GESOTİM Başkanı Necmi Kocaman´la Marmara Depremi´ni ve sonrasını konuştuk. Kocaman yaşanan asrın felaketini birkaç yıl içerisinde unuttuğumuzu belirterek, "Çok unutkan bir toplumuz. Bu da bize sürekli acı getiriyor" dedi.
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi´nde enkaz altında kurtarılmayı bekleyen insanlara ulaşarak yüzlerce insanı toprak yığınları arasından kurtaran GESOTİM Başkanı Necmi Kocaman´la Marmara Depremi´ni ve sonrasını konuştuk. Kocaman yaşanan asrın felaketini birkaç yıl içerisinde unuttuğumuzu belirterek, "Çok unutkan bir toplumuz. Bu da bize sürekli acı getiriyor" dedi.
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi´nde enkaz altında kurtarılmayı bekleyen insanlara ulaşarak yüzlerce insanı toprak yığınları arasından kurtaran GESOTİM Başkanı Necmi Kocaman´la Marmara Depremi´ni ve sonrasını konuştuk. Kocaman yaşanan asrın felaketini birkaç yıl içerisinde unuttuğumuzu belirterek, "Çok unutkan bir toplumuz. Bu da bize sürekli acı getiriyor" dedi.
Gölcük Esnaf ve Sanatkarlar Odası’nın ve aynı zamanda Gölcük Arama Kurtarma Derneği’nin (GESOTİM) Başkanı olarak, büyük felaket 17 Ağustos'un üzerinden 16 yıl geçmesine rağmen Gölcük'te nelerin değişip, nelerin değişmediğini düşünüyorsunuz?
17 Ağustos asrın afetinde Gölcük beli kırılmış bir halde en büyük yara almış bir yerdi. Asla düzelmeyecek sandığımız Gölcük 16 yılın sonunda doğrusu yanlışıyla önemli değişimi yakaladı. Kent, Kuzey ve Güney Gölcük olarak 2 bölüme bölündü. Alt yapısı üst yapısı kalıcı konutları sahil tahkimatları ile değişik projeleri deprem sonrası yansıttı. Ancak asıl değişmesi gereken değişimi yakalayamamanın verdiği sıkıntılar azda olsa hala devam etmekte. Deprem sonrası canlı alanı kapsayan Gölcük merkezde sosyal alanların olmayışı merkezdeki yaşamı ticari açıdan olumsuz etkilemeye devam etmekte. Geçen zamanda asıl değişim beyinlerde olmalıydı ancak nafile geçen 16 yılda ‘Nasıl yaşanabilir bir Gölcük olsun’ diye düşünüleceğine elini cesaretle taşın altına konulması gerekip fikir üretileceğine maalesef bedavacılığa, tembelliğe alıştırıldı insanlar.
Gölcük yeniden yapılandırıldı mı?
Asrın afeti sonrası ebetteki yapılanmaların yeni yeni artmakta olduğu net gözlemlenmekte. Yıllardır değişime uğrayan imar yasaları nedeniyle insanlar her geçen yıl konut yapımına yöneltilmemişlerdir. Ancak Gölcük’ün depremi kalbi gibi yaşayan Kuzey doğu alanı imar yönünden çok zayıf kaldığı gözlemlenmektedir. Ancak her geçen yıl ilçe genelinde tam yeterli olmasa da yeni yeni hareketliliği gözlemlenmeye başlandığımızı söyleyebilirim. Geç kalınmış ancak 16 yılda ortaya çıkan Kentsel dönüşüm Gölcük için büyük önem arzetmektedir.
Yaşanan bu felaketten ders aldık mı? Nerede hata yapıyoruz?
Ulus olarak Türk milletimiz olarak geçmişi çabuk unutmanın sıkıntılarını yaşamaktayız. Bu olay yaşadığımız asrın afeti içinde geçerlidir. 17 Ağustos sabahı ülkemizin yanı sıra tüm dünya bizlere el uzatmak için el verdiler katkı sağladılar, bir süre sonrada döndüler kendi halimizle baş başa kaldık. ‘Biz nerede hata yaptık’ diye düşündük mü? Sorduk mu ‘kendimize geçmişimizden ders aldık mı” diye? Afet kaçınılmaz önemli bir olgu. Bu olguyu bilinçli toplum ve eğitimleri ile aydınlatıp halkın ülke insanlarımızın afet eğitimini almaları bilmeleri gerekmektedir. Aslında daha da önemlisi ülkemiz olası afetleri yıllarca yaşamasına rağmen hazırlıklı mıdır dersek afetler arama kurtarma ve müdahale aşamasındaki önemli çalışma dışındakilere yüksek bir sesle ‘Hayır’ derim. Bu boyutta bizleri yöneten büyüklerimizin, valimizin, kaymakamlarımızın, daire müdürlerimizin olası afet sonrası afet yönetimi ve krizle alakalı eğitim almaları öncelik olmalıdır. Samimi olarak ifade etmem gerekirse son yıllarda ilimizin başarılı Kocaeli Valiliğinde bulunmuş Tüm büyüklerimiz yanı sıra her daim yanımızda olan moral veren destek veren Gölcük Kaymakamımız Adem Yazıcı, Büyükşehir Belediye Başkanımız İbrahim Karaosmanoğlu ve Gölcük Belediye Başkanımız Mehmet Ellibeş ve Ford Otosan ailesi konumuzla alakalı afet boyutunda bilgi ve beceriye sahip, elini taşın altına koymaktan kaçınmayan bir yapı sergilemektedir. Ancak bizler ilçemiz genel yapısında toplum olarak samimi değiliz. Gönüllülüğe destek vermemekle, işimize ciddi bakmamakla, unutmamamız gereken olayları unutmakla, eğitimsizliğimizle hata yapmaktayız.
Devletten ve yerel yönetimlerden beklentileriniz nelerdir?
Her şeyi devlet ve yerel yönetimlerden beklemek yanlış bir olay. Ancak devletimizin her biriminin ciddi boyutta afete hazırlıklı olması gerekiyor. Afet öncesi, sırası ve sonrası planlarının çok kısa zamanda uygulamaya konulabilecek bir yapıyı oluşturmasını beklemekteyiz.
GESOTİM'in yapmış olduğu ve bu yıl 17 Ağustos'un yıldönümü nedeni ile yapacağı çalışmalardan kısaca bahsedebilir misiniz?
GESOTİM 17 Ağustos’un enkazlarından filiz gibi çıkıp, yurtiçi yurtdışı eğitimlerini almış 31 Temmuz 2015 itibariyle, 431 kişinin katıldığı eğitimler sonrası sertifikalarını vermiş, olası afetler boyutunda her türlü afet çalışmaları nezdinde ulusal ve uluslararası boyuttaki malzeme ve lojistik donanıma sahiptir. Bu vesile ile 1 Ocak 2005 itibarıyla BM İnsani İşler Ofisi’ne bağlı Uluslararası Arama Kurtarma Üst Kurul üyesi olduk. Yaşadığımız afet sonrası meydana gelmiş tüm afetlerde İran ve Pakistan’da meydana gelen depremlerde operasyonel faaliyetlerde bulunmuş tren kazaları, kayıp aramaları, kar kazaları ve afet olaylarında aktif operasyonel çalışmalar gerçekleştirmiş bir kurumuz. Geçmişten ders çıkaran hiçbir beklentisi olmadan çalışan gönüllü Gölcük Arama Kurtarma Derneği (Gesotim) İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi’ne bağlı resmi bir dernektir.
ESNAFA DESTEK OLUYORUZ
Gölcük esnafı depremde büyük zarar aldı. Şu anda gelinen durumu özetleyebilir misiniz?
Gölcük’te en ağır yarayı esnaf ve sanatkarlarımız aldı. Deprem zamanında ilçemizde 7 bin 800 esnaf ve sanatkar mevcutken yaşanan deprem sonrası bu rakamın 700’lere düşmesi afetin esnaf ve sanatkarımızı ne kadar etkilediğinin en güzel örneğidir. Kalıcı işyerlerinin istenen yerlere yapılamayışı, ilçemizdeki deprem sonrası projelerin yanlış yapılması, ülkemizdeki yaşanan sorun ve sıkıntılar nedeniyle, bugünkü Gölcük, geçmiş Gölcük’ten çok farklı bir boyuta ulaşmıştır. Ama her geçen gün güzel ve yararlı projelerimiz, ortaya koyarak esnafımıza destek olmaya çalışmaktayız. Gölcük Tersanesi, Ford Otosan, ilimizdeki lastik fabrikaları ve sanayi kuruluşlarının bizlere yardım etmesi gerekiyor.
UMURSAMAZ BİR TOPLUMUZ
Gölcük'ün sadece bir gün hatırlanması nedeni ile bir kırgınlığınız var mı?
En önemli soru bence bu. O kadar kırgınız ki anlatamam. Maalesef unutan ve umursamaz bir toplum olduk. Deprem mutlaka Marmara’da olmuştur ancak depremin merkezi Gölcük’tür. Hal böyle iken Büyükşehir Belediyesi’nin etkinlikleri Gölcük yerine Kocaeli’nde yapması bizleri üzmektedir. Hiroşima’da bomba sonrası ölenler olayın olduğu bölgede Hiroşima’da, Sivas’ta Madımak’ta yananlar Sivas’ta anılmaktadır. Ancak nedendir bilinmez Gölcük’te resmi anma programı yapılmamaktadır. Depremin merkezi Gölcük’te GESOTİM olarak biz 16 yıldır nasıl varsak ve anma etkinliklerini yakışır şekilde düzenliyorsak bu sene de bizlere yakışır şekilde yapacağız. 16 yıllık süre zarfındaki etkinliklerimize reklam amacı olarak katılanların bugün bizleri yalnız bırakmalarına da, yanımızda olmamalarına da çok üzülüyor ve kırılıyoruz. Ancak biz yaşadığımız sürece depremi iliklerine kadar yaşamış insanlar olarak yılda 1 gün değil her gün acımızı yaşayacak ve kaybettiklerimizi anacağız. Deprem şehitlerimizi saygıyla anıyoruz ve anmaya devam edeceğiz.