ölümlere davetiye çıkarmaktan başka bir şey olmayacaktır…

Halıdere halkına kulak verin!

Şehrimiz bu yeni liman tartışması ile kalsa iyi! Bir de Halıdere mevzumuz var! Gölcük’ün güzelim Halıdere beldesinde bulunan ve 13 yıldır vatandaşların tepkisiyle karşılaşan Taş Ocağı, ormana ve çevreye zarar vermeye devam ediyor. Daha önce durdurulan ocak, şimdi yeniden açılmak isteniyor. Halıdereliler, firmanın kapasite artışı ve yıkama tesisi kurulması projesi için bakanlığa sunduğu CED sürecinin başlaması nedeniyle bir araya gelerek günlerdir eylem yapıyor.

‘Köyümüze cellat istemiyoruz’ diyen Halıdereliler çok haklı. ‘Her taraf beton oldu’ diyenler, ormanları da katledenler aynı zamanda, denizi de dolduranlar… Ne olacak Kocaeli’nin bu hali? Çevreyi katletmekten, doğamızı daha yaşanılmaz hale getirmekten ne zaman vazgeçeceksiniz?

Emek Partisi olarak, çevre düşmanı politikaların her zaman karşısında durduk. Dubai Port’ta da, Çöp Yakma Tesisi’nde de, Dilovası’nın saymakla bitmeyecek çevre kirliliğinde de… Daha yaşanılabilir, çevre dostu politikaları izlemek varken şehrin AKP’li siyasetçileri sermaye ne derse onu yapıyor, vatandaşı görmezden geliyor. Bunlara izin vermeyelim, çevreye ve geleceğimize sahip çıkalım.