Şirket dönüşümlerini aslında iki türlü ele almak gerekmektedir.
Birincisi bir şahıs işletmesinin sermaye şirketine dönüşmesi, ikincisi de Limited Şirketin AŞ’ye dönüşmesi.
Sözü edilen dönüşümlerde önemli vergi avantajları bulunmaktadır. Ancak bu avantajdan yararlanmak için belirli şartlarında sağlanması gerekmektedir. Aksi durumunda kaş yapayım derken göz çıkarmış olunabilir.
Şahıs İşletmesinin Sermaye Şirketine Dönüşmesi
En önemli avantajlardan biri, aktifte yer alan taşınmazların devirden sonra satılması durumunda ortaya çıkan değer artış kazancına ilişkindir. Maliye bakanlığı vermiş olduğu özelgelerde konuyla ilgili görüşü şöyledir.
Kazancı bilanço esasına göre tespit edilen ferdi bir işletmenin bilançosunda kayıtlı iken gelir vergisi kanununun 81. maddesi kapsamında aktif ve pasifiyle bir sermaye şirketine devredilmesi halinde taşınmaz satış kazancı istisnası uygulaması açısından iki yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak; “… söz konusu taşınmazın sermaye şirketi adına tapuda tescil edilmiş olması şartıyla, şirket aktifine kaydedildiği tarihin dikkate alınması gerekmektedir…” Denilmektedir.
Dolayısıyla şahsın bu taşınmazı çok önceden almış olmasının bir önemi kalmamaktadır.
Limited Şirketin, Anonim Şirkete Dönüşümü Durumunda
Bilindiği üzere taşınmaz satışında doğan değer artış kazancı ve KDV istisnası uygulaması önemli bir konudur. En önemli şartlardan biride bu taşınmazın şirket aktifinde en az iki tam yıl kalmış olmasıdır. Bu iki yılın hesabı ile ilgili olarak maliye bakanlığı görüş değiştirmiştir.
Limited şirketlerin anonim şirkete dönüşmesi halinde anonim şirket hisse senetlerinin iktisap tarihinin ne olacağı konusunda vergi dairelerinin daha önce vermiş olduğu özelgelerde, limited şirket ortağı olan ortaklara verilecek anonim şirkete ait hisse senetlerinin ilk iktisap tarihi olarak söz konusu ortakların limited şirketin sermayesine iştirak ettikleri tarihi vermekteydiler. Böylece, limited şirketten anonim şirkete dönüşen bir şirket nevi değişikliği yapar yapmaz hisse senetlerinin basıp 2 yıl beklemeksizin satabilmekte ve vergileme söz konusu olmamaktaydı.
Ancak kısa bir süre önce MALİYE BAKANLIĞI tarafından verilen bir özelge ile görüş değişikliğine gidilmiştir. 14.02.2018 tarih ve 62030549-120(Mük.80-2017/386)-154561 sayılı özelgeye göre, genel olarak hisse senedi üzerinde tasarruf hakkına sahip olunan tarihin iktisap tarihi olarak dikkate alınması gerekmektedir, denilmektedir.
Söz konusu özelgenin sonuç bölümünde ise, ortağı olunan limited şirkete ait ortaklık hakkının, anonim şirkete dönüşmesinden sonraki bir tarihte hisse senedi çıkarılmak suretiyle hisse senedine bağlanmış olduğundan, sahip olunan hisse senetlerinin satışının değer artış kazancı kapsamı dışında değerlendirilmesinin tespitinde, iktisap tarihi olarak şirket hisse senetleri üzerinde tasarruf hakkına sahip olunan yani HİSSE SENETLERİNİN BASTIRILDIĞI tarihinin esas alınması gerekmektedir.
Bu konuda uygulama yapan şirketlerin bu hususta olumsuz bir durumla karşılaşmamaları için dikkatli olmaları gerekmektedir.