Tüik, (Türkiye İstatistik Kurumu) 1926'da kuruldu ve faaliyetine 25 Nisan 1926'da başladı. İstatistik Umum(Genel) Müdürlüğü adıyla kurulan kurum, Türkiye'nin ekonomik ve sosyal verilerini toplama ve analiz etme görevini üstlendi.
Başlangıçta daha çok tarımsal üretim ve nüfus sayımları gibi temel istatistikler üzerinde çalıştı. 1962 yılında ise Devlet İstatistik Enstitüsü kuruldu. Enstitünün ana görevleri, her türlü İstatistik verisini modern metodlarla incelemekti. Kurum, bir sonraki değişikliğini ise başbakan Turgut Özal döneminde geçirdi. 1984'te kurumun teşkilatları, Özal'ın KHK'sı ile yeniden düzenlendi. 2005 yılında TüİK, bugün bildiğimiz adıyla anılmaya başladı, yetkileri, yapısı ve görevleri yeniden düzenlendi. Aslında TÜİK'in görevi, kamu için şeffaf veriler üretmek ve bunları analiz etmek, ancak kurum bugünkü haliyle bundan epey uzak. (1)
*
Tüik, aylık ve yıllık enflasyonu belirlediği sepetteki ürünlerin fiyatını 2022'den beri yayınlamıyor. Disk, (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu)- enflasyon sepetinde hangi ürünlerin olduğunu sormasına rağmen TÜİK açıklamayınca mahkemeye başvurdu ve kazandı. TÜİK ve Adalet Bakanlığı mahkeme kararına itiraz etti, karar istinafa gitti ve yine Tüik kaybetti. Mahkeme kararına rağmen TÜİK, yine de enflasyon sepetinde hangi ürünler olduğunu ve fiyatlarını açıklamıyor, gizliyor.
TÜİK başkanı Erhan Çetinkaya, yıllık enflasyonun %71.6,
bu yılın ilk 6 ayında ise
℅ 24.73 olduğunu açıkladı. Memur ve emekli maaşları, TÜİK'in açıkladığı yılın ilk 6 ayının enflasyonuna göre belirlendiği için maaş artışları gerçek enflasyonun çok altında kalıyor.
Akademisyen ve uzmanlardan oluşan ENAG(Enflasyon Araştırma Grubu ise yıllık enflasyonun% 120.6,
6 aylık enflasyonun ise %41.16 olduğunu açikladı.
Eğer maaşlar gerçek enflasyon rakamına göre belirlenseydi, memur ve emekliler %40 dolayında zam alacaklardı.
Ekonomi yazarı Alaattin Aktaş, TÜİK'in devlet sırrı gibi sakladığı enflasyon sepetinin peşine düşmüş, polis hafiyesi gibi araştırıp bazı bilgilere ulaşmış...
TÜİK'in enflasyon sepetindeki rakamlar komik:
Uzman doktor muayenesi 34 lira...
-Kira 5 bin 845 lira...
-Zeytinyağı 133 lira...
-Peynir 147 lira...
-Yumurta 2,5 lira
-Ekmeğin kilosu 35 lira 26 kuruş(tanesi yaklaşık 7 lira)...
-Kuru soğan 7 lira 76 kuruş, vs... (2)
*
TÜİK'in enflasyonu belirlediği sepette yer alan bazı ürünlerin neler olduğunu yıllar öncesinden anımsıyorum; Pinpon topu ve zincir vardı. Hatta 'bu ürünler, nasıl ihtiyaç listesinde yer alır?'diye espri konusu da olmuştu.
Emekliler çoğunlukla 10 bin lira maaş alıyor. Dul ve yetimler 8.500 lira alıyor. Yaşlılık aylığı ise çok daha az.
Markete gidip bir kaç kalem ürün alınca en az 1000 lira gidiyor. Emeklilerin çoğu kirada oturuyor. Kira, gıda, ulaşım, telefon, internet, elektrik, su, tüp (doğalgaz), pazar masrafı derken 10 bin lira bir haftada bitiyor, geride kalan 3 hafta ise kredi kartıyla harcama yapılıyor, yani borçla ay başı getiriliyor. Böylece emekliler bankalara borçlanıyor. Bu arada kredi kartlarının faizi de artmış durumda. Bankalar da fırsatı değerlendirip kredi kartı limitini arttırmışlar. Benim 3 bin lira olan kredi kartı limiti de onayım alınmadan 177 bin liraya çıkarılmış. Bankalar da emeklilerin hayatını kolaylaştırma adına fırsatçılık yapıyor.
Devletine yıllarca hizmet ettikten sonra emekli olan insanlar, insan onuruna uygun yaşamak istiyor. Devlet, tüm vatandaşlarına eşit davranmak zorundadır. Kimisine yağdırırken, kimisine baktırıyor.
Para harcamamak için kahveye gidip çay, kahve içermeyen emekliler...
Torunlarına bayramda ve diğer günlerde harçlık veremeyen emekliler...
Et ve süt ürünlerini yeterince alamadığı için sağlıklı beslenemeyen emekliler...
Kışın ısınmak, yazın serinlemek için alışveriş merkezlerinde dolaşan emekliler...
Vitrinde gördüğü ürünleri alamayıp iç geçiren emekliler...
Dünyanın diğer ülkelerinde yaşayan diğer emekliler gibi tatile gidemeyen emekliler...
Hasta olduğunda doktor ve ilaç parası kesildiği için maaşını daha az alan emekliler...
Maaşları yetmediğ için çocuklarına muhtaç olan emekliler...
Hayatının sonbaharında rahat ve huzurlu yaşamak isteyen ama maaşını yetirebilmek için sürekli hesap yapan ama işin içinden çıkamayan emekliler...
TÜİK'e hakkını helal etmeyecek.
Ey, TÜİK!!!
Yaptığın cambazlıklar sayesinde emeklilerin boğazından geçmeyen her lokma, çektikleri acılar senin yüzündendir.
TÜİK,(Okunuşu- Tüyik) en son açıkladığı enflasyon kararıyla memur ve emeklileri açlığa, ölüme mahkum etmiş ve üzerine tüy dikmiştir.
Kaynak:
(1) - 10 Temmuz 2024 tarihli Birgün Gazetesi- Melisa Ay
(2) -10 Temmuz 2024 tarihli Sözcü Gazetesi- Rahmi Turan