MARDİN KENT KONSEYİ’NE ZİYARET

Kocaeli Kent Konseyi Gençlik Meclisi’ne bağlı Fotoğraf Kulübü medeniyetlerin ve dinlerin buluşma noktası Mardin'i ve çevresini gezerek tarihi, kültürel ve sosyal yaşama dair güzellikleri fotoğrafladı.Geçtiğimiz sene kurulan ve kurulduğu günden bugüne pek çok gezi ve etkinlik düzenleyen Fotoğraf Kulübü Başkanı Nurşah Şahin ve Kulüp üyesi Faruk Köseoğlu’nun bu seferki durağa Mardin oldu. Şahin ve Köseoğlu gezinin ilk gününde Mardin Kent Konseyini ziyaret ederek, tanışma fırsatı buldu. Mardin Kent Konseyi Genel Sekreteri  Aydın Saraçoğlu, Gençlik Meclisi Başkanı Aziz Ceylan ve üyelerini ziyaret eden fotoğrafçılar, dostluğu pekiştirmek adına ortak proje yapma kararı aldı.

DEYRULZAFARAN MANASTIRI

Gençlik Meclisi üyelerinin de eşlik ettiği Mardin gezinde her anı fotoğraflayan Şahin ve Köseoğlu, Mardin’e hayran kaldıklarını dile getirdi. İlk gün Deyrulzafaran Manastırı’nı ziyaret eden fotoğrafçılar, Manastır’da fotoğrafla dolu zaman geçirdi. Yorulmak bilmeyen fotoğrafçılar öğleden sonra Mardin Merkez’e geçerek alışveriş yapma fırsatı buldu. Fotoğrafçılar, telkari gümüşü, badem şekeri, bıttım sabunu, ceviz sucuğu ve yöresel yemekleri ile meşhur olan Mardin’de bol bol fotoğraf çekti.

MARDİN ULU CAMİİ

Şehri batıdan doğuya ikiye bölen ana caddenin güneyinde, çarşılar içinde doğu-batı doğrultusunda dikdörtgen bir alanı kaplar. Eldeki kaynak ve kayıtların çeşitliliğine karşılık, Mardin Ulu caminin bugünkü veya bugüne yakın şeklini en erken Mardin Artukoğulları döneminde ve XII yy.ın son çeyreğinde almaya başladığı düşünülmektedir. Mardin’deki en eski Camidir. Ulu Camii Mahallesindedir. Kıble duvarına paralel uzanan üç nef, Mihrap önünde iki nef boyunca tromplu ve dıştan yivli bir kubbe ile örtülmüştür. Altı paye üzerine oturan kubbe, bütün mekana hakimdir.

HER FOTOĞRAÇININ GÖRMESİ GEREKEN ŞEHİR

Mardin’e hayran kaldıklarını dile getiren Şahin, “ Mardin, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde dillerin, dinlerin, kültürlerin birleştiği şiirsel kentlerinden biri. Mimari, arkeolojik, tarihi ve görsel değerleri ile zamanın durduğu izlenimi veriyor. Binlerce yıllık tarihi kalıntılarla iç içe girmiş ıssız mezraları, köy evlerinin altındaki roma mahzenleri, kiliseleri, manastırları, camileri, kaleleri, taş evleriyle sadece Türkiye’nin değil dünyanın en ilginç ve çarpıcı yerlerinden biri olan Mardin’de insan neredeyse her şeye şaşıyor. Dar sokaklarında gezmeye başladığınızda 1500 yıl öncesine gitmiş gibi hissediyorsunuz. Sanki bir zaman makinası içinde gidip geliyorsunuz geçmiş ve günümüz arasında. Her fotoğrafçının görmesi gereken bir şehir” ifadelerini kullandı.

MARDİN’E HAYRAN KALDIK

Mardin’i taşın ve inancın şehrine benzeten Köseoğlu ise, “Muhteşem taş işlemeli evleri, kadın-erkek herkesin gönlünce dolaştığı çarşıları, daracık ve merdivenli sokakları, kiliseleri, medreseleri, damlarda güvercin besleyen sıcakkanlı ve şakacı insanları, muhteşem yemekleri ile görebileceğiniz en otantik, en mitolojik ve en gizemli şehirlerden biri. Mardin’de sadece 3 gün geçirdik ve hayran kaldık. Önümüzdeki aylarda tekrar Mardin’e gitmeyi planlıyoruz” dedi.

MEDENİYETLER ŞEHRİ MARDİN

Mardin’de çektikleri fotoğraflardan sunum yapacaklarını dile getiren Şahin, “Mardin’de nereye attığımız her  adımda deklanşöre bastık. Faruk Köseoğlu ile Mardin’de çektiğimiz fotoğraflardan güzel bir çalışma hazırladık. 13 Haziran Cuma günü saat 19.30’da Fuariçi Sivil Toplum Merkezi’nde Mardin fotoğraflarının yer aldığı “Medeniyetler Şehri Mardin” sunumu yapacağız. Sunumumuza bütün fotoğraf severler davetlidir” diyerek sözlerini tamamladı.