Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği’nin (KA.DER), 12 Haziran genel seçimleri öncesinde KONDA’ya yaptırdığı araştırma çarpıcı sonuçlar ortaya çıkardı.
36 ilde yapılan araştırmaya göre, seçmen, kadınların siyaset yapmasını istiyor, adayın kadın olması halinde oy vereceği partiye ilişkin kararının güçleneceğini söylüyor.
Siyasette kadınların az yer alması hem toplumda, hem de STK’larda uzun zamandır tartışılıyor. KA.DER, 12 Haziran 2011 Genel Seçimi öncesinde daha çok kadının aday olabilmesi için mart ayında ‘257 Kadın’ kampanyasını başlatmıştı. Yazar Ayşe Kulin, gazeteci-yazar Ayşe Özgün, sanatçı Gülben Ergen, engelli kadınları temsilen terzi Nebahat Alanç, gazeteci Nihal Bengisu Karaca, Nil Karaibrahimgil, Sertab Erener,TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner ve Hürriyet Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı’nın da destek verdiği bu kampanyada KA.DER, “Eşit temsil, gerçek demokrasi, yeni anayasa ve engelleri aşmak için Meclis’te 275 kadın milletvekili görmek istiyoruz” diyordu. Derneğin bu kampanyanın devamı niteliğinde 36 ilde yaptırdığı araştırmadan da bunu destekleyen sonuçlar çıktı, seçmenlerin kadın adayları ne kadar desteklediği teşhis edildi. Dün Point Otel’de gerçekleştirilen toplantıda açıklama yapan KA.DER Genel Başkanı Çiğdem Aydın, seçmenin eğer aday kadın ise oy vereceği siyasi partiyi daha güçlü şekilde destekleyeceğinin bu araştırma sonuçları ile ortaya çıktığını belirterek siyasi partilere “Adayınız kadın olsun, partiniz iktidar olsun” diye seslendi.
Yüzde 84 siyasette daha fazla kadın diyor
Siyasette Kadın Temsili Araştırması için mart ayı boyunca 36 ilde 5 bin 434 kişiyle, hanelerinde ve yüz yüze görüşüldü. KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır, “Araştırmanın en önemli sonuçlarından biri, toplumun yüzde 86’sının kadınların hayatın her alanında eşit fırsata sahip olması fikrini savunması” dedi. Toplumun genel olarak kadınların siyasete katılımını desteklediğini vurgulayan Ağırdır, şunları söyledi: “Toplumun yüzde 77’si kadınların siyasette daha fazla yer alması durumunda, siyasette ve TBMM’de genel üslup ve tavırların iyi yönde değişeceğine inanıyor. Yine yüzde 84’ü, kadınların siyasette daha fazla yer alması durumunda, kadınların ilgi ve sorumluluk alanı olarak görülen aile içi şiddet, çocuk bakımı, doğum izni, eğitim konularının TBMM’de daha fazla ele alınacağını düşünüyor.”
KA.DER Genel Başkanı Çiğdem Aydın da, “Bu araştırma gösteriyor ki, Türkiye’de seçmen ile oy verdiği siyasi parti arasında, kadınların siyasette erkeklerle eşit temsili açısından bir uçurum var” diyerek, şu değerlendirmeyi yaptı: “Seçmen, oy verdiği siyasi partiye oranla kadın temsilinin önemini anlamış ve destekler durumda. Hatta ankete katılan her beş kişiden dördü, ailesinden bir kadının, siyasete girmesini destekleyeceğini ifade etmiş.” Ailesinden bir kadının siyasete girmesini desteklemeyecek kişilere cinsiyet açısından bakıldığında, bu kişilerin eşi türbanlı olan erkekler olduğunun görüldüğünü vurgulayan Aydın, “Bu erkeklerin yüzde 24 oranıyla ‘desteklemem’, yüzde 17 oranıyla da ‘izin vermem’ dedikleri görülüyor. Yani, kadınların siyaset yapmasını desteklemeyenler aslında türbanlı erkeklerdir” şeklinde konuştu.
KA.DER Genel Başkanı Çiğdem Aydın ‘275 Kadın’ kampanyasının hızla sürdüğünü belirterek, şöyle konuştu: “Faaliyetlerimiz, siyasi partilerin geçici aday listelerini YSK’ya teslim edeceği 11 Nisan saat 17.00’ye kadar da aynı hızla sürecek. 275 Kadın kampanyasına aittelevizyon filmlerimiz çeşitli kanallarda yayınlanıyor. İlanlarımız gazetelerde yer alıyor. İstanbul’da 2 binden fazla outdoor mecrasında ilanımız yer aldı. Bugün İstanbul’da Galatasaray Lisesi önünde, Beşiktaş Vapur İskelesi önünde ve Kadıköy meydanında KA. DER üyeleri ve destekçileri kampanya broşürlerimizi ve rozetlerimizi dağıtacak; halkın seçimle, kadın ve siyasetle, kadın adaylarla ilgili sorularına cevap vermeye çalışacağız. Ayrıca onlardan ‘Listelerin Seçilebilir Sıralarında Kadın Aday Görmek İstiyoruz’ başlıklı dilekçemize imza vermelerini de rica edeceğiz. 7 Nisan’da ise tüm partilerin kadın aday adaylarını basınla tanıştıracağız.’’