CHP İl Binasında gerçekleşen basın toplantısına CHP Genel Başkan Yardımcımız Sezgin Tanrıkulu, İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak ve PM üyeleri Dursun Bulut, İbrahim Yener, Saniye Nazik Işık, Sevnur Yıldırım, Berrin Bilekçi ve İl yöneticiler katıldı. Bugünkü ziyaretin nedeni Bolu’dan başlayan Cumhurbaşkanlığı seçim çalışmasıdır diyen CHP İl Başkanı Yalçın Kuşkan”  Bolu, ,düzce, Sakarya ve Düzce babında yapılan bir çalışmadır” dedi.

BU SEÇİM TÜRKİYE İÇİN BİR DÖNEMEÇ OLACAK

Pazar günü Türkiye tarihinde önemli bir dönemeç olacak diyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, “ İlk defa Cumhurbaşkanlığı seçiminde halk oy kullanacak. Ya daha çoğulcu bir yapıya sahip olacak yada diktatörlüğe giden bir rejim olacak. Bir genel başkan, belediye başkanı, muhtar yada meclis üyesi seçmiyoruz. Biz bu seçimin Türkiye’de yeniden bütünleşmenin, iç barışın, birliğin bir işareti olmasını arzuluyoruz. Bu yüzden büyük bir uzlaşı adayı olan Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday olarak çıkardık. Bu seçim bir dönüm noktasıdır “ dedi.

TÜRKİYE KUTUPLAŞTI

Neden bu seçimin önemli olduğunu ifade etmeye çalıştıklarını söyleyen Tanrıkulu, “ AKP’yi sevenler bu açık tehlikenin farkında değiller. Kendilerini de içten temsil edecek İhsanoğlu’na oy vermeliler “ dedi. Türkiye çok kaygı verecek şekilde kutuplaştı. Başbakan, bir öfke dilini yarattı. Kendisine oy vermeyenleri iç düşman olarak kabul etti. Maalesef bunu Cumhurbaşkanlığı seçiminde de uyguluyor. Önceki gün ise yeniden kimlikleri aşağılayan dilini kullanmaktan çekinmedi. Böyle bir kişinin Türkiye de birliğin sembolü olan Cumhurbaşkanlığı makamında olmamasını düşünüyoruz” diye konuştu.

DÜRÜST VE ADİL BİR SEÇİM YAPILMIYOR

Türkiye bir korku imparatorluğuna dönüştü diyen Tanrıkulu, “83 yaşında 50 yıllık partili olan bir yurttaşımız torunu işe gidebilsin diye partiden istifa etmek zorunda kaldı. Kendisine eğer parti üyeliğin devam ederse torunun işe giremez denmiş. Bunun birçok örneği var” dedi. Sakarya’da adayımızın broşürünü dağıtan 2 kadın partilimiz emniyet tarafından gözaltına alınmış. Bu seçim dürüst ve adil yapılmıyor. Türkiye’nin her yerinde uygulanan bir baskı ortamı var.  Tüm iktidarın gücünü kullana bir Başbakan ve bağışlarla kampanyasını yürüten bir aday var. Pazar günü vatandaşlarımızın buna dur diyeceğini umuyoruz” dedi.

BAŞBAKAN İŞİD’İN MORAL DESTEKÇİSİDİR

10 Haziran’da Musul’da 49 yurttaşımız ve konsolosumuz İŞİD tarafından rehin alındı diyen Tanrıkulu, “ hala onlardan bir haber alamadık. Konsolosluk ülke toprağıdır” dedi. İki aydır rehin alınmış olan bu yurttaşlarımız için Başbakan sadece üzüldüm diyor. Türkmenlere karşı işlenen vahşete tek kelime etmeyen bir Başbakan var. Şengal baskı altında ama Türkiye’den tek bir ses için çıkmadı. Başbakan İŞİD’in moral destekçisidir. Türkiye tüm imkanlarını lojistik kaynak olarak İŞİD’e kullandırmıştır. Açıkça ifade ediyorum, Başbakan Adana’da yakalanan silahlarla ilgili olarak yalan söylemiş ve söylemeye devam etmiştir. İnsani yardım değildir”  dedi.

BAŞBAKAN’IN ELİNDE İNSANLARIN KANI VAR

Yasa dışı dinleme yapıldığını hepimiz zaten biliyoruz diyen Tanrıkulu, “ aradan 7 yıl geçti. Kendisine bir şey yapılmadan neden bir müdahale yapmadı. Başbakan değil miydi benim polisim destan yazdı diyen. Başbakan bu konuda sabıkalıdır. Elinde insanların kanı vardır. 8 gencimiz öldürüldü geçen sene. Bir tanesine başsağlığı vermedi. Şimdi bu başbakan’dan hukuk bekliyoruz, insanlara eşit davranmasını bekliyoruz” dedi. Seçimlerde kullanılacak olan zarflar hakkında görüşünü açıklayan Tanrıkulu, “ daha önümüzde 4 gün var. YSK bu zarfları tekrar bastırabilir. YSK’nın buna açık net bir cevap vermesi lazım” diye konuştu.