Hafta sonu Afyon’a yaptığımız tur programında ki izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istedim.
Dilerseniz Afyon şehir geçişini kaplayan ana kara yolu üzerindeki kasisten bahsederek başlayayım.
Tarih Kültür Turizm bu kadar mı? Katledilir.
Sevgili okuyucularımız…
Hafta sonu Afyon’a yaptığımız tur programında ki izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istedim.
Dilerseniz Afyon şehir geçişini kaplayan ana kara yolu üzerindeki kasisten bahsederek başlayayım.
Afyona giriyorsunuz belirli hız limitinde ilerliyorsunuz, trafik akıyor.
Bir bakıyordunuz, oda ne.!
Önünüzde ki araç kasiste zıplıyor ve seyir hızıyla sizde aynı akıbete uğruyorsunuz.
Böylesi abukluğa ne trafik kuralları ne başka bir zihniyet izin vermez herhalde.
Neyse, şaşkınlığımız tam geçmişken rotamızı Kocatepe’ye çeviriyoruz.
Şaşkınlığımızı ve sinir katsayımızı artıracak Kocatepe yolundaki bir hayli çok olan kasislerle boğuşarak tepeye varıyoruz.
Yüce Önder Atatürk’ün Kocatepe’de verdiği ilk taarruz emri ve stratejik askeri deha karşısında saygıyla eğiliyoruz. Bu memleketi ne şartlarda kurtarıldığını ve bizin içinde bulunduğumuz durumu düşünüyoruz.
Afyon’dan Kütahya’ya geçiyoruz. Kütahya kalesini görmeden geçmek olmaz.
Önce bir Kütahya kalesine çıkalım ve şehre panoramik bakışla Kütahya’nın siluetini görelim.
Mahalle içlerinden şehre yakışmayan manzaralar arasında Kütahya Kalesi’ne ulaşıyoruz.
Kaleye vardığımızda keskin karbondioksit ve kükürt kokusu sis altındaki şehrin silueti yavaş yavaş belirlemeye başladı.
Kütahya, bana İzmit’in doğalgaz gelmede önceki halini hatırlattı.
Kaleye tırmanış sırasında dört medeniyetin izlerini taşıyan yorgun, bakımsız ve bir o kadar geçmişine saygı duymayan günümüz zihniyetinin bugün ki mirasçıları olarak utandım!
Tarihe ,kültüre ve turizme yapılan katliamının bu kadar da olmaz dedirtecek uygulamaları.!
Kenti yöneten yetkililere duyurulur.
Birinci derecede sit alanında yapılacak uygulamaları biraz ilgili olan herkes bilir.
Burada ne yapılmış?
Kalenin içine kadar Arnavut kaldırımı taşlarla döşenerek tam ortasına otopark yapılmış.
Hızını alamamışlar birde çocuk oyun aletleri yerleştirmişler.
Daha vahimi!
Kalenin ortasına kocaman seyir amaçlı döner restoran yapmışlar.
Sanki gurur meselesiymiş gibi sit alanında bu olmaması gereken yapıya birde tanıtım, tarihçe plakası yapılmış.
Buna katliam değil de ne denir?
Şimdi sizleri duyar gibiyim
Memleketin bu kadar sorunu varken bunlarımı düşünüyorsun!
Evet .!
Ülkemin tarihini, kültürünü, turizmini ve geleceğini düşünüyorum.