Adam başını kaldırıp ağaca baktı.
- Keşke ağaç olsaydım, hiç düşünmeden yaşasaydım dedi.
Birden ağaç dile geldi.
- Ben düşünmüyorum ama düşünen insanlara o kadar çok ders verebilirim ki, dedi.
Adam heyecanla:
- Seni dinlemek isterim dedi.
Ağaç konuşmaya başladı.
- At, o felsefe kitabını elinden, şimdi bana bak ve beni dinle sana on tane hayat
dersi vereceğim, dedi.
Adam tekrar heyecanlanarak:
- Tamam, sizi dinliyorum dedi.
Ağaç:
- Dinle o zaman, dedi ve hayat dersini sıralamaya başladı.
1- Ağaç yaş iken eğilir ya da doğrulur. Her şeyin bir zamanı vardır. Hayat
öğrenme sürecidir ama zamanlaması çok önemlidir. Siz de bilirsiniz ki “Yaşlı
köpeğe yeni oyunlar öğretilmez.” “Yaşlı kurda yol öğretilmez.”
2- Düşen ağaca balta vuran çok olur. Onun için hayatta düşmemeye dikkat
etmek gerek; güçlüyken gölgene sığınanlar düşerken baltayı alıp sana
koşarlar.
3- - Bizi yok etmeye çalışan baltanın sapı bizdendir. Her zaman dış düşmandan
korkmayın. İç düşman daha tehlikelidir. Sizin gibi görünüp size hainlik
edecek insanlara dikkat edin. Dişi kıran, pirince en çok benzeyen beyaz taştır.
4- “Ulu çamlar fırtınalı diyarlarda yetişir” İnsanı geliştiren, mükemmelleştiren
zorluklardır. Büyük adamlar büyük engellerle karşılaşıp onu aştıkları için
büyük adam olurlar. Büyük devletler büyük badireleri atlatarak büyük devlet
olurlar. Uçurtma rüzgâra karşı durduğu için yükselir. Engelleri fırsat
bilmelisiniz.
5- Bir ağacın kökü ne kadar derinse boyu o kadar yükseğe çıkar. Kökleri zayıf
olan büyüklüğü taşıyamaz. Onun için kökünüze sahip çıkmalısınız. Kökünü
unutan ya da yok sayan bir ağaç ayakta kalabilir mi? Bir ağaç gücünü
gövdesinden değil kökünden alır. Sizin de tarihiniz olmazsa nasıl geleceğiniz
olacak? Tarihinizi yok sayar ya da unutursanız nasıl geleceği inşa
edebilirsiniz?
6- Ağaç yapraklarıyla gürdür. Bir insan da ailesiyle, sosyal çevresiyle güzel olur,
onlarla tamamlanır. Onlarla varlığın hissettirir. Onun için sosyal ilişkileriniz
önemlidir.
7- Hiçbir ağaç acaba bahar gelecek mi, çiçek açacak mıyım diye düşünmez. Kök,
gövde ve dallar görevini sabırlıca yaparlar. Siz de baharın gelmesini
bekliyorsanız; görevinizi şamata yapmadan sessizce, hakkıyla ve sabırla
yapmalısınız.
8- Meyve veren ağacı taşlarlar. Bilgili, becerikli, başarılı insanlara haset eden çok
olur. Bir işe yaramayan, niteliksiz, silik insanlar kimsenin umurunda
olmazlar. Onun için başarılı insanlar atılacak taşlara mukavemet edemezlerse
başarılarını sürdüremezler.
9- Her ağaç kendi toprağında büyür. Ağaç ancak uygun toprağı bulması halinde
gelişmesini sürdür. İnsan yetenekleri de öyledir; ağaç tohumu gibidir, uygun
zemin bulursa gelişir, sonra çürür gider.
10- Beşikten mezara kadar ağaca muhtacız. Çocukken beşikte, ölünce tabutta
bizimle berabersiniz. Bize hep odun gözüyle bakmayın. Biraz da ibret gözüyle
bakın. İnsanların kulağına küpe olsun diye, sözü şöyle bitireyim; “ Her şey bir
ağacı sevmeyle başlar.” Bundan sonra bir ağacın yanından geçerken durun ve
şarkımızı dinleyin.
Adam ağaca tekrar bakı, “Aslında odun olan bu ağaç değil benmişim meğer” diye
geçirdi içinden…