Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dehası ve öngörüsüyle, Türk kadınının azmi ve mücadelesinin eseri hak ve kazanımlarımızın meyvelerini genç Türkiye Cumhuriyeti sonuna kadar kullandı.
İlk mimar, mühendis, doktor, sanatçı, gazeteci, pilot kadınlar ülkede büyük bir değişimin öncüsü oldu…
Çünkü kadınsız bir demokrasi olamaz… Kadının insan hakkı ihlaline son vermeden ülkemizde rahat nefes alamayız…Neden hep kadın hakları diyoruz onu da düşünemiyorum. Bakın bizi doğuran da bir kadı, çocuklarımızın anası da bir kadın demek ki onlar olmadan bizim varlığımız da sıfır değil mi?
Türk ulusunu özgürce yöneten Kağanların yanındaki Al bilge hatunlar kadın değimliydi? Her ne kadar devleti yönetenler erkek olsa da devleti bilenler kadın değimliydi?
Buradan olayı tam detayları ile ele alacak olursak ekonomik ve siyasal bakımdan kadınlarımız devletin her aşamasında bulunmalı ve söz sahibi olmalıdırlar.
Ne var ki zaman içinde Türk kadını ile Türk erkeği arasındaki eşitlik bozulmuş, kadınlar birer eşya durumuna gelmişler, bütün haklarından yoksun bırakılmışlardır. Yurdumuzda kadın haklarına baktığımız zaman Tanzimat döneminde birkaç kıpırdanmanın olduğunu görürüz ki, Vatan şairimiz Namık Kemal'ın bu konuda birkaç makale yazdığını görmekteyiz.
Türk kadınını Halide Edip Adıvar'ları, Fatma Aliye hanımları, Nene hatunları, Kurtuluş savaşında cephenin en önlerinde gördüğümüzü unutmamız gerekmektedir. Bizim kadınlarımız Anadolu'nun çilekeş hanımları Kurtuluş savaşında tarlasını ekmiş,eşiyle omuz omuza cephede savaşmış,çocuğunu ve yanına mermisini koyarak cepheden cepheye koşmuş alnı ak elleri nasırlı çilekeş bir kadın değil midir?
Cumhuriyeti ilan ederek bize özgürlüğümüzü sağlayan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına ne kadar minnet ve şükranlarımızı sunsak azdır bile,Atatürk vasıtası ile onun öncülüğünde Türk kadını büyük aşamalardan geçmiş Avrupa'lıyım diyen pek çok ülke kadınından önce siyasi haklarını alarak seçme ve seçilme hakkına kavuşmuştur.
Erkeklerin çalıştıkları bütün işlerde Vali,Avukat,Doktor,şoför,öğretmen ,hemşire,pilot gibi mesleklerde başarı ile çalışmışlar ve bugünkü Cumhuriyet Türkiye'sinde çalışmalarını başarıyla yürütmektedirler.
Şehirde bale yapmakta usta olan kadınımız, Anadolu'da da tarla sürmekte geri kalmamaktadır.Erkeğinin yanında onunla omuz omuza yürümektedir.Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim,kadınlarımız haklarına tam anlamıyla kavuştular mı,hayır onları layık oldukları yere çıkarrnada da büyük gayret etmemiz gerektiği inancındayım.
Ülkemizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk diyor ki…..
” — Ey, kahraman Türk kadını!.. Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde, göklerde, yükselmeye layıksın.”
“Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir milletinde Anadolu köylü kadının üstünde, kadın çalışmasından söz etmeye imkan yoktur, hiçbir milletin kadını, Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim diyemez.” Onun içindir ki ayaklarının altında cenneti barındıran analarımızın ellerinden öpüyorum.