Yeni hamleler, Kılıçdaroğlu’nun faturası ve ülke

Altılı masadan çıkma ihtimali en yüksek aday olan Ekrem İmamoğlu’na dava açıldı. Ekrem İmamoğlu YSK’yı eleştirdiği için dört yıl hapsi isteniyor. Geçmişte bir şiir okuduğu için siyaset yasağıyla cezalandırılan Recep Tayyip Erdoğan, İmamoğlu’ndan çekindiği için  İmamoğlu’nun da siyaset yasağı cezası almasını istiyor. Erdoğan’ın seçilmesi muhtemel cumhurbaşkanı adaylarını siyaset yasağı almasını sağlayacağını ve kararı en kritik ana kadar bekletebileceğini düşünüyordum. Sanırım bir yazımda bundan bahsettim.

Muhalefet mutlaka iki aday göstermeli. Biri bu popüler aday bir tane de yargıyla üstüne kolay kolay gidemeyecekleri yedek bir aday olmalı. Aday gösterme süreci tamamlandıktan sonra Erdoğan’ın İmamoğlu’na siyaset yasağı getirdiğini düşünün!

Erdoğan seçime tek başına girecek. Bu tehlike masanın üstünde pimi çekilmiş bir siyasi bomba olarak muhalefeti bekliyor. Muhalefetin yerinde olsam kesinlikle tek adayla gitmezdim. Zaten iktidar partisi seçilme ihtimali olan potansiyel adayların hepsine dava açarak bu mesajı verecek.

Erdoğan’ın buradan yolladığı ikinci mesaj ne biliyor musunuz? Altılı masadan çıkma ihtimali olan en güçlü aday Ekrem İmamoğlu’ydu. Çünkü aynı anda CHP’lilerin ve İYİ Partililerin sahip çıkıp oy vereceği ve Kürtlerin kafasında bir soru işareti olmaksızın oy verebilecekleri bir adaydı.

Erdoğan altılı masaya bir mesaj gönderdi. Erdoğan  altılı masada en az üç kişi İmamoğlu’nu istemediğini biliyor. Dolayısıyla o üç kişiye “ Biz de İmamoğlu aday olsun isterdik ama açılmış bir dava var, İmamoğlu’na siyaset yasağı verebilirler, adaysız kalırız, Erdoğan tek başına seçime gider” cümlesini söyleme hakkını verdi. Erdoğan şu anda altılı masada bunun konuşulmasını sağladı.  Dolayısıyla Erdoğan yargıyı kullanarak hamlesini yaptı.

Mansur Yavaş’ın başına ne geleceğini bilmiyorum ama Erdoğan karşısında Kemal Kılıçdaroğlu’nun olmasını istiyor. Mansur Yavaş’ın da Kürtlerin oy vermekte çekineceği bir aday olarak görünmesi ve masada bu nedenle Mansur Yavaş’ın aday olma ihtimalini düşürdüğünü hesaplayarak şu anda Mansur Yavaş’a dava açmamış olabilir. Erdoğan şimdilik despot bir lider görüntüsü vermek istemiyor olabilir ama karşısında Kemal Kılıçdaroğlu’nu görmek istediği kesin.  Benim düşünceme göre  Kılıçdaroğlu rakip olmazsa çok büyük bir ihtimalle kendisi de aday olmayacak. Bakalım Erdoğan’ın bu hamlesi nereye gidecek?

Kılıçdaroğlu’nun Elektriği Açılacak mı?

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun kesilen elektriği hakkında bir iki satır karalamazsam olmaz. Kılıçdaroğlu’nun üç aylık birikmiş elektrik borcu 1030 TL’ymiş ve faturalarını ödemedi. Kılıçdaroğlu “Zamları geri çekerseniz ödeyeceğim çekmezseniz ödemeyeceğim” dedi. Yazıyı bitirdiğim saatlerde Kılıçdaroğlu’nun bir yayın yapacağını öğrendim. Ben bir tahminde bulunayım; Kılıçdaroğlu muhtemelen elektrik borcunu ödemeyecek. Faturasını ödeyemeyen insanlar gibi yaşayarak saraya gönderme yapacak. Kılıçdaroğlu “Ben bu ülkede zulmettiğin, pahalılıkla mahvettiğin insanlar gibi yaşama kararı aldım, bir müddet onlar gibi yaşayarak bir sivil itaatsizlik yapacağım” diyecek. Kılıçdaroğlu bunun bir sivil itaatsizlik çağrısı olmadığını direniş olduğunu söylüyor. Kitleleri bu direnişe çağırmıyor ama Kılıçdaroğlu’nun yaptığı bizatihi bir sivil itaatsizliktir.

Bu eylem bence başarılı bir eylem. Çünkü ülkedeki enerji fiyatları hem hesapsızlıktan hem alt yatırım stratejisinin yoksunluğundan biraz da küresel fiyatların, endekslerin artması nedeniyle artık ödenemeyecek ve yaşanamayacak boyuta geldi. Muhalefetin bu tür hamleler yapması gayet normal.