Ülkemizde, ülke ekonomisinin %50'sini nüfusun %20'lik grubu elinde tutarken,diğer %50'lik bölümünü,nüfusun %80'i tutuyor.
Tabi bu %80'lik grup'ta kendi içinde ayrılıyor. Duruma bakınca tablo hiç iç açıcı değil.Her geçen gün makas giderek açılıyor. Bu %20lik kısım elinde büyük fabrikaları,AVM'leri,
Hastahaneleri,Kara ve Deniz filoları ile buna eklenen iktidardaki siyasi oluşumdur.Diğer %80'lik grup ise Esnaf,işçi,köylü,emekli,memur,
öğrenci,işsiz,serbest meslek erbabı,vb.%20lik grup kazandığı paraları hiçbir zaman %80'lik grubun içindekilere aktarmaz.Herzaman hayatı lüks içinde olduğu için pahalı ürünlere harcama yapar.Oysa %80'lik grup %20'lik gruba çalışır,onun ürettiği mallara borçlanır ve gelirlerinin çoğunu ona aktarır.Geri kalan gelirini ise yaşamını devam ettire bilmek için esnafa vb.harcar. Eğer bu durum ileride düzelmez ise,çok ciddi tramvalara, gizli ve dolaylı kölelik düzenine dönüşecektir. Şuan'ki hükümet'e bu düzeni değiştirmesini önermiyorum,çünkü bu düzeni yaratan kendisi.Şayet bu hükümet gittiğinde yapılacak en doğru iş, yasalarla üst gelir ve alt gelir'de harcama alışkanlıklarını düzenlemek,vergi adaletini sağlamak olmalıdır.
Yine Ülkenin topluca ayağa kalkması için en önemli unsur eğitim'de eşitliktir. Halkın her bireyi eğitimde ve eğitim materyallerinde esit olanaklara sahip olmalıdır.Bu olanaklar'dan ilki
ulaşım olanağıdır,hiç bir ilk öğretim öğrencisi
taşıma sistemiyle okullara gitmemelidir.O küçücük çocuklar okula yetişmek için sabahın;05'inde uykusunu almadan kaldırılamaz! Her köyde okul olması şarttır.Oraya ögretmen atanmalıdır. Bu eğitimde bir alt yapıdır. Hükümet saçma sapan yerlere kaynak ayırmayı bırakıp, buna kaynak ayırması kaçınılmazdır. Her öğrencinin ders çalışabileceği bir ortam oluşturulmalıdır.
Her eve sadece eğitim ile alakalı kullanabileceği internet ve Bilgisayar sağlanmalıdır. Gezici eğitim araçları oluşturularak,ilçe ilçe,köy köy gezilerek,aileler bilinçlendirilmelidir.Ailelerin ikinci öğretmen olmaları sağlanmalıdır. İnanın bu masraflar, hükümetin,suriye politikası ve yandaşlarını zengin etme politikası yanın da %10'luk bir harcamayı geçmez.
Diğer bir unsur, işsizliğe çare bulmaktır.Tabi bu işsizlik nitelikli kişiler oluşturarak bitirilmelidir.Hükümetin, ekonomi büyürken,
yeterince istihdam yaratmaması,yeni bir ekonomik kriz yaratmıştır.Mevcut iktidar ülkeye sıcak para girerken,kendi cebini doldurmaya çalışacağına yeni teknolojik iş imkanları oluşturmaya çalışsaydı, şuanda ülkemizde teknoloji atağı oluşmuş olurdu.Buda ülkeye ihracat geliri olarak döner di.Kaldiki telefonlara, bilgisayarlara ve teknolojik ürünlere astronomik rakamlar ödemek zorunda kalmazdık.
Sonuç olarak; Ülke de ekonomik dönüşümü ve sektörler'de üretkenlik artışı sağlamak gerekiyor.Buda hükümetin harcamalarını yaparken zayıf kesimleri her alanda desteklemesiyle oluşur. Tabi bunlar bu iktidar gitmeden yapılmaz.