İzmir Büyükşehir Belediyesi Meslek Fabrikası’ndan eğitim alan kursiyerler birlikte iş kuruyor. İzmir Bölge İdari Mahkemesi içerisinde yer alan “Coffe Un Art Bakery” markasıyla kendi işini kuran Erdoğan Güç, kursta kurduğu arkadaşl...
İzmir Büyükşehir Belediyesi Meslek Fabrikası’ndan eğitim alan kursiyerler birlikte iş kuruyor. İzmir Bölge İdari Mahkemesi içerisinde yer alan “Coffe Un Art Bakery” markasıyla kendi işini kuran Erdoğan Güç, kursta kurduğu arkadaşlıkları istihdama dönüştürdü.
İZMİR (İGFA) - Nitelikli işgücü potansiyelini artırmak ve kalifiye eleman yetiştirmek üzere hizmet veren İzmir Büyükşehir Belediyesi Meslek Fabrikası, İzmirlilerin iş hayallerini gerçeğe dönüştürmeye devam ediyor. Meslek Fabrikası, mezun ettiği kursiyerleri adeta sektörün yıldızı haline getiriyor. Alanında profesyonel eğitmenlerle sektörde emin adımlarla yükselen kursiyerlerin bir kısmı kendi işinin patronu oluyor, ardından da kurs arkadaşlarını istihdam ediyor. Tıpkı “Coffe Un Art Bakery” markasının kuruluş hikayesi gibi.
İzmir Bölge İdari Mahkemesi içerisinde yer alan “Coffe Un Art Bakery” kendi markasını yaratan kursiyerlerin başarısını ortaya koyuyor. Kendi ürettikleri ürünleri hünerleriyle birleştiren kursiyerler, herkese örnek olacak arkadaşlık hikayesiyle de adından söz ettirmeyi başarıyor.
Bu işin eğitimini almasaydım doğru sonuca ulaşamazdım
6 buçuk yıl önce İstanbul’dan İzmir’e taşınan ve Meslek Fabrikası’yla tanışınca hayallerine kavuşan 50 yaşındaki Erdoğan Güç, kendi iş yerini kurma serüvenini şöyle anlattı: “Daha önce özel sektörde çalıştım. Hep hamur işlerine ilgim vardı ve kendime bir iş yeri açmak istiyordum. Bu işin mutfağında yer almak istedim. Arkadaşım vasıtasıyla Meslek Fabrikası’nda ücretsiz kursların olduğunu öğrendim. Çok şey kattı bana Meslek Fabrikası. Özel sektörde unlu mamullerle ilgileniyordum. Oradan edindiğim tecrübeyle buradaki kazanımlarımı birleştirdim. Pastacılık kursu aldım ve ekmek ürettim. Bir şeyler hala eksikti. Barista kursu da almak istedim. Hayalim bir kafe açmaktı. Kahve içiyordum ama burada gerçekten kahvenin bir kültür olduğunu ve ucu bucağı olmayan bir alan olduğunu keşfettim. Sonunda İzmir Bölge Adliyesi’nin içerisinde kafe açtık. Burada kuru pasta, tatlı, ekmek kendimiz üretiyoruz. Bu işin eğitimini almasaydım bana göre doğru sonuca ulaşamazdım.”
Güvendiğim insanlarla yola devam ettim
Özel kursları neden tercih etmediğini de anlatan Erdoğan Güç, “Öncelikle belediye bünyesinde olduğu için Meslek Fabrikası güven veriyor. Özel kursların bir iki tanesine de katıldım ancak bence yeterli değildi. Bu kursların ücretsiz ve doğru verilmesi gerçekten benim şansımı artırdı. İşin ehli kişiler tarafından aldığımız kurslar sayesinde sektöre bir sıfır önde başladık ve hocalarımız bizlere desteklerini esirgemedi. Hocalarımın profesyonelliğini kullandım. Meslek Fabrikası’nda beraber kurs aldığım kişilerle çalışmayı tercih etmemin sebebi ise işin mutfağından geldiğini biliyorum ve o kursta edinilen tecrübenin farkındayım. Kaç ay birlikte emek verdik, arkadaşlıklarımız iş arkadaşlığına dönüştü. Ben güvendiğim insanlarla yola devam ettim. Gayet mutluyuz, gayet keyifliyiz.”
Meslek Fabrikası gelir kapısı açıyor
Meslek Fabrikası’ndaki kurslara özellikle kadınların katılması gerektiğini belirten Güç, “İlla iş yeri açmaya gerek yok, evde yapılan işler de gelir kapısı açıyor. Ürün üzerinden hareket ederek ev bütçesine katkı sağlayabilirler. O yüzden özellikle kadınların kendilerine bir ürün türü seçip o alanda ilerlemesi gerek” dedi.
Ortada bir şey yokken bir anda meslek sahibi olup çıkıyorsunuz
40 yaşında bir oğlu olan Banu Kuşak “Coffe Un Art Bakery”de barista olarak çalışıyor. Patronuyla aynı kursta eğitim gördüklerini, kurs arkadaşlıklarının iş arkadaşlığına dönüştüğünü ifade eden Kuşak, “Daha önce muhasebe ve yönetici asistanlığı yaptım. Çocuğum doğduktan sonra iş hayatına ara verdim. Aslında benim maceram evde çocuğuma pasta yaparak başladı. Biraz daha kendimi geliştirmek istedim ve kursa gitmeye karar verdim. İnternette gezerken gördüm ve başvurdum. Patronumuz Erdoğan Bey ile birlikte kurs aldık. İlk önce pastacı çırağı, yaş pasta kursu, son olarak da pasta kahve birbirine bağlı olduğu için hep birlikte barista kursuna geçtik. Çok iyi eğitmenlerle çalıştık. Erdoğan Bey’in iş yeri açma hayali vardı ve birlikte burada çalışıyoruz. Kursa başlarken en fazla evde pasta yapar satarım gibi bir düşüncem vardı. Kahve bana daha keyifli geldi ve şimdi kafenin kahveleri benden soruluyor. İsteyen herkes başarabilir, çünkü her şey en ince ayrıntıya kadar detaylı bir biçimde aktarılıyor. Ortada bir şey yokken bir anda meslek sahibi olup çıkıyorsunuz” diye konuştu.
Meslek Fabrikası olmasaydı istediğim mesleğin bir parçası olamazdım
Şimdiye kadar çok farklı sektörlerde çalıştığını söyleyen ama insanın kendini bulabilmesinin zaman aldığını belirten 37 yaşındaki Tuğba Sezgin ise, “30 yaşından sonra bu sektöre ilgim olduğunu fark edip yöneldim. Meslek Fabrikası’nı fark etmeden önce özel kurslarda eğitim almıştım. Meslek Fabrikası’nın istihdam sağlaması beni cezbetti ve bilmediğim, eksik kaldığım konuları kapatmak için pastacılık çırağı kursuna başvurdum. Bu kurstan sonra farklı imalatlarda çalıştım. Bu sektör sürekli gelişiyor, durduğunuz yerde duramıyorsunuz. Yeni kurabiye çıkıyor, yeni krema çıkıyor, hep kendinizi geliştirmeniz gerekiyor. Bizi bir araya getiren Meslek Fabrikası eğitmenlerinden Tülin Hanım oldu. O parçaları birleştirdi. Kahve yapan, ekmek yapan, pasta yapan kişileri bir araya topladı. Hala kursun dışında bile olsa ihtiyaç duyduğumda hocalarımı arayabiliyorum. Birçok reçeteye para vermiş biri olarak burada birbirimizle paylaşabiliyoruz. Herkesin her şeye erişebiliyor olması çok keyifli. Hedeflerimden biri kendim gibi el becerisi olan kişilerle bir araya gelip iş yeri kurmaktı. Erdoğan Bey benden önce davrandı, bizi bir çatı altında topladı. Butik çalışıyor olmamız bizi burada bir numara yapıyor. Reyona pasta koymuyoruz, kişiye özel herkes pastalarını alıp evlerine gidiyor. Meslek Fabrikası olmasaydı, bu dostlukları edinerek istediğim mesleğin bir parçası olamazdım” şeklinde konuştu.