Hani ilkokullarda çocuklarımıza değerler eğitimi derslerinin verilmesinin önemine vurgu yapıyoruz ya!
Aynı değerler eğitimi dersleri ehliyet kurslarında da verilmeli!
Neden mi?
Buyurun okuyun…
***
- Bizim iş yerimiz çarşı merkezde işlek bir sokak arasında, malum şehir içinde de hatırı sayılır bir otopark sorunu var!
Kendi araçlarımız da otopark sıkıntısı çektiği halde iş yerimizin önünde park halinde duran araçların önüne-arkasına kim park ederse etsin izin veririz!
Yeter ki aradığımız zaman şoförüne ulaşabilelim!
Bunun da tek nedeni sadece iyi niyetli ve yardımsever oluşumuz değil!
İzin vermesek kaç yazar!
Arabasını bırakan çekip gidiyor!
Artık 2 saat sonra mı gelir alır 3 saat sonra mı Allah bilir!
Öyle bir zamana geldik ki, değişik değişik,tip tip insanlar!
Bırak konuşmayı bazısının yüzüne bakmaya çekinirsin!
Eskiden sokağa girip çıkanı en azından simaen tanırdık, sığınmacılar da sosyal hayatımızın bir parçası olduktan sonra, artıkkim kimdir, inanın hiç belli değil!
***
Biz içeride çalışırken teknik servis arabalarımızın önüne konu komşunun arabası konulmuşsa zaten tanıdığımız bildiğimiz arabalar olduğu için sorun olmuyor, nihayetinde komşuyuz, hemen sahibinden anahtarını alıp esnaf arkadaşlarla yardımlaşarak birbirimize yol veriyoruz.
Mesele tanımadığımız biri bırakıp gitmişse oluyor, işte o zaman acil işimiz varsa! Yandık!
İnanın bazen beş yüz bin liralık, 1.000.000 liralık araba sahipleri bile 10 lira otopark parası vermemek için park halinde ki 2-3 arabanın çıkışını birden engelleyecek şekilde bırakıp ortadan kayboluyor!
Ara ki bulasın!
Bizde öyle kötülük yapmayı seven insanlar değiliz arayıp çektirmeye de kıyamıyoruz, sahibini bulalım diye kıvranıp duruyoruz.
Oldu da biri mecbur kaldı arabasını çıkartabilmek için trafiği aradı ve araba çekildi!
Gelip de ben yanlış yere park ettiğim, insanları mağdur ettiğim için arabam çekildi demiyor!
Basıyor yaygarayı!
Hele sahibi bayansa ayıkla pirincin… Neyse!
***
A be insan evladı kardeşim arabanı bırakıp madem çekip gidiyorsun insanlık namına bari içeriden direksiyonun önüne bir kağıda telefonunu yaz, ya da orada ki bir esnafa bilgi ver, acil bir durum olunca seni bulabilsinler…
Değil mi!
Değil elbette, bu durum hem kolay hem de çok insani olduğu için herkese yakışmıyor!
***
Sadece bir telefon numarası bırakma nezaketi de değil!
Misal bir dönemeçte ya da sıkışan bir trafikte dönmek için uygun boşluğu bekleyen veya tali yoldan anayola çıkmak için uygun boşluğu kollayan araçlara iyice hızlanarak üzerine sürerek işi zorlaştırmak yerine, ayağımızı azık gazdan çekerek bir ES vererek müsaade etsek…
Yaşamı kolaylaştırsak, yarın bu insanlık bize de lazım olduğunda bulabilsek!
Biraz insan olmanın gerekleri üzerinde dursak!
Sırf bu yüzdendir ki akşam ana haberleri izleyemiyorum, bir yol verme yüzünden bile kaç kişi birbirini öldürüyor ve ya öldüresiye dövüyor!
Galiba bazı insanlar iş yerinde ve ya aile hayatında içinde bastırdığı bütün öfkeyi direksiyon başına geçince kusuyor!
Biz de tüm bunlara rağmen her fırsatta insanca yaşamak için gerekli insani erdemler üzerinde durmalıyız.
Minibüste ayakta duruyorsak yeni binenler olunca odun gibi dikilmemeliyiz yolun ortasına, ya kenara çekilerek ve ya arkaya doğru giderek yeni binen insanlara yol vermemizin gerektiğini birileri uyarmadan yapabilmeliyiz.
Tabi tüm bunları çocuklarımıza da öğretmeliyiz!
Hayatı kolaylaştıran, daha yaşanabilir kılan bu küçük erdemlerin İslam’ın şartlarından değilse bile İnsanlığın şartlarından olduğunu bilmeliyiz.
Selam ve dua ile.