ATATÜRK’ün sağlığında DUYUNU UMUMİYE tasfiye edilmiş, dış borçlar ödenmiş, büyük bir eğitim, kültür ve sanayi hamlesi yaşanıyordu. Latin harflerine geçilmiş,tekke ve zaviyeler kapatılmış, eğitim çağdaşlaştırılmıştı.
Milli kağıt üretimi çok önemliydi.
İşte bu şartlarda 1936 yılında SEKA kuruldu. SEKA aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesi, çağdaş bir eğitim ve kültür merkeziydi.
**
Örneğin, işletmeye teknik eleman temini için benim de üç yıl okumaktan gurur duyduğum SEKA ÇIRAK/MESLEK OKULU böyleydi. Bu okuldan müthiş kaliteli kağıtçı ve makineciler yetişti ve SEKA’ yA hizmet etti. Bir kısmı da benim gibi ilaveten gece okullarına giderek üniversite kazandı. Avukat, mühendis ve işletmeci oldu, kente ve ülkeye hizmet vermeye çalışıyor…
İzmit demek SEKA ve kağıt demekti. Mekanik atölyesinde öyle ustalar, öyle araç ve gereçler vardı ki, imkan tanınsa adeta uçak üretilirdi uçak. SEKA ile Kağıtspor kuruldu, SEKA Sineması, SEKA lokali, eğitim müdürlüğü, SEKA Kampı, yazlık sinema gibi kültür çalışmaları vardı. Nerde onlar, yoksa onların müzesi bile yok şimdi. Bir ara SEKA’ da 7500 çalışan vardı. İzmit SEKA değişik illerde daha sonra kelepir fiyatına satılacak/özelleştirilecek 9 tane daha kağıt fabrikası yaratmıştı. Hepsi kapatıldı!
**
Geçenlerde Atatürk’ü anacağımız günden birkaç gün önce, ATATÜRK’ e nispet edercesine SEKA KAĞIT MÜZESİ iştahla ve gururla açıldı. Ne tür bir gurur ise? Senin yokluk içinde kurdurduğun fabrikanı müzelik yaptık dediler ATATÜRK’e… Adeta “Artık kağıt üretmiyoruz, istihdam sağlamıyoruz, SEKA kültürünü yok ettik, kağıt üretimini tarihe gömdük, müzesi ile yetineceğiz ”demenin gururu mu bu? Çok yazık çooook…..
**
SEKA’nın en değerli binalarını dil ve edebiyat derneği gibi kendilerine yakın kurumlara verdiler. SEKA meslek okulu mezunları derneğine vermezler, SEKAlılar derneğine vermezler. Çünkü orada kendi kültürlerini empoze edemiyorlar. Bu şehrin kültürel hafızası silinmeye, dönüştürülmeye çalışılıyor, farkında mısınız?
**
Elin oğlu Almanya’da Mercedes müzesi yapıyor, görenler bilir muhteşem. Orada ilk arabadan başlayarak eski arabalarını sergiliyorlar.
Müzenin yanında muhteşem yeni Mercedes arabalar üreten fabrikaları yenilenmiş durumda çalışıyor, araç ihraç ediyor ve döviz girdisi sağlıyor ve gurur duyuyorlar. Biz ise kağıt üretimini bıraktık, dışarıdan kağıt alıyoruz diye müzesini yaparak gurur duyuyoruz.
**
SEKA’nın kapanması demek, İzmit kültürüne ihanet etmek demek… İlla kapatacaksanız, hiç olmazsa sembolik olarak orada değerli kağıt üretin, SEKA’nın sosyal ve kültürel değerlerini koruyun, kurumlarına değer verin, onlara uygun yerler verin.
**
Arazinin depo olan sahil kısımlarını büyük paralar harcayarak SEKA Park yaptınız, işyerlerini kendi yandaşlarınıza ihalesiz devrettiniz.
Arazinin büyük bir bölümünü halka kapatarak bedavaya film platosu diye verdiniz. Dünya üretiyor, geliştiriyor, üretirken eskiyi müzeye koyarak gurur duyuyor, bizimkiler de müzesini yaparak üretmeyi bıraktıkları için gurur duyuyor, bunu da topluma öyle empoze ediyorlar.
Müzeyi yap, müze iyi bir şey, ama müze ile yetinme, üret, SEKA kültürünü koru ve geliştir.
SEKA’nın kapatılması ve böyle uygulamalar yapmak demek İzmit-SEKA kültürünün yok edilmesi, başka kültürün dayatılması, kentin kültürünün erozyona uğratılması, dönüştürülmesi demek.14 yıl oldu, herhalde artık farkındayız değil mi?