SPOR NEDİR? NE İÇİNDİR? NİYE YAPILIR?

   En önemlisi günümüz dünyasında bu soruların cevaplarını kaç kişi biliyor? Aslında caddede yürüyen on kişi ye soralım, eminim ki dokuz kişi bu soruya cevap veremeyecektir. Bu durum, Türkiye’nin Dünya’da spordaki yerini çok açık göstermektedir. Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim: Türkiye sporda Dünya sıralamasında iyi durumda sayılmaz çünkü Dünya üzerinde bağımsız olan ve bayrakları uluslar arası arenada devlet sayısı 222’dir.Bu devletlerarasında sporda bizden çok önde olan AMERİKA, ASYA( ÇİN, JAPONYA) ve AVRUPA devletleri bulunmaktadır. Türkiye, sporda Dünya sıralamasında bu sebepten dolayı ilk on arasına girememektedir. Peki, bizim diğer ülkelerden (bizden önde olan) farkımız nedir? Neden Dünya sıralamasında ilk on arasına giremiyoruz?
Türkiye’de en fazla uğraşılan spor dalı “futbol” dur. Aynı zamanda bende futbol okulunda antrenörlük yapmaktayım. Acaba Türkiye futbolda uluslararası arenada ne durumda? Takımların Dünya sıralamasında 1 yıllık performansının göz önüne alındığı değerlendirmede: Fenerbahçe, geçen aya oranla 7 sıra gerileyerek 36.sıraya indi. Uluslar arası futbol tarihi ve istatislikleri federasyonunun ( I,F,F,H,S ) 1 ŞUBAT  2008 ile 30 OCAK 2009 tarihleri arasını göz önüne aldığı değerlendirmede geçen ay  29.sırada bulunan Fenerbahçe 163,5 puanla 36.sırada yer aldı. Galatasaray  6 sıra gerileyerek 49.sıradan 55.sıraya indi. Beşiktaş 107 puanla 110. sıradan 122. sıraya geriledi. Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş takımları Türk Futbolu’nun Dünya’ ya açılan kapıları diyebiliriz. Diğer bir değişle “ ÜÇ BÜYÜKLER”. Sizce bu takımların Dünya sıralamasındaki yeri ne durumdadır? Üzülerek söylemekteyim ki ülkemizde en çok para kazandıran, gelişen, unvan sahibi futbolda bile içler acısı durumdayız. Aslında bu soruların sebeplerini araştırmak çok kolay mesela bu sorunların başında sporda siyasi rant peşinde olanlar gelmektedir. Bu siyasi getirim genel olarak “ADAM KAYIRMACA” şeklinde yapılmaktadır. Ülkemizde çok iyi sporcular olmasına rağmen, alanına hakim olup ta umut vaat eden ve buna karşılık bir yerlere gelemeyen bir çok sporcu var. Bu kimseler bazı yerlerde part-time olarak bazı yerlerde ise devamlı çalışmaktadır. Peki, neden bu sporcularımızı kendi alanında değerlendiremiyoruz. Son zamanlarda beni en çok üzen ve kızdıran olay yakın zamanlarda düzenlenen “PEKİN OLİMPİYATLARI” nda ata sporumuz olan güreş sporunda bile adımızı, kimliğimizi duyuramamamız: Türkiye, Pekin Olimpiyatları’nda daha 5. günde 25. sıradan 31. sıraya geriledi. Türkiye bir gümüş madalya ile 31. sırayı 6 ülkeyle paylaştı.
Şimdi sizlere soruyorum : “ Neden biz Pekin Olimpiyatlarında başarılı performans sergileyemedik? “  Bence bu olimpiyat bize büyük bir ders olmalıdır. Çürümeye yüz tutmuş sporcularımızı bulmalı ve kazanmalıyız. Bu sporcularımızı siyasi getirimin kurbanı etmemeliyiz. Maalesef ülkemizde arkası sağlam olmayan sporda bir yerlere gelememektedir. Antrenörlük yapmış olduğum futbol okulunda gelecek vaat eden sporcularımız mevcuttur. Ama bazen oturup kara kara  düşünmekten kendimi alamıyorum. “ ya bunlarda bu siyasi getirimin kurbanı olursa” diye. Aslında bunlar benim düşüncelerim olmakla birlikte 70 milyonun bildiği şeyler. Ama asıl beni korkutan olay: Kimse bu duruma karşı gelemiyor ve yapılan bu haksızlığa kimse karşı çıkamıyor. Neden bu haksızlığa karşı gelemiyoruz? Sebepleri çok açık: araştırmıyoruz, okumuyoruz, takip etmiyoruz…
Birçok konuda Avrupa’yı örnek almaktayız. Mesela: giyimde, yiyeceklerde hatta başımızı koyduğumuz yastıkta bile. Peki, soruyorum: neden sporda Avrupa’yı örnek almıyoruz. Millet olarak bizi asimile edecek şeyleri örnek aldıkça her alanda, yerinde sayan bir toplum olmaya mahkum olacaktır. Bence spordaki felsefemiz bizden daha iyi olan devletleri örnek alıp göz önünde tutmalıyız. Bu düşünce 70 milyon kişide olmalıdır ki bizde artık değişen, ilerleyen, gelişen SPOR DÜNYASI ‘NA ayak uydurabilelim…