Kılıçların sergilediği bir sanat olan eskrimin spor ve bilimle ilişkisini Kocaeli Üniversitesi masaya yatırdı.
Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu bu bilimsel toplantı için üçüncü kez eskrim ailesine kapılarını açtı. Farklı konulardaki araştırmalar katılımcıların dikkatlerine sunuldu.
Sempozyum çok ortaklı idi. Eskrim Federasyonunu bizzat başkan temsil etti. Kocaeli Eskrim Kulübü organizasyonda destek verdi. BESYO EN’leri içinde yer alan Muzaffer Çintimar (Kocaeli Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü), Nevzat İspirli (Kocaeli İl Milli Eğitim Müdürü), Murat Aydın (Kocaeli Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu Başkanı), Rafet Kırgız (TFF eski Yönetim Kurulu Üyesi, KASKF eski Başkanı, İşadamı) ve Prof. Dr. Dilek Ural (Kocaeli Üniversitesi, Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı) topluma verdikleri hizmetlerden dolayı podyumda yer aldılar. Plaketleri canlı çiçeklerle birlikte geleceğin en’ler adayları tarafından takdim edildi.
Şimdi işin bilim tarafına geçelim: En ilginç bulunan çalışma, ülkemizde düzenlenen Akdeniz Oyunları esnasında eskrim müsabakalarına katılan sporcularla yapılan araştırma idi. Bu maçlara katılanlar arasında ancak 38 sporcudan dönüş alınabilmiş. Burada çıkan sonuçlara göre eskrim sporunu yapan sporcu sayısı % 0.05 civarında. Bu durum eskrimin daha hızlı biçimde sporcu sayısını arttırmaya başlaması konusunda temel uyarılarda bulunuyor denilebilir. Bu çalışmayı Mersin Üniversitesinden M. Ali Mordoğan sundu.
Eskrimin sporcuların fiziksel gelişimlerine etkisi var mıdır sorusuna Dr. Sefa Lök ve arkadaşları yanıt vermeye çalıştılar. Kocaeli Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Antrenörlük Bölümü Eskrim Uzmanlık öğrencisi olan Kübra Özer ivmelenme, adım frekansı ve bunların tuş sayısı ile olan ilişkisini bize anlattı. Kocaeli Bölge Tiyatrosun Genel Sanat Yönetmeni Burhan Akçin, spor ve sanat ilişkisinde eskrimin yerini iyi örnekler vererek açıkladı. Biliyorsunuz, sahne sanatları alanında eğitim alan hemen her kişi mutlaka eskrim dersi almayı istemektedir.
Bu konuyu yazarken sempozyumun son oturum konuşmacısı Prof. Dr. Şimşek Cankur (Uludağ Üniversitesi, Tıp fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Başkanı, eski eskrim sporcusu) o kadar ilginç örnekler verdi ki katılımcılar hayretler içerisinde kaldılar. Kimler eskrim yapmıyor ki? Çok merak edeniniz olursa sempozyum cd’si tamamlandıktan sonra bir kopyasını gönderebiliriz.
Can Aydın İstanbul’dan motosikleti ile sempozyuma katıldı. Motorcuyuz ya, reklam yapmalıyım diye düşünüyorum. Elit eskrimcilerde istatistiğin önemi ve uygulama örneklerini bizlerle paylaştı. Bir köşeye de kendi kamerasını kurdu. Tüm oturumları kayıt altına aldı. Yusuf Barsbuğa eskrim sporu yapan sporcu ailelerinin psikolojik kazanımlarını aktardı. Eskrimde kulüpleşme konusunda Murat Uzar ve Ahmet Erim’in konuşmacı olduğu oturumu Dr. Levent Atalı yönetti. Her iki konuşmacı, iletişim, kulüp yapılanması ve federasyon ilişkilerinden söz ettiler.
Final diyebileceğimiz konuşmayı ise Türkiye Eskrim Federasyonu Başkanı Müminhan Bilgin yaptı. Konuşmasının özetini sanıyorum bir televizyon konuşmasında da tekrarladı gibi. sporumuz. com’da okuduklarım anlattıkları ile benzerlikler taşıyordu. Onun verdiği rakamlarda eğer müsabaka yapılamazsa Türk Eskriminin gelişmesi neredeyse hayal gibi… Katıldığımız maç sayısının azlığından söz eden başkan soruları gayet samimi biçimde cevapladı. Ama eskrim için çok ciddi ve hızlı fakat efektif bir tempoyu yakalamak gerekiyor. Başkanın konuşmalarından çıkardığım dersin özeti bu…
Son olarak şunu ilave etmeliyim: Sempozyum öncesi Okullararası Türkiye Şampiyonası Kocaeli’nde (İzmit) yapılmıştı. Sempozyumla birlikte başlayan eskrim 1. Kademe antrenör kursu devam ediyor. Şimdi ise yine aynı yerde yıldız eskrimciler mücadele veriyorlar. Hepsi bir arada oldu. Umarız bu faaliyetler eskrim için yeni ufukların yeşermesini sağlar…