CHP’li kadınların taşıdığı pankartın hakaret içerikli kelimelerle değiştirilmiş halini sosyal medyada yayınlayan Büyükşehir Belediyesi 1. Hukuk Müşaviri Necmi Özen’in yargılandığı, müştekilere mahkeme tebligatı gitmediği ve ifadeleri alınmadığı davada çıkan berat kararı tepki çekti

Cumhuriyet Halk Partili kadınların Adana’daki bir etkinlikte açtığı ‘Yaşasın kadınlar, kadınlar yaşasın’ yazılı pankartın bilgisayar programı ile ‘Kadına özgürlük, sevişiriz, cenabet gezeriz, sana ne tayyip, yaşasın laiklik” şeklinde değiştirilmiş halini 16 Ocak 2018 tarihinde sosyal medya hesabında paylaşarak infiale yol açan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi 1. Hukuk Müşaviri Necmi Özen’in yargılandığı davada çıkan karar büyük tepki çekti. Cumhuriyet Halk Partisi Kocaeli İl Kadın Kolları Başkanı Songül Kaya’nın da aralarında yer aldığı 38 kadının ve söz konusu paylaşımı tespit eden Gölcük Belediye Meclisi CHP üyesi Ali Aktepe’nin müşteki olduğu dava Kocaeli Adliyesi 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Müştekilere tebligat gitmedi davada ifadeleri alınmadı

Sadullah Evliyaoğlu’nun hakimliğinde görülen davada müştekilerin avukatlığını CHP İl Başkanı Av. Cengiz Sarıbay, İl Başkan Yardımcısı Av. Berna Çetin, Av. Nazım Gençtürk üstlenirken, davaya katılmayan sanık Necmi Özen’in avukatlığını Ebru Çıtlak ve Abdullah Yörük yaptı. CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet’te davayı takip ederek kadınlara destek verdi. Müştekilere mahkeme tarihinin tebligatı yapılmadığı ve görülen davada ifadelerinin alınmadığı, söz konusu fotoğrafta yer alan Adana’daki kadınların davaya katılma isteğinin reddedildiği, sanık Necmi Özen’in paylaştığı söz konusu suç unsuru fotoğrafı kendisine ilettiğini söylediği O.A’nın ifadesinin alınma isteminin reddedildiği davada Necmi Özen için beraat kararı verildi.

Mahkeme tarihini kendi imkanlarımızla öğrendik

Tartışmalı kararın ardından Kocaeli Adliyesi önünde bir açıklama yapan CHP İl Başkanı Cengiz Sarıbay şu ifadeleri kullandı; “Mahkeme tarihinin tebligatı 30 müştekiden hiç birine iletilmedi. Biz kendi imkanlarımızla bu mahkemenin bugün olduğunu öğrendik. Bugünkü yargılamada mahkemenin hakimi müdahil olma hakkımızı dahi verdi. Burada yangından mal kaçırır gibi bir tahkikat yapıldı. Tahkikat sonrası yapılan kavuşturmada yani yargılamada da hemen karar verildi. Sanık savunmasında ‘Ben bu paylaşımı kendim photoshop ile yapmadım. Orhan Aykaç isimli birisinin paylaşımından aldım’ diyor. Biz de ‘Hakim bey bu Orhan Aykaç da suçlu. Paylaşımı yapan o. Onu da soruşturmaya dahil edin’ dedik.

Gayri ciddi bir dava görüldü karar zaten verilmiş

Çünkü suçu haber alan kişi, hele bir devlet memuru ise, hakim ise onu soruşturmaya dahil etmesi lazım. Savcılığa ihbarda bulunması lazım. Veya kendisinin çağırıp sen yaptın mı diye ifadesini alacak daha sonra hakkında dava açılmasına veya açılmamasına karar verecek. Ama iş bitmiş, daha önceden karar verilmiş bugün tüm isteklerimiz ret edilmek sureti ile maalesef; yargıya olan güven zaten sarsılmıştı, yargı bağımsızlığı ortadan kaldırılmıştı, yandaş yargı havası verilmişti. Hakime bunu söylediğimiz zaman da ‘siz istinaf mahkemesine gidersiniz, bunları orada yazarsınız’ gibi gayri ciddi cevaplarla karşılaştık.

45 senelik meslek hayatımda ilk kez

Ülkemizin geldiği durum bu. 45 yıllık meslek hayatımda yaşadığım tecrübeler ile böyle bir sonucun çıkacağını hiç ummuyordum. Burada bir ceza çıkmalıydı. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanı’na hakaret eden herhangi bir kişinin bir paylaşımını, bir başka vatandaşımız Necmi Özen gibi içeriği kendi üretmediğini iddia ederek ve üzerine yorum katmadan yayınladığı zaman veya paylaştığı zaman aynen polis ertesi sabah, sabaha karşı ensesine binip alıp mahkemeye çıkartıyor ve ceza alıyor. Cumhurbaşkanına hakaretten benim 4 sene ceza alan müvekkilim var. Böyle bir ikiliği, böyle bir yandaş yargılama yapılarak karar verildiği için ben bütün halkımızdan özür diliyorum. Davayı istinaf mahkemesine taşıyarak kararı temyiz ettireceğiz”

AKP’liye yapılan suç başka birine yapılan değil

Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet ise, “Bugün ne yazık ki gayri ciddi bir yargılama ile karşı karşıyaydık. Sayın başkanımın da ifade ettiği gibi ne yazık ki Türkiye’de yargının geldiği durum ortada. Cumhurbaşkanına bırakın cumhurbaşkanını herhangi bir AKP’liye bile sosyal medya üzerinden infial yaratacak şekilde aşağılayacağı, yaralayıcı, küçük düşürücü, herhangi bir paylaşımda bile anında insanlar içeriye alınabiliyorlar. Ciddi cezalarla karışılabiliyorlar. Ama ne yazık ki bu paylaşımı yapanlar bu tür suçu işleyenler ki biz çok iyi biliyor ki hukukçu olarak söylüyorum bu paylaşımda ciddi bir suç unsuru olmasına rağmen ne yazık ki bu paylaşımları yapanlar AKP’li olduğunda hemen bir koruma, bir himaye, AKP’lilerin himayesine giriyor ve işte gördüğünüz gibi cezasızlıkla sonuçlanıyor.

Söz konusu biz olunca suç unsuru bulamıyorlar

Duruşmanın en başından beri gayri ciddi bir yargılama ile karşılaştık. Zaten belliydi ki önceden karar verilmiş, birileri baskı yapmış, kararı önceden belliyken bugün taleplerimizin bile hiçbir tanesi dikkate bile alınmadı. Gelmeyen müştekilerin akıbeti bile dikkate alınmadı. Bir temin edelim, ifadelerini alalım gayretine bile girilmedi ki bu yasa gereği mecburidir. Hiçbirimizin ayrı ayrı ne söyleyeceği sorulmadı. Toptan bir çuvala konuldu, toplu ifade alımı yapıldı. Adana’daki arkadaşlarımızın bu dosyaya müdahil olacağını, şikayet dilekçesini göndereceğini söylememiz dikkate alınmadı, katılma talebimiz dikkate alınmadı.  Ne hikmetse bu tür paylaşımlarda söz konusu biz olunca bir suç unsuru bulamıyor mahkemeler.

Kamu vicdanında bu olay aklanmayacak

Ama AKP’liler olduğu zaman hemen bir suç unsuru bulunuyor. Olmasa bile yaratılıyor. Ama bize geldiğinde sıra olmayan şey bir varmış gibi gösterilmeye çalışılıyor. Bu davada ciddi anlamda bir suç unsuru vardır. Sanık avukatının duruşma esnasında ‘Bu pankart hala 100 binlerce insan tarafından paylaşılıyor’ demesi bile bu adamların sosyal medya üzerinden nasıl bu işi yaydığını, nasıl infiale sebep olduğu da ortadadır. Biz bu konuyu sadece Cumhuriyet Halk Partili kadınlara değil, bütün kadınlara yapılmış bir hakaret olarak görüyoruz. Buradan soruyorum, kendi eşlerine kızlarına annelerine aynı şekilde hakaret edilse ve paylaşılsa ne yaparlardı? Mahkeme gayri ciddi bir karar vermiş olabilir. Ancak bu olay biz kadınlar için suç olmaktan çıkmayacaktır. Kamu vicdanında ve kadınların vicdanında asla bu olayı aklamayacağız” diye konuştu.