Bu yıl 3’üncü kez sinemaseverlerle buluşan Esenler Film Günleri, Atalay Taşdiken ve Faruk Güven’in gerçekleştirdiği Yapım Atölyeleri ile başladı. Film günlerinin ilk günü, Onur Ödülleri ve Suzan Kardeş konserinin yer alacağı Açılış Töreni ile devam edecek.

İSTANBUL (İGFA) - İstanbul'un Esenler Belediyesi tarafından bu yıl 11-15 Kasım tarihleri arasında düzenlenen 3.Esenler Film Günleri, Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Yeşilçam Sinema Salonu’nda gerçekleşen Yapım Atölyeleri ile başladı. Yapımcı, yönetmen ve senarist Atalay Taşdiken ile TRT Sinema Müdürü Faruk Güven’in katılımıyla gerçekleşen atölyelerde geleceğin yapımcı ve yönetmenlerine film endüstrisine ilişkin önemli ipuçları verildi.

Senaryo aşamasındaki projelerin üretimine yardımcı olmak ve bu projelere destekle kısa film türüne katkı sağlamak için bu yıl film günleri kapsamına alınan “Esenler Kısa Film Yapım Desteği”nde finale kalan proje sahiplerinin yanı sıra genç sinemacıların yoğun ilgisiyle gerçekleşen Yapım Atölyeleri’nde sektör profesyonelleri bilgi ve tecrübelerini paylaştı.

Film günlerinde gösterimi yapılan “Mommo: Kız Kardeşim” ile 59. Berlin Film Festivali’nin “Generation” bölümüne seçilen ilk ve aynı yıl gerçekleştirilen Asya Pasific Screen Awards (Asya Oscarları)’da ilk 5’e seçilen tek Türk filmine imza atan yapımcı, yönetmen ve senarist Atalay Taşdiken, Yapım Atölyesi’nde jüri karşısında filmlerini tanıtacak olan genç yönetmenlere tavsiyelerde bulundu. Senaryodan oyuncu seçimlerine dek tüyolar veren Taşdiken, “İyi sinemacılar iyi kısa filmlerden çıkıyor. Ancak kısa film, kavramsal olarak uzun metraj filmin bir basamağı değildir.” dedi. Taşdiken ayrıca “Bir cümle ile kendini anlatmayan proje, iyi bir proje değildir. Hâlihazırda bir cümleniz yoksa bile onu uydurun ve jürinin karşısına öyle çıkın.” ifadelerini kullandı.

TRT Sinema Müdürü Faruk Güven ise sinema endüstrisinde uzun yıllara varan deneyimlerinden bahsettiği Yapım Atölyesi’nde “Her an her yerde iyi bir yapımcıyla ya da iyi bir fon yöneticisi ile karşılaşıp projenizi anlatmak durumunda kalabilirsiniz. Bir asansöre bindiğinizde yukarı çıkana kadar en azından bir cümle ile ana karakterin ve amacının ne olduğunu özetleyen bir giriş söylemeniz gerekiyor.” diye konuştu. Kısa filmlerde de senaryonun önemli olduğunu söyleyen Güven, Türk sinemasının uluslararası düzeyde temsil edilebilir olmasını önemsediklerini belirtti.