Özdilek
Cavit İnam
Cavit İnam

KÜRESEL EKONOMİ...

1 Ocak 1970 Saat: 02:33

2008 yılında, ABD Banka sisteminin neden olduğu finansal kriz, tüm ülkelere yayılarak, küresel ekonomilerde alt-üst oluşa neden olmuştur. Krizin etkileri halen giderilememiştir. Geçen günlerde biraraya gelen, Dünya'nın gelişmiş 20 ülke liderleri dahi, krizden çıkış konusunda bir konsensüse varamadan dağılmıştır. Bu durum dünya genelinde olası krizlere de kapı aralamıştır.

 

1900'lü yıllar itibariyle, S.S.C.Birliği'nin dağılması, doğu blokunun çökmesi, sözkonusu ülkelerde marksist uygulamanın sonlandırılması, kapitalist sistemin önünü açmış, sistemin dünya genelinde uygulanmasını kaçınılmaz kılmıştır. A.B.D ve İngiltere patronajında uygulama öncülüğü yapılan ve Neo-liberal olarak tanımlanan politikaların özünü, her türlü müdahaleden arınmış bir pazar ekonomisi uygulaması ile üretim ve sınırsız tüketim dinamikleri oluşturmuştur. Bu süreçte tüketim çılgınlığı olabildiğince kamçılanmıştır.

 

Kamu denetimi dışında kalan banka ve finans sektörü yöneticilerinin aşırı hırs ve kar saiki ile riskli konut kredileri açmaları ve gayrimenkul sektöründe oluşan balonun patlaması sonucu, A.B.D. ekonomisi derin bir küresel krizin tetikleyicisi olmuştur. Keza finansal mühendislik ürünü olarak tanımlanan türevsel finansal ürünlerinin, yatırım aracı olarak dünya genelinde pazarlanmış olması, grift ekonomik ilişkiler içinde olan ülke ekonomilerine, bankalarına ve reel sektörlerine ağır hasar verilmesine yol açmıştır.

 

1923 krizi ile benzeşen, 2008 küresel krizden çıkış yolu olarak, Keynesci öğretiler doğrultusunda, kamunun olaya müdahale etmesi ve piyasaları desteklemesi yöntemi benimsenmiştir. Bu amaçla, başta A.B.D. olmak üzere, tüm ülke hükümetleri, trilyon dolarlık paket proğramlar aracılığıyla, piyasalara nakit enjekte etmiştir. Bu sayede, bankaların, ulusalararası şirketlerin ayakta kalması sağlanmıştır. Bankaların toksin türev ürünler diye tanımlanan, aşırı değer yitirmiş finansal ürünleri devletlerin portföyüne alması piyasaları rahatlatmıştır. Bu süreçte, piyasacı geçinen teorisyenlerin ve yöneticilerin, kamu müdahalesini en çok talep eden taraf olması işin trajik tarafını oluşturmuştur.

 

Sözkonusu kamu müdahaleleri sayesinde küresel ekonomiler resesyona girmekten kurtulmuş, durgunluk dönemini takiben kısmi bir iyileşme sürecine girilmiştir. Gelişmekte olan ekonomilerin başta Çin, Hindistan olmak üzere küresel gelişmenin öncüsü olacağı tahmin edilmiştir. Bu kez; kriz döneminde açılan kredilerin geri çağrılmasında, aşırı likiditeye boğulmuş piyasaları kontrol altına alınması sürecinde sorunlar yaşanmaya başlanmıştır.

 

Kamu borcunun sorun haline dönüşmesinde, Avrupa Birliği ülkeleri başat rol üstlenmiştir. Başta Yunanistan olmak üzere kamunun borcunu ödeyemeyecek ve iflas edecek konuma gelmesi, avro bölgesine dahil ülkeleri sarsmıştır. Sözkonusu krizde salt Yunanistan değil, İspanya, İtalya ve hatta İngiltere'nin bile sorunlu ülke konumunda gösterilmesi yaşanan krizi derinleştirmiştir. Sorunun çoklu ve derinlikli olması yaşanan tedirginliği arttırmıştır. Soruna müdahalede geç kalınması ve çözüme ulaşmada yaşanan karmaşa krizi derinleştirmiştir. Avronun geleceğinin karartılmasına neden olunmuştur. Daha ötesi, avro birliğinin dağılacağından bile söz edilmeye başlanmıştır. Ayrıca, Çin'in para biriminin değerli kılınmasına yönelik başta A.B.D. olmak üzere ortaya konan talepler de gündem oluşturmuştur. Çin hükümetinin yuanı kısmi dalgalanmaya bırakması bu sürecin sorunsuz aşılmasına imkan sağlamıştır.

 

Tüm bu sorunlar ve farklı  çözüm önerileri karşısında; dünya ekonomisinin yüzde 90 ağırlığını taşıyan "G 20" diye tanımlanan, ülkemizin de dahil olduğu gelişmiş 20 ülke başkanlarının biraraya geldiği Toranto toplantısı önemli gündem oluşturmuştur. Başta A.B.D'nin olmak üzere bir kısım ülkelerin savunduğu büyümenin öncelenmesi, bütçe ve cari açığın anlayışla karşılanması görüşüne karşın, başta Almanya olmak üzere bir blok ülkenin ise, istikrarlı bir ekonomi adına, mali disipline önem verilmesi, bütçe ve cari açığın asgariye indirilmesi savı ile A.B.D'nin savunduğu Banka ve Finans sektörüne vergi uygulaması önerisi konusunda nihai bir sonuca varamadan toplantı dağılmıştır. İstikrar ve büyüme adına her ülkenin kendi politikalarını belirleme konusunda serbest bırakılması, küresel ekonomilerde yaşanacak olası krizler karşısında ülkelerin dayanıksız kalmalarına yol açılmıştır. Beklenen mutabakata varılmaması hayal kırıklığı yaratmıştır.

 

Küresel ekonomide yaşanan ve yaşanması olası gelişmeler karşısında hükümetimizin; yabancı sermaye, ihracat ve avronun değer yitirmesi konularında yaşanacak zorluklar açısından tedbirli davranması, mali disipline önem vermesi, seçim ekonomisine yönelik popülist politikalara tevessül etmemesi gerekmektedir.

 

 

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

"Keyifli bir emeklilik süreci yaşama önerimdir"1 Haziran 2024 Saat: 14:18
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na önerimdir
Yerel seçim başarısı, demokrasi açısından umut oluşturmuştur!14 Nisan 2024 Saat: 13:23
Mahalli seçimlerde, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)'in, "Türkiye İttifakı" söylemi ile, birinci parti olarak elde ettiği büyük başarı, demokratik güçler açısından, geleceğe yönelik umut oluşturmuş, sevinç yaratmıştır.
"İzmit Kent Lokantası" ve sosyal belediyecilik29 Şubat 2024 Saat: 23:04
Sosyal belediyecilik ve halkçı uygulamalar doğrultusunda; İzmit Belediye Başkanı, Sayın Fatma Hürriyet Kaplan'ın girişimlerini takdir ile karşılıyorum.
Kayıp Roma Başkenti Nikomedia, bu konferansla taçlandırıldı27 Kasım 2023 Saat: 16:43
İzmit tarihini arıyor. Bu doğrultuda yapılan arkeolojik çalışmaların tanıtımına yönelik; Nikomedia: Roma İmparatorluğu Başkenti'nden, Türk Endüstri Başkentine temalı konferans harikaydı.
CHP’de değişim ve iktidar umudu23 Kasım 2023 Saat: 14:44
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) içinde, seçim yenilgisinin ardından dile getirilen değişim talebinin, yakın ayda yapılan, olağan kurultayında delegeler tarafından karşılık görmesinin sağladı.
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat