Aslında bu yazının başlığı şöyle olmalıydı ; "İnsanların okuma alışkanlığının yerlerde süründüğü Türkiye'de birisi neden kitap yazar?"
Para kazanmak için mi? Böyle bir ülkede kitap yazarak para kazanmanın şartları var; Öncelikle, okuma alışkanlığını edinebilmiş sayıca az topluluk tarafından çok tanınmış kişi olman gerekiyor. Tanınmış olmak ya kalemini etkin kullanmanla ya da halkın ilgisini çeken bir olayın kahramanı olmanla mümkün oluyor.
Yazdığı kitap sayesinde para kazanması mümkün değilse..İşte bunun örneği benim. Bir kitap yazdım, adı "Kentleşmenin Biyolojik Faturası" Ancak 500 adet bastırabildim. Param buna yetti. Arka kapağında fiyatı yazılı olmayan kitabımı vereceğim kişi ve kuruluşlar için bir liste yaptım. Çünkü kitabımın okumayacakların eline geçmesini istemiyorum.
Kitap kentte yaşayan insanları önemli yaşamsal konularda uyarıyor. Çünkü;
"Kent ortamı insan için biyolojik açıdan uygun değildir. Kentte hava, su, toprak kirlidir, elektromanyetik kirlilik ile ses kirliliği ve yapay oluşumlar insanları doğal yaşamın çok uzağına götürür ve insanların biyolojik yaşamı bundan çok olumsuz etkilenir. Bu durum herhangi bir kırsal yerin kentleşme sürecine girmesi halinde orada yaşayanların ödemesi gereken biyolojik faturadır. Kentleşme yoğunlaştıkça bu fatura büyür. Fakat kentte yaşayanlar bunun farkında değildir."
Bu kitap, kentte yaşayanlar bunun farkına varsın, gerekli olan kişisel ve toplumsal tedbirleri alsın diye yazılmıştır.
Para kazanmak konu değilse, bir emekli memur olarak bütçemi sarsan para harcayarak bu kitabı neden yazmış ve bastırmış olabilirim? İki nedeni var: İnsanlara faydalı olmak ve dünyadan göç etmemden yıllar sonrasında bile bu kitabı eline alanların ismimi görüp beni anması. Bir kişi tarafından olsa da yazdığı bir kitap nedeniyle anılmaktan daha büyük bir kazanç var mı?