Rana Sinem Siklon
Rana Sinem Siklon

İktidar yeni oyununu sahneliyor!

Siyaset gündemi alışılmışın dışında bir tempoyla ısınmaya devam ediyor. Bunu sadece dikkatli bakıp görebilen gözler yorumlayabilecek.

8 Eylül 2022 Saat: 12:16

Siyaset gündemi alışılmışın dışında bir tempoyla ısınmaya devam ediyor. Bunu sadece dikkatli bakıp görebilen gözler yorumlayabilecek. 

Neler oluyor?

Altılı masa adayını açıklamayınca iş iktidar için krize girmeye başladı. Aday belli olsaydı iktidar hazırladığı senaryoları ve enstrümanları kullanmaya başlayacaktı. Ama aday açıklanmadığı için opsiyonel olarak açıklanma ihtimali olan farklı adaylar için farklı senaryoların tamamını sahaya sürmeye başladı. Çünkü işi şansa bırakamayacak kadar durum sıkışmış, vakit azalmış durumda. Açıkçası altılı masa adayını açıklamayarak iktidarın işini güçleştiriyor, iktidar kanadı oyun kuramıyor, oyun kurmakta güçlük çekiyor. Oyun kurarken aynı anda farklı senaryoları farklı aktörlere göre uygulayıp tepkileri ölçerek ona göre bir strateji belirleyebilmek için çok daha fazla efor harcaması gerekiyor.

Peki, bu oyunlar neler? İktidar hangi hamleleri yapıyor, hangi sonuçları alıyor? Eş zamanlı olarak kurgulamaya çalıştığı ve muhalefeti daha sahaya inmeden sıkıştırıp alan savunması yapmak zorunda bıraktığı senaryo ne?

İktidarın temel taktiği kim aday olursa olsun muhalefeti bölecek hamleler yapmak. İktidarın en büyük stratejisini bu köşeyi yazmaya başladığımdan beri yazıyorum. İktidar partisi lideri stratejisini  kendisi dışında oyunda sadece CHP zihniyeti olsun, halka onları gösterip kendisini alternatifsiz olarak sunsun ve “ehven-i şer olarak CHP geleceğine biz gene bu adama seçelim yine başımızda bu adam olsun”  cümlesi üzerine kurgulamıştı.

Ne oldu?

Kemal Kılıçdaroğlu altılı masayı kurmayı başardığı için iktidar partisine bir alternatif adres oluştu. Rakipsiz bir şekilde tüm seçimleri kazanan, CHP dışında hiçbir rakibe yaşama şansı vermeyen, Numan Kurtulmuş’un partisini kapattıran, Süleyman Soylu’yu  transfer eden iktidar partisinin temel taktiği kendisi dışında bir alternatifin oluşmaması, muhafazakar sokakta ayaklarının üzerine kalkabilecek bir lider olmaması üzerine kurulmuştu.

Artık karşısına bir rakip çıkınca pratik olarak tersinden düşünüyor ve “biz buna engel olamadıysak bizim bunları bölüp parçalamamız gerekiyor” diyor. Bölüp parçalayabilmek için seçim sistemini değiştirdi. İktidar,  ittifakların hiçbir işe yaramayacağı, ittifak yapmanın hiçbir karşılığı olmadığı, küçük partiler için yazıyorum ancak ve ancak bir partinin listesinden toplu halde seçime girerse karşılığını alabileceği bir yasa geçirdi. İktidar partisi ülkenin tüm sermayesini, anayasayı, yasaları Millet İttifakı’nı dağıtabilmek için kullanıyor.

İktidar sonuç alabiliyor mu?

Hayır! Sonuç alamıyor. Millet İttifakı, iktidar partisi liderini çok iyi tanıdığı için adaylarını bile açıklamıyor. İktidar partisi masayı dağıtamadı. O zaman ne yapacaklar? İşte, o durumda başkanlık sisteminin cilveleri devreye giriyor.

Bizler tüm siyasi geleneğimizi, tecrübelerimizi, kazanımlarımızı ve öngörülerimizi parlamenter sistemden çıkardığımız için iktidar partisinin kurguladığı bu oyunu üç boyutlu olarak göremeyebiliriz. Çünkü başkanlık sistemlerinde parlamenter sistem gibi parti aidiyeti o kadar çok önemli değil. Bireysel özellikler, yetiler, kişilik özellikleri, liderlerin karizmaları, konuşma kabiliyetleri, rakamlara, tarihe, literatüre hakimiyetleri ön plana çıkabilir. İşte, iktidar partisi bunu çok iyi bildiği için önce bazı partiler kurdurdu, Millet İttifakı’na gölge bir ittifak inşa etti. Şu anda sahada gezen, maddi olarak aslında o partileri finanse etme ihtimali olmayan ve doğrudan ve dolaylı medyada çok ciddi enstrümanlar kullanabilen bu aktörler iktidar partisinin kurdurup sahaya sürdüğü aktörler.

Bu Yeterli mi?

Tabii ki yeterli değil! Parlamenter sistemde olsaydık bu kısmen yeterli olabilirdi. Şu anda iktidar partisi çift taraflı oyun oynuyor. İlk oyun, Gürsel Tekin olayı. Gürsel Tekin tıpkı Hakan Fidan’ın söylediği  “Suriye sınırının ötesine üç beş kişi geçiririz, Türkiye’ye üç beş füze attırırız al sana savaş sebebi” taktiği ile muhalefetten bir hamle gelmeyince, HDP konusunda iktidar partisinin kullanabileceği kareleri, fotoğrafları, cümleleri vermeyince o taraftan dört tane füze attırdı ve ülkeyi karıştırdı.  Bugünlerde  tüm Türkiye şunu konuşuyor; “HDP’nin boyunduruğu altında Millet İttifakı var, siz bunlara destek verirseniz, aslında PKK’ya destek vermiş olacaksınız”. Harika bir senaryo.

Bunun seçmen üzerinde etkisi var mı?

Var! Hem de çok güçlü bir şekilde var. Neden var? Çünkü aslında Millet İttifakı ile Cumhur İttifakı’nın oy oranları aşağı yukarı birbirine eşit. Millet İttifakı hâlâ Cumhur İttifakı’nın çok açık bir şekilde önüne geçemedi. Millet İttifakı’nın Cumhur İttifakı’na anketlerde attığı fark, HDP’li seçmenin ortaya koyduğu performansla anketlere yansıyan farktır.

İktidar partisi bunu gördüğü için oraya bu şüphe zehrini salıyor ve seçmenin Millet İttifakı’na destek vermemesini, Millet İttifakı’na oy vermekten vazgeçirmeye çalışıyor. Millet İttifakını tepeden çatırdatamayınca tabanda bölmeye ve çatırdatmaya çalışıyor.

Altılı Masa Ne Yapmalı?

Muhalefetin anlaması gereken gerçek şu: Türkiye’nin kazanması gereken bir seçim var. Altılı masanın karşısında milliyetçi muhafazakar Türk İslam sentezi denilen bir blok oluşmuş durumda. Altılı masa kendilerini bir araya getiren şey ne ise bunu halka açıklaması gerekiyor. Hiç kimse altılı masaya “Beş benzemez altı benzemez” dememeli. Altılı masa “biz ideolojiler üzerinden değil  değerler üzerinden bir araya geldik, hak, hukuk, adalet, demokrasi, özgürlükler ve bir refah toplumu oluşturmak için bir araya geldik. Kazanılan paraların tepeden tırnağa halka eşit bir şekilde dağıtıldığı ve yukarıdaki elitlerin arasında paylaşılmadığı bir hükümet oluşturmak için bir araya geldik” diyerek değerler üzerinden kurdukları birlikteliği halka açıklamaları gerekiyor.

Bir Başka Önemli Nokta …

Görüyorum ki, altılı masadaki partiler arasında bu aday olursa ne olur, CHP kime kalır, İYİ Parti kime kalır, bundan sonra bizim karşımıza kim rakip çıkar, biz bunu aday yaparsak partimizle rekabet dahilinde iyi bir aktör mü doğurmuş oluruz, bizim geleceğimizi ne bekliyor, ……. Vs bir yığın soru soruluyor.

Bu soruların hiçbir önemi yok! Eğer, 2023 Haziranındaki seçimi kazanamazlarsa ismi Silivri’den Marmara’ya dönüştürülen o hapishanede birçok taraftarı ve üyesiyle ifade verip orada ömür tüketmeye başlayacaklar. Ülkede demokrasi bir daha kurulamayacak şekilde kurumlar yerle bir edilmiş olacak. Bunları konuşmanın hiçbir anlamı yok, bu hesapları yapmanın hiçbir karşılığı yok! Konsantre olmaları gereken tek bir şey var; seçimi kazanıp bu devri bitirmek. Bu devri bitirdikten sonra yapılacakları daha sonra tekrar konuşabilirler. Partilerinin veya liderlerinin çıkarı, liderlerinin konumu vs. Seçmenler bunlarla kaybedilecek vaktin olmadığını altılı masadaki partilere gösteremedi ama iktidar partisi gösteriyor. Aktörlerini sahaya sürüyor, oyununu alan daraltarak altılı masanın etrafını bir örümcek ağı gibi sarıyor, altılı masanın nefes alamayacağı kadar üstüne yük bindireceği bir seçim süreci altılı masayı ve Türkiye’yi bekliyor. Herkesin çok iyi çalışıp işi riske bırakmayacak şekilde karşı oyun planları yaparak bu oyunları bozabilecek hamleler yapması gerekiyor. İktidar partisinin bu kadar senaryo yazmasının tek bir nedeni var; Elindeki gerçek enstrümanlarla seçimi kazanamıyor. İktidar partisi sanal bir dünyada, insanların kendisini gerçeklikten kopardığı bir dünyada bir seçim kazanma ihtimali var, onun için insanları oraya taşımak istiyor. Bu oyunu görebilen muhalif liderler karşı atakla iktidar partisinin tüm hamlelerini hâlâ boşa çıkartabilirler. Bunun yolu da çok güçlü, seçilme ihtimali oldukça yüksek olan bir ortak aday belirlemekten geçiyor.

 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

“Dostum Trump kazandı”6 Kasım 2024 Saat: 22:42
Anketlerin en zor sonuç aldığı seçim Amerika’daki başkanlık seçimleridir.
Yurt içinde ve dış temsilciliklerde dosta güven düşmana korku salarak kutluyoruz nasıl28 Ekim 2024 Saat: 22:08
Her milli bayramda O’nun boy boy posterleri binalara asılır, bazı posterleri sanki asıldığı yerden bizi gerçekten izliyormuş gibi durur.
Oportünist misiniz yoksa okazyonist misiniz?6 Ekim 2024 Saat: 22:56
Şu yoğunluğumun arasında bu yazıyı yazmazdım belki.
Bakalım CHP bu sınavdan nasıl geçecek?7 Eylül 2024 Saat: 23:25
Uzun bir aradan sonra merhabalar,
Bir şampiyona hikayesi3 Temmuz 2024 Saat: 23:38
Merhabalar,
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat