Ülkemiz her gün yeni bir olayla yâda musibetlerle uyanmaya alıştı…
Arada bir soruyorum kendime; ‘sıra bize de gelecek mi?’ diye…
Birileri birilerinin kaderiyle rahatlıkla oynadığı bir toplumda korkmamak elde değil…
Hırs, koltuk, arzular yani diğer adıyla kapitalizm denilen olaymış meğer gördüklerimiz…
Gelelim spor camiamıza…
Neden bu ülkede yâda ilimizde spor gelişmiyor diye eleştiririz lakin neden gelişsin?
Bir sebebimi var acaba sporun gelişmesi için…
İşte sporun gelişmemesinin en önemli nedeni; sporun gelişmesi için bir sebebin olmamasıdır…
2020’yi alamadık, 2017’yi Kocaeli kaybetti derken elimizden bir bir gidiyor fırsatlar…
Peki, yetkililer ne diyor bu duruma?
Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü bir şey söyleyemiyor çünkü ne söyleyeceğini bilmiyor…
Sadece bununla alakalı fikir beyan eden, olması gerekenleri aktaran Üniversitemiz dışında bir kurum ve kuruluşu görememek son derece elzem bir durum teşkil ediyor…
Prof Dr. Yavuz Taşkıran hocamız dışında kimse olması gerekenleri aktaramıyor…
Zamanında Muzaffer Çintimar’a anlattım; spor hukuku çalışması yapın, dernekler kanunu değiştirin, vizyonlu ve misyonlu kişilerle yürüyün, diye…
Ama sevgili Çintimar klasik bürokrat cevabını hemen sarf etti; ‘eee bunları Bakanlığa mail at incelesinler’ dedi.
Sanki İl Müdürü Benim…
Şimdi beni iyi dinleyin sevgili okurlarım hayati konuları sizlerle paylaşacağım…
Kentimize yapılacak stat adeta cazibe merkezi olmalı!
Eğitimde spor yapılanması gözden geçirilmeli!
Kulüpler dernek statüsünden kaldırılmalı!
Federasyonlar özerkleştirilmeli tıpkı futbolda olduğu gibi!
Spor İl Müdürlükleri projeye açık olmalı!
Bakanlık ve yerel kurumlarda ar-ge birimleri oluşturulmalı ve çalışmayan, üretemeyen ar-ge birimi olursa hesabı sorulmalı!
Değerli ağabeyim Hakan Yağcıoğlu’nun projesi olan spor meclisleri illerde bulunan sanayi, ticaret odaları gibi bağımsız ve güçlü spor odası olmalı…
Tabi bunları gerçekleştirmek için iş yapacak arkadaşların spor kültürüne sahip olması, üretken, dinamik ve korkusuz olması, bilime inanması, sporu sevmesi gerekir!
Ama olmayacağını hepimiz biliyoruz!
İşte bu düşüncelerimi bu ülkeyi yöneten partilerin Genel Başkanları’na da(hiçbir siyasi ayrım gözetmeksizin) anlatıyorum, 2 yaşındaki 5 yaşındaki sporcuma da anlatıyorum ki daha bu yaşlarda spor kültürüne, bilincine sahip olsun ve her şeyden önemlisi ileride iyi bir spor yöneticisi olsun…
Evet, şimdi de siz değerli okurlarıma anlatıyorum..
Artık spor için birleşme vaktidir…