Atölye öncesinde Müze Müdürü Rıdvan GÖLCÜK’ün “ Mağaradan Gökdelene, Taş Aletlerden Tablete İnsanlığın Kısa Öyküsü” adlı sohbet tadındaki sunumu ile paleolitik ve neolitik dönem hakkında bilgi verdi

Taş Atölyesi

Ardından bahçede, Arkeolog M. Selim KAHVECİOĞLU obsidyen malzeme ile yüzbinlirce yıldır el aletlerinin nasıl yapıldığı uygulayarak gösterdi. “ Kocaeli’de obsidyen kaynağının bulunmadığını ama bölgeye mutlaka ticaret yolları ile gelmiş olabileceğini” belirten Kahvecioğlu Kocaeli’de 220.000 yıllık el aletleri bulunduğunu belirti. Yanı sıra izleyicilerin sorularını yanıtlayan Kahvecioğlu programın sonunda ise alet yapımını uygulamak isteyen müze ziyaretçilerine çalışma yaptırdı.

Niçin 30. Enlem?

Atölye sonunda bir kapanış konuşması yapan Müze Müdürü Rıdvan GÖLCÜK; “ Bugün yapılan taş atölyesi ilimizde bu alanda yapılan ilk atölye çalışmasıdır. Hatta denilebilir ki deneysel arkeoloji konusundaki ilk çalışmalardan birisidir aynı zamanda. Bu atölye çalışmalarının devamını getireceğiz. Hafta sonunda yapmamız konusunda ziyaretçilerden yoğun ilgi geldi. Mutlaka çalışan ziyaretçilerimizi düşünüp hafta sonu da gerçekleştireceğiz. Son derece önemli çalışmalar bunlar. Böylece deneyerek, uygulayarak insanlar eserlere temas ettiğinde birçok önyargı yıkılıyor. Tarih, arkeoloji ve müze birden bambaşka bir boyutta algılanıyor” dedi. Etkinlik afişinde görülen “ 30 Enlem” in ne ifade ettiği kendisine sorulduğunda ise “ Bilindiği gibi 30. Enlem ilimizden geçiyor ve bu saat dilimini kullanan birçok ülke var. Bu önemli bir konu. Ancak bu konuda bugüne kadar ilimizde önemli bir çalışma yapılmış değil. Biz bahçede yaptığımız tüm etkinlikleri “30. Enlem Sohbetleri” olarak isimlendirdik. 30. Enlem vurgusunu arttıracağız, bunu tescilleyeceğiz. Bu konuda çok daha önemli projelerimiz var, yakında herkes haberdar olacak” dedi

Atölyenin ardından ziyaretçilerle toplu fotoğraf çekilmesi ile birlikte etkinlik son buldu.