Atatürk ve arkadaşları kelle koltukta,ölümü göze alarak kurtuluş savaşını örgütlemişti.Bu örgütlenme,tüm Anadoluyu içine alan,demokratik bir ölüm kalım mücadelesi ve tam bir Anadolu ihtilaliydi.
.Kurtuluş savaşı bu gün Irak ve Suriye.de kendi çıkarları için bulunan emperyalizme/yedi düvele karşı kadınımız ,erkeğimiz,çocuklarımız ile yokluklar içinde verilmişti.Kurtuluş savaşı Anadoludan seçilen ve ölümü göze alarak Ankaraya gelen,büyük çoğunluğunun fakir ama vatanından başka kaybedecek bir şeyi olmayan,özgür,bağımsız,korkusuz milletvekillerinin bulunduğu TBMM kararları ile verildi..Bu meclis Atatürk.e başkomutanlık yetkisinin verilmesini dahi baskı olmadan tartışabilen özgür bir meclisti.
Kurtuluş savaşı;dini afyon gibi kullanan,dünyevi iktidarı dinimizdeki yasaklamalara rağmen , yaradandan aldığını iddia eden,islamda olmadığı halde ruhban sınıfı oluşturan,aydınlanmadan ve bilimden uzak,hurafelerle dolu arap kültürünün egemen olduğu bir ortamda tam demokrasi ve çağdaşlık için, muassır medeniyeti aşmak için verildi.
Atatürkün deyimi ile ;“Sultanlık korku ve tehdide dayandığı için son dönemde korkak,alçak,sefil,rezil insanlar yetiştirdi.Türk milletinin karakterine en uygun olan yönetim cumhuriyettir.Cumhuriyet ahlaksal erdeme dayalı bir yönetimdir.Cumhuriyet yönetimi erdemli ve namuslu insanlar yetiştirir”.İşte Atatürk cumhuriyetinin temel felsefesi budur.
Demokrat partiden sonra varılan tam demokraside Atatürk cumhuriyetinin kolları kanatları kırılmaya çalışıldı.Demokrasi ihracı safsatası ile ülkemizde palazlanmaya çalışan emperyalizm ülkemizi parası ile ,propoganda araçları ve kendine yakın kadrolari ile ele geçirmeye çalıştı,zaman zaman da başarılı oldu.
12 Eylül darbesinin bir Ameriken darbesi olmadığını artık kim söyleyebilir ?.FETO yapılanmasının bir Amerikan yapılanması olmadığını kim söyleyebilir ?. Ergenokan,balyoz gibi davalarda ordumuzun darmadağınık olmasını sağlayan yapının bir emperyalizm oyunu olmadığını kim söyleyebilir ?.Irak,suriye gibi ülkeleri parçalamaya çalışan,bu amaçla bizim yetkililerimizi etkileyerek hatalı dış politika uygulamamıza neden olanların emperyal güçler olmadığını kim söyleyebilir.?Ortadoğuda kutsal dinimizi bir afyon gibi kullanarak bölgeyi sömürmeye çalışanların ülkemizdeki etkilerinin olmadığını kim söyleyebilir ?
Bugün içinde bulunduğumuz Türkiye;BüyükAtatürkün önerdiği Türkiye.ye çok benzemiyor.Demokrasi ayaklar altına alınmış durumda.Çağdaş bir siyasi partiler yasası dahi yapamıyoruz.Basın özgürlüğü büyük ölçüde yok edilmiş,eğitim politikalarımızın suyu çıkartılmış,demokrasi rafa kaldırılmış ,bağımsız,gerçek ve inandığından başka bir şeye evet demeyen siyasi yapılanma emir komuta ile hareket eden bir yapıya bürünmüş.parti içi demokrasi rafta,dış politikada hüsran yaşayan bir ülke ile karşı karşıyayız.Cumhuriyete sahip çıkmak sadece cumhuriyet bayramlarında olmaz.Atatürk Cumhuriyetine partide, sokakta,meslek odalarında ,mahallemizde,yani her yerde sürekli biçimde sahip çıkmazsak vay halimize ….!.
Unutma yaşadığımız Cumhuriyeti kuran,cumhuriyet devrimlerini hayata geçiren ATATÜRK .tür…! Atatürk Cumhuriyeti din tüccarlarına,emperyalistlerin işbirlikçilerine,ırkçılık ve mezhepçilik yapanlara vurulan tarihi bir tokattır.Güneş balçıkla sıvanmaz,ışık her zaman karanlığı yarar ve aydınlatır.Türkiye cumhuriyeti kuruluş felsefesi itibariyle tam demokrasi, barış ve adaleti mutlaka hayata geçirecektir.İyi ki Atatürk gibi bir liderimiz olmuş,iyi ki Türkiye cumhuriyeti laik,demokratik,çağdaş,hukuk devleti olarak kurulmuş,bunun için savaşan tüm şehitlerimizi ,genç Cumhuriyeti bize emanet eden atalarımızı bir kez daha anıyor,onların huzurunda saygı ile eğiliyoruz.Bıraktıkları eseri çocuklarımız ve torunlarımız için,islam dünyasına rehber olacak aydınlanma devriminin tamamlanması için,yurtta ve dünyada barışın tesisi için geliştirmeli,işin hakkını vermeli,laik,demokratik hukuk devleti özelliği ile Cumhuriyeti sonuna kadar korumalıyız.Bayramımız kutlu olsun.