O hayvan hariç!

Tüm memeli hayvanlar yavrularını emzirir, O hayvan hariç!

Memeli hayvanların gagası olmaz, O hayvan hariç!

Memelilerin dişleri olur, O hayvan hariç!

Memeli hayvanlar zehirli olmaz, O hayvan hariç!

Memeli hayvanlar idrarını başka yerden çıkartır, yavrulamayı başka yerden, O hayvan hariç!

Gagalı hayvanlar gagalarını avlanmak ve sert kabuklu yiyecekleri yemek için kullanır, O hayvan hariç!

Tüm memeli hayvanların midesi olur, O hayvan hariç!

***

Doğurmuyor, yumurtluyor!

Emzirmiyor, derisinden sızan sütü yavrularına yalatıyor!

Kocaman gagası, kuduza benzeyen kuyruğu var!

Dişleri de yok!

Hem zehirli hem de zehri dilinde değil, bacaklarında!

İdrarı ile yumurtası aynı kanaldan çıkıyor!

Gagasından yaydığı elektrik ile yönünü buluyor!

Yanaklarının kenarına doldurduğu küçük taşları diş niyetine kullanıp yiyeceklerini ezerek yiyor!

Perdeli olan ayaklarını istediği zaman perdeleri geri çekerek pençe gibi kullanıyor!

Mide yerine ümük var, yedikleri direk bağırsaklarına gidiyor!

Yumurtalarını ısıtmak için kuyruğunu kullanıyor, kuyruğu ile dişisini de ısıtarak aklınca kur yapıyor!

Yazdıklarımdan daha fazla tuhaf özelliklere sahip bu hayvanın adı ornitorenk!

Ne kadar tuhaf değil mi?

***

Tuhaf ama, böyle bir canlı türü lazım ki yüce Mevla yaratmış, ve illa ki bu canlının da yaşadığı dünyaya dalıp çıktığı denizlere ve besin zincirine bir katkısı var!

En önemlisi ve altı çizilmesi gereken konu bu tuhaflıklar kendi tercihi ile değil, yaratanın hikmeti!

Tuhaf demişken bence yüce Allah’ın irade nasip ettiği insanoğlu ornitorenk den daha tuhaf ve tüm tuhaflıkları insanın kendi tercihi!

Tasarrufu israf edenler yerine etmeyenlerden bekler, diliyle inancının ona adaleti emrettiğini zikrettiği halde, adam kayırır, hak yer hilesiz iş yapmaz!

Halkçılıktan dem vurur halkı küçümser, vatansever olduğunu söyler görevini savsaklar, hayvan sevgisinden bahseder öldürülmelerini savunur, dostluktan arkadaşlıktan komşuluktan dem vurur kendi çıkarları ve rahatı söz konusu olunca herkesi rahatsız eder!

Düzeni bozar, düzelmeyi başkalarından bekler!

Kanundan bahseder, kanunu çiğner!

Girilmez tabelasını görür yine de girer, başkasının arabasının önüne park edip gider! Uyarana saldırır!

Kendi yapmadığı, işine gelmeyen her şeyi başkalarından bekler!

Hakkının yendiğini söyler, hakkı arandığı zaman ortalarda gözükmez!

Dilinden yapılsın, edilsin, alınsın, verilsin sözleri düşmez! Yapması etmesi vermesi gerekenlerin içine kendini dahil etmez!

Bir yerde zulüm varsa, sloganının başına Kahrolsun u ekler ve kahrolmaları için bir şey yapmaz!

Kendine yaramayan her yanlışı eleştirir! Yarayanın lafını bile etmez.

Rızkımı veren Hüdadır der! Neyse…

Televizyona yorumcu olarak, programlara konuşmacı olarak davet edilir, ekranın önünde kamera açıkken başka konuşur, yayın birince başka!

Kürsüde başka konuşur, inince başka!

Ornitorenkten daha tuhaf değil mi?!?

Bir tane ablanın zahide Yetişin programında 23 yıllık eşinin tuhaflıklarından bahsederken söylediği gibi, ayakta başka, yatakta başka, davranışı başka, konuşurken başka, yani bambaşka!

Kendi gibi olanları da eleştirerek edebiyat yapmaktan geri kalmaz, aynı benim gibi.

Bu yazının son satırlarının insanlık alemine bir faydası olmayacağını bildiğim için en azından yazının giriş kısmında ornitorenk den bahsederek genel kültürümüze bir katkıda bulunmak istedim.

En önemlisi de bu kadar tuhaf özellikleri olan ornitorenk in, insanoğlu gibi cinsine bir zararı yok!

Sürç-ü lisan ettimse hamd ola.