Stadlar yeterli,olsada idman yapılabilecek tesis eksik

Bu haftaki konuğumuz Futbol İl Temsilcisi Mithat Ağa. İl Temsilcisi Mithat Ağa, kentimizde spor adına en zor görevlerden birini yürütüyor ve Kocaeli’de futbolun patronu olarak görevini en iyi şekilde devam ettiriyor.

-Sizi tanıyabilir miyiz?

1970 doğumlu, 2 ve 16 yaşında iki erkek çocuk babasıyım. İzmit'te resmi bir kurumda görev yapmaktayım. Lise mezunuyum, üniversiteyi belli sorunlardan dolayı terkettim. Çünkü o dönem Körfez Savaşı vardı ve o dönemde askere de gittik. 15 olarak gittim ama askerliğimizi 19 ay olarak en güzel bir şekilde yaptık. 10 yaşından beri sporun içindeyim ve 10 senedir amatör futbol oynadım. Daha sonra amatör kulüplerde yöneticilik ve kulüp başkanlığını yaptım. Bekirpaşa Spor üçüncü ligdeyken kulüp müdürlüğünü 6 sene yaptım. Daha sonra Federasyon'da görev aldım.

- Bu süreci biraz anlatır mısınız?

Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu'nunda Osman Özbay'ın il temsilciliği döneminde bir dönem gençler liginde tertip kurulu üyeliğini yaptım. Başaran Spor Kulübü’nde başkanlık yaptım. O dönem ikinci kümeden birinde çıktı. Bekirpaşa Spor’da 6 sene görev yaptığım. Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu'nun 2007'de yapılan seçiminde yedektim. 2008'de asil yönetime geldim. 2008'de Bülent Beyazıt il temsilcisiydi, kendisi görevi bıraktıktan sonra Fahrettin Arslan arkadaşımız, vardı kendisi göreve devam ediyordu. Süper Lig birinci küme kura çekimi vardı Altınnal Otel’de ve kura çekimi yapmıştık. O zaman Süper Ligi yaptık ve birinci küme orada ertelendi. Arkadaşımız 10-15 gün sonra il temsilciliğinden istifa etti. Bu arada il temsilcisi yoktu, zaten il temsilcisi arıyorduk işte sağ olsun murat Başkan da söyledi. şahsım adına ben üç tanesini verdim.

- Arayış içinde olurken ihale size mi kaldı?

Teklif şöyle geldi, baya isimler söyledim, çalıştık, isimler belirledik, benim hiç aklıma gelmedi. Oğlumu okuldan almaya giderken eşim de geldi. O arada Murat başkan aradı beni abi böyle böyle bir durum var dedi, sen ilk temsilcisi olarak yapar mısın dedi. Kendisi de araştırmış. Eğer il temsilcisi olursam zaman ayrılmayacağımı söyledim. Sana her türlü yardımcı olacağız dedi. Yanında eşim var, önce ona sormam lazım, önce hayat arkadaşımla paylaşacağım dedim. Telefonda eşimle konuştu ve eşim de bana senin mutlu olacağın yerde ben senin yanındayım dedi. Yani eşimden destek çıktı, görevi kabul ettim. Murat Aydın'a söyledim, yazım geldi ve cuma sabahı uçakla Antalya'ya seminere gittik. Orada da sordular, kalktım kendimi tanıtırken iki günlük İl temsilcisiyim dedim. Çünkü bana cuma günü tebliğ yazısı geldi ve ben cuma günü Antalya'ya gittim.

-Yani koltuğu oturmadan göreve gittiniz...

Evet, öyle… Dönüşüm ise muhteşem oldu. Döndüğüm günde olaylı bir müsabakaya denk gelmiştim yani hakem darp edilmişti, öyle bir müsabaka. Benim birşeyleri değiştirmem gerekiyordu. Yaşanan olaylarda daha önce verilen cezalara baktım yani şahısın yaptığı cezayı ben kuruma mal etmemek için orada bir karar verdim. Kişinin yaptığı birşey kuruma mal edilemez dedim. Kişiye ceza verildi. Orada ben vicdanen rahatım. O günden beri çalışıyorum, 2009'dan beri bu görevdeyim. Burada tabii ki çalıştığım kulüp başkanlarına, yöneticileri ne kadar herkese teşekkür ediyorum. Çünkü onlar da Allah razı olsun bana güveniyorlar, söylediğim şeylerde, vermiş olduğum kararlarda pek itiraz eden olmadı bugüne kadar. Kulüplerden geldiğim için kulüplerin sıkıntılarını çok iyi biliyorum. O sıkıntıları yaşamamaları için onlar beni arayıp sorunları söylemeden ben sorunları halletmeye çalışıyorum. Yani adamın sıkıntısı vardır, ekonomik sorunu vardır, sporcu potansiyeli azdır… Bunları yaşamamak için elimden ne geliyorsa yapıyorum.

- İl temsilciliği yaparken kimseye yaranamazsın, kimseye mutlu edemezsin mutlaka bir taraf mutsuz oluyor. Maç saatlerini, maç programını hangi kriterlere göre yapıyorsunuz ?

Haftada 150 tane maçın varsa önce maçları masaya yatırıyoruz. Aynı gün takımın 2 maçı olduğu zaman öncelikle onları ayarlıyorum yani saat konusunu.Gelen talepler de oluyor. Ayrıca Emniyeti nasıl getiririz, yani geliş gidiş saatleri ayarlamam lazım ayrıca müsabakaya sağlıkçı nasıl yetiştirebilirim… Bazı yerlerde statta 2 yada 1 sağlıkçı var bütün şartları ayarladıktan sonra taslağı hazırlıyorum. Bir taslak 7 günde hazırlanır çünkü en son pazartesi günü son gelen talepleri değerlendirdikten sonra bunları yerlerine yerleştirip hiç kimsenin mağdur olmamasını sağlamaya çalışıyoruz. Takımların hafta sonu oynayacağı müsabaka sayısı çok önemli, saat farkları çok önemli. Kulübü dikkate almak zorundayız, sınav varsa dikkate almak zorundayız, çalışan varsa onu dikkate almalıyız. Kimseyi mağdur etmemek için çalışıyorum. Akşam 19.00’da verdiğim maçı 19.15’te yapıyorum. Nöbet değişiklikleri olduğu zaman sıkıntı yaşanmasın diye böyle uygulama yapıyorum. Çünkü orada sıkıntı yaşandığı zaman ilk aranacak kişilerden bir tanesiyim. Kulüplerin de biraz özveride olması lazım. Lig maçı alırken kendi maçını düşünmemesi lazım. A'daki insanı mutlu ederken B'deki insanı mağdur etmem.

- Yöneticilerin bu maç programlarında olmaması konusunda ne düşünüyorsunuz?

Benim yapımda şu var; kulüplerden gelen insanların faal olmaması lazım. Bölgenizdeki takımların talepleri varsa size gelen her şeyi getirin beraber yapalım. Bu anlamda benim sıkıntım yok. Ben o sistemi oturttum. Gönül ister ki kendi rahat çalışabileceğin arkadaşların olsun. Bugüne kadar benimle çalışan arkadaşlardan rahatsız değilim. Çünkü faal değiller. Belki 1-2 tanesi faal ama faal olan arkadaşlar da kesinlikle kendi kulüpleri adına hiçbir zaman talepte bulunmamışlardır. Bu arkadaşlar kendi kulüpler adına hiçbir zaman bir talepte bulunmuşlardır. Öncelikle kendi bölgelerinde kendi liglerinde bir talep varsa onları getirip o masada değerlendirmemiz lazım. Eğer maç talebi varsa o bölgeden sorumlu arkadaş bana iletir programı, bakarız. Eğer programda aksilik yoksa yapabiliyorsak yaparız. Tertip kuruludan bugüne kadar gelen arkadaşlarımı takımları şampiyonluktan gitti küme düştü… Hani bazen şu vardı ben tertip kurulundayım, belki bir şeyler yapabilirim ama kesinlikle öyle bir şey yok. Geçmişte olmuş olabilir ona bir şey diyemem ama tertip kurulunda görev yapan arkadaşlar tarafsız olan arkadaşlardır. Kesinlikle taraf olma şansları yok ama o bölgenin takımlarının menfaati doğrultusunda elbirliğiyle hepimiz beraber bir şeyler yaparız, yardımcı olmaya çalışıyoruz ama kimsenin de taraf olmasına müsaade etmem.

- Süper amatör birinci kümenin tertip komitesi seçilen arkadaşlar ikinci kümeye baksa, ikinci kümede seçilenler arkadaşlarda birinci kümeye baksa daha büyük avantaj getirmez mi?

İnsanların zamanı çok önemli. Çok acil olduğu zaman iki defa toplantı yaptığımız oluyor. Ne oldu şimdi bu insanlar emekli insanlar. 2. kümedeki adam kendini ona göre ayarlıyor. Süper lig birinci kümedeki lig devam ediyor. Birinci küme başlasa bile onların ligi ve play off'u devam ettiği zaman şimdi 2. kümeyi buraya soktun, onu oraya soktuğumuzda tezat oluşur.

-Özellikle altyapılarda çok yaşanıyor takımlar ligden çekiliyor lig oynarken üçüncü ya da dördüncü haftadan sonra çekiliyor veya ilk haftada çekiliyor. Bunlarla ilgili yukarıya ne kadar yaptırıcı özelliğiniz olabilir neler yapılabilir?

Futbol Federasyonu’na teşekkür etmek istiyorum. Çünkü ben geldiğimde alt liglerde üçer tane takımla gidiyorduk biz. U 14, 15, 16, 1 üçer taneydi. U 19 bu sene 5 oldu, diğerleri de dörder tane oldu. Bizim kulüplerimizin burada yapacağı tek şu var; lige katılımı sağlıyorlarsa katılabileceğin kadar lige katıl. Benim elimde elli tane takım olsa derim ki 50 tane takım var onlarla 10'arlı 5 grup yaptığın zaman uzun vadeli lig oynayacaklar. Federasyon ligten çekilen takımı bir yıl dinlendir diyor. Bu da bana ters. Ana takımın 2 tane altyapısıyla lige girmişse bir tanesinden çekilmişse ana takımın bir dahaki sezona başlarken en az -3, -6 puanla lige başlamalıdır. Bu ibareyi koyduğun an hiç kimse ligten çekilmez ve lige katılım sağlıklı bir şekilde çıkar.

- Altyapıların bir derdi var mart ayına kadar bütün şampiyonlarının Türkiye Futbol Federasyonu'na bildirmesi gerekir bununla ilgili görüşlerinizi alabilir miyim…

Bu sene çok sıkışmış bir lig geldi. Şimdi herkes kendi penceresinden bakıyor. Kitapçıkta yazan bir tarif var ve ben bu tarihten en az 10 gün önce federasyona bildirmek zorundayım. Ligleri yaparken çocukların eğitimlerini aksatmamalıyım, çocukların eğitimini göz önünde bulundurmak zorundayım. Ayrıca bölgesel şartlar da var…

- Emniyetsiz maç oynama olayı oturdu mu?

Ufak grupların olduğu maçta polisin orada olması sabah gelip akşama kadar durması bana ters. Bu oluşumda da katkısı olan herkese teşekkür ederim. Bence oturdu. Hedefi yukarıya doğru götürmemiz lazım. Bunun için yöneticinin, antrenörün, sporcunun iyi bir eğitim alması lazım. Biz yöneticisine anlatacağız, yöneticisi sporcusuna anlatacak. Kimse eğitimi farklı algılanmasın, futbolda sertlik olacaktır. Ama düdük çaldığı zaman her şey bitecektir, dostlukları yaşatmamız lazım.

- Bayan basketbol liglerinde görüyorum, sağlık arabası gelmediği zaman çoğu maç yapılmıyor ama bizim maçlarımıza baktığımız zaman emniyet gelmediği zaman oynatılmıyor ama sağlıkçı gelmediği zaman oynatılıyor. Sizce bu doğru mu değil mi?

Türkiye genelinde hiçbir ilk bütün amatör sahalara ambulans gönderme şansı yok. İl Sağlık Müdürlüğü yapıyor ama ücreti çok yüksek, bunu hiç kimse karşılayamaz. Bir de şu an hafta sonu en az 20 tane sahada müsabaka oynatıyoruz. 20 tane ambulansının oraya gelme şansı yok. Şu an Kocaeli yüzde 98'i diyelim sağlıkçının bulunması için elimden geleni yapıyorum. Biz çabalıyoruz. Sağlıkçıları bütün müsabakalara götürmek zorundayız. Diğer illere vurduğumuzda diğer illerde sağlıkçı konusuna zor yanaşır. Gönül ister ki her müsabakada sağlık odaları bulunsun, sağlıkçılar yer alsın. Mesela Cephanelik stadımızda sağlık odası var sağlıkçılar geliyor. Çantası, ilaçları Federasyon tarafından veriliyor ama ben yeterli bulmuyorum. Neden haftasonu müsabakalarında tam teşekküllü doktor olmasa bile asistan görevlendirmesi güzellik ama bu federasyonları aşıyor. Sağlık Bakanlığı'nın bunu yapması lazım. Ama burada da sağlık Bakanlığı bir şeyler yapmış. Federasyonun dediği gibi her kulübün kendi sağlıkçı temin etmesi zorunlu. Antrenör zorunluluğun yanına masör zorunluluğu getirebilseler iyi olur. Çünkü kulübün sağlık sorumlusu her şeyi bilen o. İlk ilk müdahaleyi yapan kişi kulüp adına o.

- Kocaeli'de sahalar yeterli mi ve siz bu konuda ne yapıyorsunuz ve çim saha için sağlıklı olmadığı söyleniyor. Siz ne diyeceksiniz?

İlimizdeki müsabaka oynanacak stadlar yeterli, fazla bile. Ama idman yapılabilecek tesis anlamında eksik. Umarım her ilçeye 2-3 tane 50'ye 70, 40'a 80 tesisler yapılıp iki üç tane kulübe verebilirsiniz. Kulüplerde hem orada futbol okulunu kurar, hem kulüplere gelir olur. Böylece tasarrufta sağlanır.

- Futbol camiasına mesajınız ne olacak?

Kocaeli'de amatör spora gönül vermiş herkese teşekkür ediyorum bizler bir şey yapacaksak elbirliğiyle yapalım önerisi olan önerisini getirsin öneri ferdi olmasın öneri Kocaeli genelini kapsayacak öneriler olsun. Sağlıklı bir şekilde liglere katılsın. Biz birlik ve beraberlik içerisinde bulalım, güzellikler oynatalım, güzel başarılar getirelim. U12, U11 ligleri benim şenlik liglerim. Burada antrenörlerin kitapçıkta yazdığı gibi ne şekilde oturacağı, nasıl hareket edecekleri belli buna uyumaları yeter. Amacımız şenlikse, şenliğe velilerinden yöneticilerine kadar herkesin destek olması gerekiyor. Güzel olan şeylerin basına yansımasını istiyorum. Hatam varsa bana söylesinler ama birşey oluyor, bilgim dışında basına yansıyor. Muhatap olan bensem arasınlar doğrusunu söylerim. 9 senedir beni en çok üzen geçen sene Kartepe Derbent maçında Kartepe'nin çok sevdiğim hocası Faruk ve yöneticisi vardı, onların tutumları beni beni çok üzdü. Babam da olsa kimseye ayrıcalık yapmam. Herkese eşitim ama farklı yerlerde farklı konuştukları için üzüldüm. Olay benimle ilgili de değildi. Keşke sağduyulu olsalardı.

-Hedefiniz nedir?

Spor adına hizmet etmekten hoşlanan bir insanım. İnsanların mutlu olmasını istiyorum. Gönül ister ki il dışında biryerlerde olayım, faydalı olayım. Ben hiç biryerde birşey talep etmiyorum, Mutlaka yaptığımız işi gören insanlar vardır. Bizi değerlendirirlerse de sonuna kadar görevimizi yaparız.