Kocaeli Şehir Tiyatroları, 13-18 Şubat tarihlerinde İstanbul Mecidiyeköy Büyük Sahne’de Yaşamak Mı Yoksa Ölmek mi adlı oyunu sahneleyecekKOCAELİ (İGFA) - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Yaşamak Mı Yoksa Ölmek mi adl...
Kocaeli Şehir Tiyatroları, 13-18 Şubat tarihlerinde İstanbul Mecidiyeköy Büyük Sahne’de Yaşamak Mı Yoksa Ölmek mi adlı oyunu sahneleyecek
KOCAELİ (İGFA) - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Yaşamak Mı Yoksa Ölmek mi adlı oyunu 13-18 Şubat tarihlerinde İstanbul Mecidiyeköy Büyük Sahne’de seyirciyle buluşturacak. Polonya’nın Naziler tarafından işgalinin hemen öncesinde geçen 135 dakikalık oyun Kocaelili tiyatroseverler tarafından büyük beğeni toplamıştı.
YÖNETMENLİĞİNİ İLHAM YAZAR YAPIYOR
Nick Whitby tarafından yazılan ve Yücel Erten tarafından çevrilen oyun İlham Yazar tarafından yönetildi. Dekor tasarımını Murat Gülmez’in yaptığı oyunun kostüm tasarımı Çevren Sarayoğlu, müzik Ali Erel, koreografi Gizem Erden, ışık tasarımı Mustafa Bal, ses tasarımı İlker Sevüker, tasarım koordinatörü Emine Kaynak Yıldırım ve yönetmen yardımcısı Işık Öztorun oldu.
GENİŞ OYUNCU KADROSU
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları tarafından hazırlanan oyunda Funda İlhan, Aydın Sigalı, Çağrı Mengüç, Serhat Güzel, Zeynep Dilara Saydam, Levent Muratoğlu, Güliz Gençoğlu, Ozan Şahin, Duygu Mine Özcan, Onursal Yıldırım, Cemal Aldıç, Volkan Dinç, Ferdi Yıldız, Su Özdemir, Sevcan Kuş Efe, Umut İsfen, Çağla Buldak Akarsu, İbrahim Aydın, Ahmet Buğra Karakoyun ve Işık Öztorun rol alıyor.
TRAJİKOMİK 2 PERDE
1939- Varşova. Polonya’nın Naziler tarafından işgalinin hemen öncesi. Özel bir tiyatronun Hitler karşıtı oyununun provaları, politik-diplomatik gerekçelerle yasaklanır. ‘’Hamlet’’ oyununa geri dönen tiyatroda, genç bir havacı teğmen ile oyuncu arasında bir flört baş gösterir. Almanlar işgali gerçekleştirmiş, tiyatro kapanmıştır. Havacı teğmen aracılığıyla bir Alman casusun Polonya’daki tüm direniş hareketini ele verecek listeyi Nazilere iletmek üzere Polonya’ ya geleceği bilgisine ulaşan oyuncular, bunu engellemek üzere harekete geçerler. Artık dekorları Gestapo karargâhına, kostümleri üniformaya, oyuncular da yurt sever direnişçilere dönüşmüşlerdir.