Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına dair Yönetmelik maden sahası zeytinlik sahası alanı içinde kalırsa, sahada madencilik faaliyeti yürütülebilecek.
Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına dair Yönetmelik 1 Mart 2022 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmeliğe göre; elektrik üretiminde kullanılan maden sahası zeytinlik sahası alanı içinde kalırsa, sahada madencilik faaliyeti yürütülebilecek.
Atalarımız ülkemizdeki zeytinlikleri açgözlülerden korumak için bir asra yakın önceden düşünerek; Nitekim 3573 sayılı 7 Şubat 1939 tarihinde zeytinlikleri koruma kanunu yürürlüğe girmiştir. İlgili kanun 20. Maddesi gereğince; 3. Derece sit alanı niteliğinde olan zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegatatif, generatif gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan toz ve duman çıkaran tesis yapılamıyor ve işletilemiyor. Değişik zamanlarda bugünkü siyasi iktidar zeytinliklerin madenciliğe açılması yönünde TBMM 7 kez kanun tasarısı getirilmiş ancak; her defasında mecliste muhalefet ve bazı iktidar milletvekillerince reddedilmiştir. Kanunu değiştiremeyeceğini anlayan Meclisten gerekli kanunu çıkaramayan iktidar Maden Yönetmeliği’ni ilgili maddesini değiştirerek; birilerini zengin etmek için zeytinlikleri imara açma yoluna gitmiştir. 3573 Sayılı Kanun orta yerde dururken; arka bahçeyi dönerek bir yönetmelikle kanunun yok saymasınınız efendiler. Hukuk bu duruma er ya da geç geçit vermez. Kanunlar her zaman yönetmelik ve genelgelerin önünde yer alır. Yönetmelik değişikliğine başta çevreciler ve geçimini zeytinden sağlayan üreticiler bu kanunsuzluğa sessiz kalmayacaklardır.
İnsanın yaşama isteği ağır bastığında Nazım Hikmet ne güzel ümit veriyor: “Yani öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı yetmişinde bile mesele zeytin dikeceksin; hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde inanmadığın için, yaşamak ağır bastığında”
Zeytin ağacının olmadığı yerde; yaşamın nasıl sonlanacağını G.Duhamel anlamlı bir şekilde belirtmiş: “Zeytin ağacının vazgeçtiği yerde Akdeniz biter.”
Zeytini darağacına çekmeye kalkanlar; onun faydaların okumuş olsalardı böyle düşünmezlerdi.
Zeytinin Faydaları Nelerdir?
Zeytinde bol miktarda; protein, yağ, A, C, E vitaminleri, kalsiyum, fosfor, kükürt, klor, magnezyum mineralleri bulunuyor. İçerdiği vitamin ve mineraller sayesinde birçok faydası vardır. Karaciğerin düzenli çalışmasına yardım eder. Böbreklerde kum ve taş oluşumunu engeller. Beynin ve kemiklerin gelişip güçlenmesini sağlar. Bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardımcı olur. Kan şekerini düşürür. Bu nedenle şeker hastalarına faydalıdır. Sarılığa iyi gelir. Mideyi kuvvetlendirir. Yüksek tansiyonu düşürür. Cinsel gücü arttırır. Cildi besler, güzelleştirir ve kırışıklıkları azaltır.
Zeytin Yağının Faydaları Nelerdir?
Hücrelerin yenilenmesini sağlar, yaşlanmayı geciktirir. Kalp ve damar sağlığı için çok faydalıdır. Gargara yapılırsa dişleri beyazlatır, dişetlerini güçlendirir. Safrayı artırır. Bağırsakları yumuşatır, kabızlığı giderir. Yanık, deri hastalıkları, rahim iltihaplarına sürülürse faydası görülür. Tok tutar. Bebek ve çocuk gelişimini destekler
Zeytin Yaprağını Faydaları Nelerdir?
Zeytin yaprağı düzenli olarak tüketildiğinde hem bağışıklık sisteminin güçlenmesine hem de metabolizmanın hızlanmasına yardımcı oluyor. Vücuttaki toksin ve enfeksiyonların arınmasını sağlar. Bu sayede iç organların daha düzenli, sağlıklı çalışmasını sağlar. Çay olarak tüketildiğinde tokluk hissi verir, kan şekerini düzenler. Stresi azaltır, kişinin sakinleşmesini, rahatlamasını sağlar. Yüksek tansiyonu düşürmede etkilidir. Güçlü antioksidan özelliği sayesinde kanserli hücrelerle savaşmada etkilidir.
Son söz: Zeytin faydalarını bunca ortada dururken; Dağları ortasından yardınız. Ormanların en derinden biçtiniz. Şimdi sıra zeytinlerde mi? Oligartlarlar yaratarak ülkeyi talan ettirmek, bir ülkenin yazgısı olamaz. Ülkemizin ihracat anlamında da önemli gelir kaynağı durumundadır. Aslında insan sağlığı, devlet ihracat anlamında devletin birinci derecede zeytinlikleri koruması gerekirken; gözümüz gibi korumamız gereken bu alanları heder edenlere yazıklar olsun. Zeytinlikler yok edilirse, ülkemizde bir ayağı topla olan tarımcılık ölür, ülkemiz hastalıklardan geçilmez.