En göze çarpanları, emekliye, öğrenciye, yoksula, evlenemeyene ve evi olmayana yönelik!
İyi de, emekli geçinemiyorsa, öğrenci yetiremiyorsa, bekar evlenemiyorsa, yoksul barınamıyorsa! Bu durum belediyenin değil Devleti yönetenlerin yani Hükümetin sorumluluk alanına girer.
Belediyeni görevi özetle, su, imar, ulaşım ve kanalizasyon, çevre ve çevre sağlığı, alt yapı, temizlik ve katı atık, itfaiye, zabıta, acil yardım, kurtarma ve ambulans, defin ve mezarlık işleri!
Hepsi bu.
Ünlü Türk düşünürü Müfit Can Saçıntının ifadesi ile: çöp işleri temizlik, kanalizasyon fosseptik, bir de evlilik!
***
Yani demem o ki,
Emekli geçinemiyorsa adres belediye değil, yıllarca pirim ödediği SGK olmalı!
Öğrenci yetiremiyorsa adres belediye değil, MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI olmalı.
Doğum yapan fakir anne bebeğine süt bulamıyorsa, gariban evlenemiyorsa adres belediye değil, AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI olmalı!
İhtiyaç sahiplerine uygun ödeme koşulları ile toplu konut yapılması gerekiyorsa adres belediye değil, TOPLU KONUT İDARESİ “TOKİ” olmalı.
O değil, her belediye başkanının vaatleri de aynı değil, emekliye İstanbul adayı 5.000 vaat ederken, taşra da bu rakam 1.000 TL’lere düşüyor.
Vaatler de bölge bölge, il il farklılık gösteriyor!
Bir ilde olan diğer il de yok!
Hani eşit vatandaşlık?
Hani fırsat eşitliği?
Hani, Allah adaleti emrediyor emri???
Belediyenin de sorunu olunca adres HÜKÜMET olmalı, TBMM olmalı!
Çöpten, imardan, emlaktan üç-beş vergi alabiliyorlar az çok gelir kaynakları var diye, ufak ufak EYALET SİSTEMİNE mi geçiyoruz?
Hayırdır!