Aziz büyüklerim sevgili okurlarım...
Genç yaşta başladığım yazarlık hayatıma 1 senedir devam etmekteyim...
Tabii ki bana kızanlar oldu...
Beni tebrik edenler oldu...
Ama unutmayınız ki kızanlar haksızlıklarına göz yummadığım için bana kızdılar... Şimdi onlara sesleniyorum yanlışlarınıza sonuna kadar direneceğim...
Gençlik hizmetlerine bağlı tesislerde yapılan yanlışları biliyorsunuz... Bunların en başında kulüplerden alınan paralar vardı... Biliyorsunuz ki bu yanlışın kurbanıyım... Benden para istendi ve mevcut para bir üst makamda azaldı... Nitekim olan yine Kocaeli deki spora ve jimnastik branşında verdiğim mücadeleye oldu... Lakin boyun eğmedim ve önemli adımlar atarak sporun kan ağlayan branşında atılımlar yaptım... Neyse ki hak eden belasını buluyor ve cezasını çekiyor... Kocaeli deki sporu YATALAK BİR HASTA misali yerin dibine gömenler gün gelecek yerin dibinde yaradana hesap verecek ve o zaman çok geç olacak bu yüzden kimse nereden geldiğini unutmasın!
Şuan gençlik hizmetleri kulüplerden kullanılan tesisler için para almıyor... Bence bu bir devrim yani olması gereken bir kural... Peki, şimdi soruyorum kulüplerden para alınması mı lazım alınmaması mı hangisi doğru? Kulüplerimiz dernekler statüsünde kurulan valiliğe bağlı sivil toplum örgütü niteliğindedir... Gerçi spor kulüplerimizin dernek statüsünde olmaması gerekir diye düşünüyorum...
Sebenlerini önümüzdeki zaman içerisinde anlatacağım... Sayın Suat kılıçta bu konu üzerinde çalışıyor... İlimiz spor camiasında bazı gelişmeler yatalak hasta misali mucize bekleyen sporumuzu ayağa kaldırmak açısından son derece önemli... Bu atılımların başında şüphesiz ki kulüplerden saat parasının alınmaması...
Bu konuda tam destek veriyorum...
İkinci önemli gelişme gençlik hizmetlerinin yapmış olduğu çalışmalar...
Üçüncü gelişme 15 senedir Yahya kaptanda bitmeyen spor salonu...
Temelleri ben 7 yaşındayken atılmış aradan 15 sene geçmiş ve halen bitmemiş beton yığını...
Şuan bir ordu çalışanın ayrıca valilik ve gençlik hizmetlerinin çabalarıyla bu yıl içerisinde bitmesi hedefleniyor...
Hayat bu kadar garip işte 7 yaşındaki tolga havuç 22 yaşında yani 15 sene sonra bir yanlışın hesabını sordu...
Nitekim anlayışlı spor yöneticililerimiz bize gerekli açıklamaları yaparak sadece bize değil 'yatalak hastaya' bir mucize oldu...
Dördüncü büyük gelişme olarak gençlik çalış tayının ilimizde yapılması ve ülkemizde sporu yönetenlerin ilimize gelmesi...
Aslında geçen yıla kadar bu güzelliklerin olacağını söyleseler asla inanmazdım...
Herkes gibi spora karşı bende umutsuz ve bitmiş bir durumdaydım...
Sanki biri sihirli değneği uzattı ve 'yatalak hasta' ayağa kalkmaya başladı...
Kimse unutmasın ki Kocaeli deki spor yeni değil yaklaşık otuz yıldır yapılan hataların yanlışların oluşturduğu bir virüs...
Yani yatalak hastamız 30 yıllık bir virüsün eseri...
Artık virüsleri temizleme vaktidir...
Devlet bu konuda görevini yapıyor sıra millette yani bizde...
Artık her şeyi devletten beklemeyelim ve elimizi taşın altına koyalım...
Unutmayınız ki değişen ve globalleşen dünya da devleti millet çalıştırır...
Sözlerimi toparlayacak olursam spor camiamızdaki gelişmeler son derece önemli belki biz gençler yanlışların kurbanıyız ki bunun sebebi bizden öncekilerin yanlışlara karşı çıkmamasıdır...
Ama ben mutluyum ve gururluyum çünkü yetiştirdiğimiz nesil bizler gibi hataların kurbanı olmayacak ve bizim öncekilere isyan ettiğimiz gibi bize isyan etmeyecekler...
Yanlışlar düzeliyor…