Yazılarımı takip eden değerli okurlarım hatırlayacaklardır:
Benim en büyük hayalim bir gün markasıyla, tasarımıyla, yatırımcısıyla, teknolojisiyle, her şeyi ile tamamen ‘’YERLİ’’ bir otomobilimiz olmasıydı.
Galiba bu gün oluşturulan konsorsiyumla ‘’HAYALİM’’ gerçekleşiyor.
Hemen hiçbir siyasal duruşu ve uygulamalarıyla benim mutabık olmadığım bir Hükümet ve bu Hükümetin gerçek lideri Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, yerli otomobil konusunda benim hayalimin gerçekleşmesinin mimarı oluyor; bu da benim yaşadığım en büyük çelişki olarak ortaya çıkıyor.
Olsun; ben bu çelişkinin garip bir tarafı olayım, razıyım, Yeter ki benim ‘’YERLİ OTOMOBİL’’ hayalim gerçekleşsin.
Zaten bir insan hep yanlış yapmaz, bazen doğruları da yapar. Tıpkı ‘’YERLİ TOMOBİL’’ örneğinde olduğu gibi…
‘’Yerli bir otomobil üretmenin Türkiye için nesi bu kadar önemli olabilir ki’’, diye serzenişte bulunanlar muhakkak olacaktır.
Bunun hemen arkasından ;
Dünya’da artık üretici fazlalığı varken, bir de zaten bizim Ülkemizde yabancı markalı da olsa Dünya ölçeğinde üretim gerçekleştiriliyorken, yakıt teknolojilerinde baş döndürücü gelişmeler yaşanıyorken, hemen hiçbir rekabet şansı olmayacak, geç kalınmış yerli markalı otomobil üretmenin ne anlamı var? denilecektir.
İlk bakışta bu eleştirilerin haklı olduğu düşünülebilir.
Ama şimdi ifade etmeye çalışacağım nedenlerden dolayı ben ‘’YERLİ OTOMOBİL’’ üretimi konusunda çok ısrarcıyım ve şimdi gelinen aşamayı çok değerli buluyorum, sonuna kadar da destekliyorum.
1- Tıpkı inşaat sektörü gibi, otomotiv sektörü de lokomotif sektör diye tarif edilen ana üretim sektörlerindendir. Yan sanayileriyle birlikte, iş dünyamızda ve ekonomimizde muazzam bir paya sahip olup, sadece yabancı üretici firmalara bırakılamayacak öneme sahiptir.
2-Yabancı markalarla üretim yapan firmaların, büyüme ve yatırım kararları alınırken, hep Ülkemizin ucuz emek ve sürekli iyi bir iç Pazar sunmasını beklediklerini yaşadığımız süreçte gördük. Halbuki bizim üretim artışıyla birlikte giderek nitelik kazanan iş ve beyin gücümüzü daha iyi değerlendirmemiz gerekir. Kanaatimce bu ancak yerli markalı üretimle mümkündür. Her Ülke, ne kadar enternasyonal üretici olsa da, nihayetinde kendi Ülkesinin çıkarlarını önceler. Dünyadaki örneklere bakılınca bu çok net anlaşılmaktadır.
3-Türkiye’mizin Dünya’da marka değerinin oluşması için çok iyi bir fırsat sunabilecek önemli bir sektör, otomotiv sektörüdür. Dünya’nın her yerinde bir Türk markası yollarda gözükünce, hele bir de kalitesiyle, fiyatıyla, satış sonrası hizmetiyle kendini ispatlamış bir marka ise, bunun yaratacağı reklam etkisini düşünmek bile heyecan verici oluyor.
4- Üretimde yaratılacak olumlu manada ‘’TÜRK MALI’’ imajı, bizim Dünya’da itibarlı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak kabul görmemize yardımcı olacaktır. Dünya savaşlarını çıkartan, milyonlarca insanın ölümüne neden olan Almanya ve Japonya gibi sicili bozuk Ülkelerin bile bu gün Dünya’da itibar görmelerinin bir nedeni de üretimdeki başarılarıdır. Bu başarıyı en iyi tescilleyen sektör ise, yollarda milyonlarcasını görmekte olduğumuz, kendini ispatlamış otomobil markalarıdır.
5- Artık bizim de yerli markalı bir otomobilimizin zamanı gelmiştir. Hiç vakit kaybetmeden, hemen, şimdi!
Bu anlamlı yola çıkan beş cesaretli yerli firmamıza başarılar diliyor, onları bu şekilde teşvik eden başta sayın Cumhurbaşkanımıza ve diğer yetkililere sade bir Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı olarak teşekkür ediyorum.