Hayat hızla değişiyor. Bu değişime, ortaya çıkan yeni bilgiler ışığında ayak uydurmak zorundayız. Bunun için kendimizi bu yeni bilgileri edinerek geliştirmemiz gerekiyor.
Olayın bir başka yönü var; Bazıları yaptığı tahsile güvenip yaptıkları iş konusunda bilmediği bir şeyin kalmadığını zannediyor. Halbuki diploma tek başına yeterli olmuyor, sadece yeni bilgiler elde etmede bir temel oluşturuyor. Böyle düşünmeyen kişiler, bilgi düzeyini arttırarak kendini geliştirmiyor, bunu gerekli görmüyor.
Bunu önlemenin en etkin yolu böyle kişilerin yapacağı yanlışların sergilenmesi ve ceremesinin onların önlerine konulmasıdır.
Kendini geliştirmeyene bir örnek gösterelim. Türkiye’nin bir kentinde, resmi bir kuruluşta, yeşil alanlarından sorumlu alanda çalışan bir mühendisi örnek olarak alalım:
Bu kişi ;
Doğal olarak bulunmayan ağaç türlerini hiçbir iklim ve toprak incelemesi yapmadan uygun gördüğü yere diktiriyor. Ağaçlar iki – üç yıl sonra kuruyor,
- Kimse, bu ne biçim uygulama demiyor.
Park alanı tesis ediyor. Her taraf beton zemin,
-Kimse, bu ne biçim park demiyor.
“Ağaçları budamazsan zayıf düşerler” safsatası ile ağaçların dallarını, olur-olmaz zamanda kestiriyor. Bu yüzden ağaçlar ağaç olmaktan çıkıyor ve hatta kuruyor,
-Kimse bu ne biçim budama demiyor.
Parklara büyük plastik kaplardan çıkarılmadan ağaç fidanları diktiriyor,
-Kimse farkına varıp reaksiyon göstermiyor.
Beton veya asfalt kaplı bir yeri 25-30 cm yükseklikte kaldırım taşı ile çevirip oluşan boşluğa toprak doldurduktan sonra ağaç fidanı diktiriyor,
-Kimse o ağaçlar ölmez mi diye sormuyor.
İleri yıllarda tacı örneğin 5 m genişliğe erişecek ağaçları 1-2 m aralıkla diktiriyor,
-Kimse bunlar ağaç, gül fidanı değil demiyor.
Betonarme kutulara ağaçlar diktiriyor,
-Kimse, bunlar ağaç, çiçek değil, bu nasıl iş demiyor.
Çalıştığı kurumun yayın organında “Yaşadığı kentin bulunduğu bölgede iklimin bütün bitkiler için uygun” olduğunu yazıyor,
-Kimse, dünyada böyle bir bölge yok, “o halde neden
kahve yetiştirmiyoruz?” demiyor.
Bu kişinin kendini geliştirmesini boşuna beklemeyin !..